İspanya'da 1980'lerin sonuna kadar süregelen kayıp bebek vakaları kapsamındaki bir soruşturmada 87 yaşındaki rahibe hakim karşısına çıkarıldı.
İspanya'da diktatör Franco döneminde başlayıp, 1980'lerin sonuna kadar süregelen kayıp bebek vakaları kapsamındaki bir soruşturmada sanık olan 87 yaşındaki rahibe Maria Gomez Valbuena, mahkemede sesiz kalma hakkını kullandı.
1982 yılında Madrid'deki Santa Cristina kliniğinde doğan bir kız bebeğini annesinden ayırıp, başka bir aileye verdiği iddia edilen ve mahkeme hakimi tarafından ''resmi belgede sahtecilik ve yasadışı alıkoyma'' suçlarıyla sanık durumunda bulunan rahibe Maria, başkent Madrid'de çıkarıldığı mahkemede ifade vermek istemedi.
İspanyol basınının yoğun ilgi gösterdiği soruşturma kapsamında, avukatıyla mahkemeye gelen rahibe Maria, sessiz kalma hakkını kullandığını söyledi. Mahkemeden çıkışta basın mensuplarının yönelttiği soruları cevapsız bırakan rahibe Maria, suçlamaları yönelten aile üyelerinden bazılarının sözlü hakaretine maruz kaldı. Rahibe Maria, daha sonra yazılı bir açıklama yaparak, ''Hiçbir şekilde ve asla, yeni doğmuş bir çocuğu, baskı veya tehdit altında biyolojik annesinden ayırma gibi bir girişimim olmadı. Bu tip bir şeyi kabul edilemez ve haklılığı gösterilemez kabul ediyorum'' ifadeleriyle kendisine yöneltilen tüm suçlamaları reddetti.
Sanık rahibe, kızını çalmakla kendisini suçlayan Maria Luisa Torres'e, ''en kısa zamanda bu sorunu çözmeni umuyorum'' mesajını gönderdi.
Mahkemeden yapılan açıklamada ise, rahibe Maria'nın sanık durumda olmaya devam ettiği bildirildi.
Bir televizyon programının yardımıyla yaklaşık 30 yıl sonra kızını bulan Maria Luisa Torres, rahibe Maria'nın geçmişte kendisine ''zina ile bu bebeği yaptın'' dediğini ve ''doğumda öldüğü'' gerekçesiyle kızını 30 yıl hiç görmediğini savunuyor. Maria Luisa Torres'in kızı da 30 yıl sonra tanıdığı annesinin yasal mücadelesine destek vererek, rahibe Maria için ''Bunun bedelini eğer bu dünyada ödemezse öbür dünyada ödeyecek'' dedi.
İspanya'da diktatör Franco dönemine denk gelen ve 300 bini bulduğu öne sürülen kayıp bebek vakaları son dönemlerde ülkenin önemli gündem maddelerinden birini oluşturuyor. İspanyol meclisi, şüpheli vakaların üzerine gidilmesi konusunda çalışmalar yürütürken, bu kapsamda Savcılık ile Adalet, İçişleri ve Sağlık bakanlıkları arasında ortak çalışma grubu oluşturuldu. Özellikle sivil toplum örgütlerinin ortaya attığı iddialarda, Franco döneminde, rejim karşıtı ve ekonomik durumu düşük olan bazı ailelerin bebeklerinin ''doğumda öldüğü'' gerekçesiyle (cesetleri ve mezarları ailelerine gösterilmeden), rejim yanlısı ve zengin ailelere verildiği belirtiliyor. Son dönemlerde, uzun yıllar sonra birbirine kavuşan birkaç anne-çocuk vakası da görülüyor.
İspanya'da diktatör Franco döneminde başlayıp, 1980'lerin sonuna kadar süregelen kayıp bebek vakaları kapsamındaki bir soruşturmada sanık olan 87 yaşındaki rahibe Maria Gomez Valbuena, mahkemede sesiz kalma hakkını kullandı.
1982 yılında Madrid'deki Santa Cristina kliniğinde doğan bir kız bebeğini annesinden ayırıp, başka bir aileye verdiği iddia edilen ve mahkeme hakimi tarafından ''resmi belgede sahtecilik ve yasadışı alıkoyma'' suçlarıyla sanık durumunda bulunan rahibe Maria, başkent Madrid'de çıkarıldığı mahkemede ifade vermek istemedi.
İspanyol basınının yoğun ilgi gösterdiği soruşturma kapsamında, avukatıyla mahkemeye gelen rahibe Maria, sessiz kalma hakkını kullandığını söyledi. Mahkemeden çıkışta basın mensuplarının yönelttiği soruları cevapsız bırakan rahibe Maria, suçlamaları yönelten aile üyelerinden bazılarının sözlü hakaretine maruz kaldı. Rahibe Maria, daha sonra yazılı bir açıklama yaparak, ''Hiçbir şekilde ve asla, yeni doğmuş bir çocuğu, baskı veya tehdit altında biyolojik annesinden ayırma gibi bir girişimim olmadı. Bu tip bir şeyi kabul edilemez ve haklılığı gösterilemez kabul ediyorum'' ifadeleriyle kendisine yöneltilen tüm suçlamaları reddetti.
Sanık rahibe, kızını çalmakla kendisini suçlayan Maria Luisa Torres'e, ''en kısa zamanda bu sorunu çözmeni umuyorum'' mesajını gönderdi.
Mahkemeden yapılan açıklamada ise, rahibe Maria'nın sanık durumda olmaya devam ettiği bildirildi.
Bir televizyon programının yardımıyla yaklaşık 30 yıl sonra kızını bulan Maria Luisa Torres, rahibe Maria'nın geçmişte kendisine ''zina ile bu bebeği yaptın'' dediğini ve ''doğumda öldüğü'' gerekçesiyle kızını 30 yıl hiç görmediğini savunuyor. Maria Luisa Torres'in kızı da 30 yıl sonra tanıdığı annesinin yasal mücadelesine destek vererek, rahibe Maria için ''Bunun bedelini eğer bu dünyada ödemezse öbür dünyada ödeyecek'' dedi.
İspanya'da diktatör Franco dönemine denk gelen ve 300 bini bulduğu öne sürülen kayıp bebek vakaları son dönemlerde ülkenin önemli gündem maddelerinden birini oluşturuyor. İspanyol meclisi, şüpheli vakaların üzerine gidilmesi konusunda çalışmalar yürütürken, bu kapsamda Savcılık ile Adalet, İçişleri ve Sağlık bakanlıkları arasında ortak çalışma grubu oluşturuldu. Özellikle sivil toplum örgütlerinin ortaya attığı iddialarda, Franco döneminde, rejim karşıtı ve ekonomik durumu düşük olan bazı ailelerin bebeklerinin ''doğumda öldüğü'' gerekçesiyle (cesetleri ve mezarları ailelerine gösterilmeden), rejim yanlısı ve zengin ailelere verildiği belirtiliyor. Son dönemlerde, uzun yıllar sonra birbirine kavuşan birkaç anne-çocuk vakası da görülüyor.
