Belçika'da kocasını ve iki oğlunu kaybeden acılı anne: Üç cana üç ay ceza kararıyla tekrar yıkıldım
Belçika adaleti, üç kişinin ölümüne sebep olan kişiye üç ay ceza verince insanlar sokağa döküldü. Başta acılı anne olmak üzere çok sayıda Türk ve Belçikalı vatandaş mahkemenin verdiği kararı adaletsiz bularak sessiz yürüyüş gerçekleştirdi. Geçtiğimiz hafta sonu Sint Niklaas merkezinden başlayan protesto yürüyüşüne Belediye Başkanı Christel Geerts ve Flaman Parlamento üyesi Fatma Pehlivan gibi siyasiler de destek verdi.
Belçika'nın Sint Niklaas belediyesinde 12 Ocak 2005 tarihinde meydana gelen yangında Şahin ailesinden baba Süleyman Şahin (37) ve oğulları Deniz (13) ve Hakan (8) feci şekilde can vermişlerdi. Anne Nergiz ve kızı Tülin yangından itfaiye ekiplerinin yardımıyla son anda kurtulmuştu. Beş yıl süren soruşturma ve davanın neticesinde Gent Mahkemesi, Davy Hendrickx (30) adlı zanlının söz konusu gecede evin tamamen kül olmasına neden olan yangını kasten çıkarmadığına hükmetti. Mahkeme adalet adına herkesi şaşırtan bir karar verdi. Davy Hendrickx kundaklama ve ölüme sebebiyet vermeden sadece 3 ay ceza aldı. Bu karara başta eşini ve çocuklarını kaybeden Nergiz Şahin olmak üzere, akıl ve vicdan sahibi Belçikalı, Türk tüm toplum tarafından esefle karşılandı.
Bu bağlamda gerçek adaletin yerini bulması doğrultusunda bazı gönüllüler ve sivil toplum hareketi mensupları harekete geçti. Karara önce anne Nergiz Şahin itiraz etti. Yakınlarının ve konuyu takip eden hassas vatandaşların girişimi ile gerçek adaletin yerini bulması düşüncesi ile başlatılan çalışmalar ışığında geçtiğimiz hafta sonu Sint Niklaas kent merkezinden yanan evin önüne kadar bir yürüyüş gerçekleştirildi.
Meydanda bir araya geldikten sonra olay mahalline sessiz bir yürüyüş gerçekleştirildi. Burada hayatını kaybedenler için 3 mum yakıldı. Ailenin sağ kalan kızı Tülin Şahin'in yaktığı mumlardan sonra toplu dualar okundu. Sonrasında tekrar şehir merkezine yürüyüşe geçildi ve olaya atfen şiirler okunacak, birlikte şarkılar dile getirildi. Bu arada bu yürüyüşe katılanlardan mahkeme kararına yönelik itirazı içeren daha önce hazırlanan bir metne destek verilmesi bağlamında imza atılması istendi.
Gerçek adaletin yerine getirilmesini sağlamak amacı ile yapılacak çalışmaları yürütmesi için ayrıca bir dernek kuruldu. Bu konuda yardımcı olabilecek gönüllülerin desteğine ihtiyaç olduğu belirtildi.
Programın sonunda, çok sayıda beyaz balon gökyüzüne bırakıldı.
BEŞ YIL CEHENNEM HAYATI YAŞADIM
Acılı anne Nergiz Şahin, Cihan Haber Ajansı'na açıklamasında "Sadece benim değil tüm mağdurların hakkını aramak için yola çıktım. 12 Ocak 2005'de bana cehennemi yaşattılar. Hem eşimi hem de iki oğlumu kaybettim. Yılları anlatmama hiç gerek yok. Beş yıl cehennem hayatı yaşadım diyebilirim. Geldik 2010. 9 Haziran günü Gent Mahkemesinde dava görüldü. Mahkeme üç cana üç ay ceza verince ben tekrar yıkıldım.
Cehennemi tekrar yaşattılar. Dünya başıma yıkıldı. Böyle haksızlık olamaz, olmamalı da. Bu tür olaylarda mağdurlar tekrar kaybettiği için bu şekilde insanlar tekrar acıların içine itilmemeli. Bir şeylerin değişmesi gerekiyor. Ben bunun fakındayım, istiyorum ki yetkililer de farkına varsın. Hep beraber değiştirelim. Bugün buraya bu kadar insan bunun için geldi. Burada bulunmak benim için çok zor. Ben bunun her gün içindeyim. Sadece bu noktada bulunmak bir şey değiştiriyor benim için. Her gün yaşıyorum ben bu acıyı. Bu ilk adım. Herkesi duyarlılığa çağırıyorum. Yardım ve desteğe çağırıyorum. Kendim için bir şey istemiyorum. Ben kayıplarımı yaşadım." diye konuştu.
TOPLUMUN YÜZDE 99'U ADALETİN YERİNE GETİRİLMEDİĞİNE İNANIYOR
Sint Niklaas Belediye Başkanı Christel Geerts ise sessiz yürüyüşe katılanlara yönelik yaptığı konuşmada "Nergiz'in acısını hepimiz paylaşıyoruz. Bu bugün burada sessiz yürüyüşü büyük bir vakar içinde yürüttüğünüz için size ayrıca teşekkür ediyorum. Büyük bir şaşkınlık ve saygı duyuyorum tüm acılara ve size yapılan haksızlığa rağmen Nergiz Şahin ve sizler geleceğe bakmaya devam ediyorsunuz. Bununla beraber sizin gibi tüm mağdurlara el atmaya çalışıyorsunuz. Toplumun yüzde 99'u bu kararla adaletin yerine getirilmediğine inanıyor. Bunu görünce ben bizim adalet sistemimizde bir şeylerin doğru işlemediğini düşünmekten kendimi alamıyorum." ifadelerini kullandı.
BU KARAR MAĞDURLARIN YÜZÜNE GÜLMEK ANLAMINA GELİYOR
Beş yıldır Nergiz Şahin'in yanında olduğunu kaydeden Flaman Parlamento üyesi Fatma Pehlivan ise "Bugün burada olunca beş yıl önceyi hatırladım. O zaman da buradaydım. Nergiz Hanım'la o gün tanışmıştık. Beş yıl içinde çok zor günler geçirdi. Burada verilen karar üç cana üç ay ceza gerçekten büyük bir haksızlık. Burada hukuksal bir eksiklik var. Siyasiler olarak buradayız. Yasaların değişmesi gerekir. Bu kadar acıyı çekenlerin yüzüne gülmek anlamına geliyor. Bu ilk olay değil sadece bu şekilde karar verilen. Mağdurların bir araya gelerek Adalet Bakanlığı'na ilgili yasaların değişmesi için başvurması gerekiyor." şeklinde konuştu.
Belçika adaleti, üç kişinin ölümüne sebep olan kişiye üç ay ceza verince insanlar sokağa döküldü. Başta acılı anne olmak üzere çok sayıda Türk ve Belçikalı vatandaş mahkemenin verdiği kararı adaletsiz bularak sessiz yürüyüş gerçekleştirdi. Geçtiğimiz hafta sonu Sint Niklaas merkezinden başlayan protesto yürüyüşüne Belediye Başkanı Christel Geerts ve Flaman Parlamento üyesi Fatma Pehlivan gibi siyasiler de destek verdi.
Belçika'nın Sint Niklaas belediyesinde 12 Ocak 2005 tarihinde meydana gelen yangında Şahin ailesinden baba Süleyman Şahin (37) ve oğulları Deniz (13) ve Hakan (8) feci şekilde can vermişlerdi. Anne Nergiz ve kızı Tülin yangından itfaiye ekiplerinin yardımıyla son anda kurtulmuştu. Beş yıl süren soruşturma ve davanın neticesinde Gent Mahkemesi, Davy Hendrickx (30) adlı zanlının söz konusu gecede evin tamamen kül olmasına neden olan yangını kasten çıkarmadığına hükmetti. Mahkeme adalet adına herkesi şaşırtan bir karar verdi. Davy Hendrickx kundaklama ve ölüme sebebiyet vermeden sadece 3 ay ceza aldı. Bu karara başta eşini ve çocuklarını kaybeden Nergiz Şahin olmak üzere, akıl ve vicdan sahibi Belçikalı, Türk tüm toplum tarafından esefle karşılandı.
Bu bağlamda gerçek adaletin yerini bulması doğrultusunda bazı gönüllüler ve sivil toplum hareketi mensupları harekete geçti. Karara önce anne Nergiz Şahin itiraz etti. Yakınlarının ve konuyu takip eden hassas vatandaşların girişimi ile gerçek adaletin yerini bulması düşüncesi ile başlatılan çalışmalar ışığında geçtiğimiz hafta sonu Sint Niklaas kent merkezinden yanan evin önüne kadar bir yürüyüş gerçekleştirildi.
Meydanda bir araya geldikten sonra olay mahalline sessiz bir yürüyüş gerçekleştirildi. Burada hayatını kaybedenler için 3 mum yakıldı. Ailenin sağ kalan kızı Tülin Şahin'in yaktığı mumlardan sonra toplu dualar okundu. Sonrasında tekrar şehir merkezine yürüyüşe geçildi ve olaya atfen şiirler okunacak, birlikte şarkılar dile getirildi. Bu arada bu yürüyüşe katılanlardan mahkeme kararına yönelik itirazı içeren daha önce hazırlanan bir metne destek verilmesi bağlamında imza atılması istendi.
Gerçek adaletin yerine getirilmesini sağlamak amacı ile yapılacak çalışmaları yürütmesi için ayrıca bir dernek kuruldu. Bu konuda yardımcı olabilecek gönüllülerin desteğine ihtiyaç olduğu belirtildi.
Programın sonunda, çok sayıda beyaz balon gökyüzüne bırakıldı.
BEŞ YIL CEHENNEM HAYATI YAŞADIM
Acılı anne Nergiz Şahin, Cihan Haber Ajansı'na açıklamasında "Sadece benim değil tüm mağdurların hakkını aramak için yola çıktım. 12 Ocak 2005'de bana cehennemi yaşattılar. Hem eşimi hem de iki oğlumu kaybettim. Yılları anlatmama hiç gerek yok. Beş yıl cehennem hayatı yaşadım diyebilirim. Geldik 2010. 9 Haziran günü Gent Mahkemesinde dava görüldü. Mahkeme üç cana üç ay ceza verince ben tekrar yıkıldım.
Cehennemi tekrar yaşattılar. Dünya başıma yıkıldı. Böyle haksızlık olamaz, olmamalı da. Bu tür olaylarda mağdurlar tekrar kaybettiği için bu şekilde insanlar tekrar acıların içine itilmemeli. Bir şeylerin değişmesi gerekiyor. Ben bunun fakındayım, istiyorum ki yetkililer de farkına varsın. Hep beraber değiştirelim. Bugün buraya bu kadar insan bunun için geldi. Burada bulunmak benim için çok zor. Ben bunun her gün içindeyim. Sadece bu noktada bulunmak bir şey değiştiriyor benim için. Her gün yaşıyorum ben bu acıyı. Bu ilk adım. Herkesi duyarlılığa çağırıyorum. Yardım ve desteğe çağırıyorum. Kendim için bir şey istemiyorum. Ben kayıplarımı yaşadım." diye konuştu.
TOPLUMUN YÜZDE 99'U ADALETİN YERİNE GETİRİLMEDİĞİNE İNANIYOR
Sint Niklaas Belediye Başkanı Christel Geerts ise sessiz yürüyüşe katılanlara yönelik yaptığı konuşmada "Nergiz'in acısını hepimiz paylaşıyoruz. Bu bugün burada sessiz yürüyüşü büyük bir vakar içinde yürüttüğünüz için size ayrıca teşekkür ediyorum. Büyük bir şaşkınlık ve saygı duyuyorum tüm acılara ve size yapılan haksızlığa rağmen Nergiz Şahin ve sizler geleceğe bakmaya devam ediyorsunuz. Bununla beraber sizin gibi tüm mağdurlara el atmaya çalışıyorsunuz. Toplumun yüzde 99'u bu kararla adaletin yerine getirilmediğine inanıyor. Bunu görünce ben bizim adalet sistemimizde bir şeylerin doğru işlemediğini düşünmekten kendimi alamıyorum." ifadelerini kullandı.
BU KARAR MAĞDURLARIN YÜZÜNE GÜLMEK ANLAMINA GELİYOR
Beş yıldır Nergiz Şahin'in yanında olduğunu kaydeden Flaman Parlamento üyesi Fatma Pehlivan ise "Bugün burada olunca beş yıl önceyi hatırladım. O zaman da buradaydım. Nergiz Hanım'la o gün tanışmıştık. Beş yıl içinde çok zor günler geçirdi. Burada verilen karar üç cana üç ay ceza gerçekten büyük bir haksızlık. Burada hukuksal bir eksiklik var. Siyasiler olarak buradayız. Yasaların değişmesi gerekir. Bu kadar acıyı çekenlerin yüzüne gülmek anlamına geliyor. Bu ilk olay değil sadece bu şekilde karar verilen. Mağdurların bir araya gelerek Adalet Bakanlığı'na ilgili yasaların değişmesi için başvurması gerekiyor." şeklinde konuştu.
