Çin, İngiltere ve ABD'nin Tüm Çabalarına Rağmen, 4 Kilo Uyuşturucuyla Yakaladığı İngiliz Vatandaşını İdam Etti.
İngiltere Başbakanı Gordon Brown, 53 yaşında ve 3 çocuk babası ve aynı zamanda ruh hastalığı bulunan Ekmel Şeyh'in idamından öfke duyduğu ve hayal kırıklığına uğradığını söyledi. Brown, ısrarlı merhamet çağrılarına olumlu kulak verilmemesinin ardından gerçekleştirilen söz konusu idamı şiddetle kınadığını da vurguladı. İngiltere hükümeti ve Şeyh'in ailesi son dakika çabası olarak Çin'den merhamet göstermesini istemişti.
Aynı zamanda Uygur Türkü de olan Şeyh, 2007 yılında Çin'in Şincan Uygur Özerk Bölgesi'nin merkezi Urumçi'de valizinde 4 kilogram uyuşturucu taşırken yakalanmış ve idam cezasına çarptırılmıştı. Bunun ardından ailesi ve avukatları da, Ekmel Şeyh'in zihinsel engelli olduğunu ileri sürmüştü. Çin ise Şeyh'in ruh sağlığı olduğuna ilişkin delillerin yetersiz olduğunu bildirmişti. Çin Yüksek Mahkemesi de temyiz başvurusunu reddederek, Ekmel Şeyh'in idam edilmesine kararı vermişti.
Şeyh, duruşmadaki savunmasında çantasında uyuşturucu taşıdığını bilmediğini ve organize bir suç örgütü tarafından kandırıldığını ifade etmişti. Ekmel Şeyh'i, son olarak iki kuzeni, Ağustos ayından bu yana bulunduğu hastanede ziyaret etmiş ve Çin'den bağışlama istemişlerdi. Şeyh'in ailesi ayrıca idam cezasının önlenmesi için Çin Cumhurbaşkanı Hu Jintao'a çağrıda bulunmuş ve mahkemelere de başvurmuştu.
Ekmel Şeyh'in idamıyla Çin'de 50 yıldır ilk defa bir Avrupa Birliği vatandaşı idam edilmiş oldu.
İnsan hakları kuruluşu Amnesty International (Uluslararası Af Örgütü), Çin'in 2009 yılında da dünyada en fazla idam cezasının görüldüğü ülke olduğunu açıklamıştı. Örgüte göre, idam edilenlerin sayısının sır olarak saklandığı Çin'de 2008 yılında bin 700'den fazla idam gerçekleştirildi.
Çin'de idamlar genelde enseye kurşun sıkılarak infaz ediliyor.
İngiltere Başbakanı Gordon Brown, 53 yaşında ve 3 çocuk babası ve aynı zamanda ruh hastalığı bulunan Ekmel Şeyh'in idamından öfke duyduğu ve hayal kırıklığına uğradığını söyledi. Brown, ısrarlı merhamet çağrılarına olumlu kulak verilmemesinin ardından gerçekleştirilen söz konusu idamı şiddetle kınadığını da vurguladı. İngiltere hükümeti ve Şeyh'in ailesi son dakika çabası olarak Çin'den merhamet göstermesini istemişti.
Aynı zamanda Uygur Türkü de olan Şeyh, 2007 yılında Çin'in Şincan Uygur Özerk Bölgesi'nin merkezi Urumçi'de valizinde 4 kilogram uyuşturucu taşırken yakalanmış ve idam cezasına çarptırılmıştı. Bunun ardından ailesi ve avukatları da, Ekmel Şeyh'in zihinsel engelli olduğunu ileri sürmüştü. Çin ise Şeyh'in ruh sağlığı olduğuna ilişkin delillerin yetersiz olduğunu bildirmişti. Çin Yüksek Mahkemesi de temyiz başvurusunu reddederek, Ekmel Şeyh'in idam edilmesine kararı vermişti.
Şeyh, duruşmadaki savunmasında çantasında uyuşturucu taşıdığını bilmediğini ve organize bir suç örgütü tarafından kandırıldığını ifade etmişti. Ekmel Şeyh'i, son olarak iki kuzeni, Ağustos ayından bu yana bulunduğu hastanede ziyaret etmiş ve Çin'den bağışlama istemişlerdi. Şeyh'in ailesi ayrıca idam cezasının önlenmesi için Çin Cumhurbaşkanı Hu Jintao'a çağrıda bulunmuş ve mahkemelere de başvurmuştu.
Ekmel Şeyh'in idamıyla Çin'de 50 yıldır ilk defa bir Avrupa Birliği vatandaşı idam edilmiş oldu.
İnsan hakları kuruluşu Amnesty International (Uluslararası Af Örgütü), Çin'in 2009 yılında da dünyada en fazla idam cezasının görüldüğü ülke olduğunu açıklamıştı. Örgüte göre, idam edilenlerin sayısının sır olarak saklandığı Çin'de 2008 yılında bin 700'den fazla idam gerçekleştirildi.
Çin'de idamlar genelde enseye kurşun sıkılarak infaz ediliyor.