Mizgîn/Sayı 50 - Sanat Alanında Kürt Kadını

Kürt kadınının sanat alanında da önemli etkinlikleri olmuştur. Kürt kadınları, tarih süreci içerisinde duygu ve düşüncelerini sanatsal açıdan ifade etme yoluna gitmiştir. Sanatı, kadının duygu dünyası ve toplumsal alandaki yeriyle birlikte ele almak gerekir.


Kürt kadınının sanat alanındaki yeteneklerinin günlük yaşamda birçok imgelere, motiflere tercümanlık ettiğini görebiliriz. Kürt kadını, günlük yaşamında sözleriyle, yaşantısıyla, kültürüyle birçok sanatsal zenginliğe imza atmıştır. Bunu çocuğunu büyütürken söylediği ninnide, sevdiklerini yitirdiğinde yaktığı ağıtta görmek mümkündür. Ayrılığı, özlemi, acıyı, sevinci, sevgiyi, öfkeyi söylediği şarkılarda ve ortaya koyduğu her eserde görmek mümkündür.

Sanatsal alanda bu denli etkili olan kadın, toplumsal alanda ne yazık ki bazı durumlarda kendi eserlerinin sahibi olamamıştır. Kendi üretimleri bazen anonim kategorisinde ele alınmıştır. Ama aynı zamanda bu alanda önemli adımlar atarak etkinliklerini birçok coğrafyaya duyuran isimler de olmuştur ve üstlenmiş oldukları bu misyonla birçok başarılara imza atmışlardır.

Meryem Xan:
Tarihte önemli bir yere sahiptir. Meryem Xan, 1904 yılında Şırnak Dargule köyünde Mihemet Ehmede Boti’nin kızı olarak dünyaya gelmiştir. Birinci Dünya Savaşı’nın sarsıntısı, Osmanlı İmparatorluğu coğrafyasında göçlere, isyanlara yol açmıştır. Meryem Xan da ailesi ile birlikte Güneybatı Kürdistan’a göç eder. Daha sonra İngiliz müzik şirketlerinin, Bağdat’ta Kürtçe, Arapça, Farsça, Ermenice ve Suryanice şarkıları kaydedip Ortadoğu’da pazarladığını duyar. Bunu fırsat bilen Meryem Xan da Bağdat’a gitmeye karar verir. Ve orada kısa sürede tanınan bir dengbêj olur.

1939’da açılan Bağdat radyosunda görev alır. Bu dönemde birçok stran derlemiştir. Tarihi kaynaklarda radyoda seslendirmiş olduğu stran sayısının 200 olduğu söylenir. Meryem Xan’ın seslendirdiği hemen hemen bütün şarkılarda; yerlilik, doğallık, orijinal Kürt gırtlağı ve ezilen Kürt kadının hüznüyle hasreti mevcuttur. Onu yakından tanıyan Mihemed Arif Cizrawi şöyle der: “Meryem Xan’ın elbiseleri moderndi. Ama ruhu, yaşamı, sanatı Kürtçe’ydi . Kürt adaletlerine bağlıydı. Şarkı söylerken içten ve gönülden söylerdi. O an tüm bedeni şarkı ile dolardı”.

Nevrin Şerwan:
Aynı zamanda zorlu bir yaşamın sanatçısı olan Nevrin Şerwan da Kürt kadın şahsiyetleri arasında yerini alır. Yurtsever bir aileden gelen Kürt sanatçı Nevrin Şerwan, 1928 yılında Şırnak’ta doğar. 1932 yılında ailesi ile birlikte Güney Kürdistan’a göç eder. Bağdat radyosunun Kürtçe bölümünde 1944 yılında çalışmaya başlayan Şerwan, burada ünlü birçok sanatçı ile tanışır. Halk ezgilerini seslendiren sanatçı, şarkılarda Kürtlerin yaşamını, Kürdistan doğasını dile getirir. Radyoda çalıştığı sırada 500 stran toplar. 1947 yılında radyodan emekli olmasına rağmen, sanat çalışmalarını sürdürür.

Ayşe Şan:
Sesiyle Kürdistan’ın dört bir yanına ulaşan Kürt sanatçıların başında gelen Ayşe Şan da önemli bir şahsiyettir. 1938 yılında Amed’de dünyaya gelir. Babası ünlü bir dengbêj olduğu için, o da küçük yaşta müzikle tanışır.

Müzik hayatına kadın cemaatlerinde medihalar/ilahiler söyleyerek başlar. Dengbêj bir aileden gelen Ayşe Şan, sesiyle Kürdistan’ın tüm parçalarına ulaşır. 1996 yılında İzmir’de yaşama veda eden ünlü sanatçı, zorlu yaşamının bir kesitini şöyle anlatıyor: “Çok gençken evlendim. Mutlu olamadım, boşandım. Boşandıktan sonra Antep Radyosu’na geldim. Kürtçe ve Türkçe parçalardan oluşan bir plak yaptım. 1979’da Bağdat’a giderek buradaki radyoda Kürtçe söylemeye başladım”