1936 yılında o dönem halen bir Fransız sömürgesi olan Cezayir'de doğdu. 18 yaşındayken
bir moda tasarım yarışmasını kazandı ve böylece Christian Dior'un dikkatini çekmeyi başardı.
Kloş etekler ve ceketlerden oluşan ilk koleksiyonu sansasyon yarattı ve 50'lerin modasını belirledi. Üç yıl sonra Dior'un ölümü ardından, baş tasarımcılığa terfi etti. Daha 21 yaşındaydı.
Toplum içinde kadının kendine giderek daha fazla güvenen rolünü yansıtan Saint Laurent'in tasarımları asil ve seksiydi. Pantolon-ceket takımları, etnik çizgileri ve tasarımlarıyla moda dünyasında bir çığır açtı.
Yves Saint Laurent, hazır giyimi popüler kıldı, pantolon-ceket takımları, safari ceketleri ve süveterleriyle kadınların giyim tarzını baştan başa değiştirdi.
Eşcinsel olmasından ötürü okul yıllarında alay konusu olan Saint Laurent, hayatının büyük bölümünü psikolojik ve fiziksel rahatsızlıklarla geçirdi ve kamuoyu önüne çok ender çıktı.
Yves Saint Laurent, Catherine Deneuve ve Grace Kelly gibi dünyanın en ünlü kadınlarını giydirdi. Ancak 1990'ların sonlarında, moda evinin kârları düştü ve 2002 yılında atölyeleri kapandı.
Yves Saint Laurent modada bir anarşist olduğu söylenirdi. 2002'de verdiği bir mülakatta ise, kadınları moda aracılığıyla özgürleştirmeye çalıştığını şu sözlerle ifade ediyordu:
"Günümüz kadınının gardrobunu yarattım' diyorum kendime. 'Kendi çağımın dönüşümüne bu şekilde katkım oldu' diyorum. Benim kıyafetlerle yaptığım, müzikte, mimaride, resimde ya da diğer sanatlarda yapılanlar kadar önemli değil tabii ki. Ama olsun, yine de değeri var. Ben kendimi kadınların hizmetine sunmak istedim. Yani onlara, bedenlerine, hayatlarındaki tutumlarına hizmet etmek. Son yüzyılda yaşanan büyük özgürleşme hareketi içerisinde onlara eşlik etmek istedim."
Vogue dergisinin editörü Alexander Shulman da, Saint Laurent'in modayı demokratikleştirdiği görüşünde.
Shulman, "Modayı insanlara yakınlaştırdı. Gençti, moderndi. Pop yıldızları, film yıldızları onunla takılıyordu. Genç kuşaklar, onunla aralarında bir bağ kurabiliyordu" diye konuştu.
Yine Vogue dergisinden Nancy Pilcher da, "Elbiseleri öyle keserdi ki podyumda salınan mankenler onların içinde mükemmel görünürdü. Ama siz kendiniz elbiseyi giydiğinizde de aynı şekilde hissederdiniz. Tasarımı bıraktıktan sonra onun gibi ceket kesen başka birini görmedim." dedi.
Laurent Fransa'nın başkenti Paris'te 2 Haziran 2008 tarihinde, 71 yaşında öldü.