1 Ağustos 1970 yılında İstanbul'da doğdu.
İki kız kardeşi olan Sibel Can’ın babası birçok ünlü soliste eşlik eden bir keman sanatçısıdır.
Sibel Can’ın müzikle tanışması klasik deyişle çok küçük yaşlarda olur. Sanat hayatına oryantallikle başlar. Fakat müzik her zaman yüreğinde ve aklındadır. 13 yaşında babasına gelen bir yurt dışı işi teklifiyle Viyana’da sahneye çıkmaya hem dans edip hem şarkı söylemeye başlar.
Altı ay İsrail’de, 3 ay Hollanda’da çalışır. İstanbul’un o dönemdeki en gözde mekanlarından Galata Kulesi ve Astorya gibi gecede dört beş yerde sahne almaya başlayan, küçük yaşlarda hem kıvrak dansları hem de duru güzelliği ile dikkat çeken “En Güzel” lakaplı sanatçıyı bir gün yine sahne aldığı mekanda o dönemde maksimde sahne almaya hazırlanan Nükhet Duru izler. Fahrettin Bey’in önerdiği dansözleri benimseyemeyen Nükhet Duru Sibel Can'dan Fahrettin Aslan’a bahseder. Fahrettin Aslan' Nükhet Duru’nun assolist olarak sahne alacağı Maksim Gazinosu’nda 15 dakikalık bir dans gösterisi yapacak olan Sibel Can’ı bir ay boyunca çalıştırır.
Salıncakla sahneye inerek dans eden sanatçı, gazetelerde yer alan' "küçük yaşta sanatçı çalıştırıyorlar" haberleriyle birlikte dikkatleri üzerine çeker ve gazino kapatılır. Fahrettin Aslan’ın bir avukatı aracılığı ile yaşı, altı yaş birden büyütülür.
Muazzez Abacı, Neşe Karaböcek, Emel Sayın gibi o dönemin maksim sahnesinde yer alan assolistleriyle çalışma imkanı bulan Sibel Can, Muazzez Abacı’nın alt kadrosunda çalışırken, oryantal olarak çıktığı maksim sahnesine arkasında dev bir orkestra ile 17 yaşında assolist olarak çıkmaya başlar.
İlk albümünü yine büyük bir isim olan Orhan Gencebay’la yapma şansını bulan Sibel Can 1987 yılında Kervan Plaktan ilk albümü olan Günah Bize‘yi çıkarır. O dönemde yedi yüz elli bin satan bir albüm ile de artık assolistlik ünvanını başarıyla taşımaya başlar.
1988 yılı Sibel Can için her açıdan önemli bir yıl olmuştur. O yılların popüler isimlerinden olan Hakan Ural’la ailelerinden gizlenen bir törenle Zerrin Özer’in evinde evlenirler. Bu evlilikten Engincan ve Melisa isminde iki evladı olan Sibel Can git gide üzerindeki “oryantal şarkıcı” imajını yıkmaya başlar.
Hemen her yıla bir albüm sığdıran sanatçı kervan plak etiketi altında yaptığı albüm ve başarılarının ardından 1995 yılında raks müziğe transfer olur. Şarkılarda Senden Yana, Sibel Can’la Bu Devirle ve Daha Yolun Başındayım albümleriyle birlikte bu günlerdeki tarzının temellerini atan sanatçı 1999 yılında eşi Hakan Ural’dan ayrılır.
2000 yılında yaptığı İşte Türk Sanat Müziği İşte Sibel Can adında sanatsal bir albümle de kariyeri açısından da önemli bir döneme adım atan Sibel Can bu dönemde Sulhi Aksüt’le evlenir. Sibel Can’ın bu evlilikten Emir isminde bir evladı daha olmuştur.
2001 yılında hala bağlı bulunduğu Emre Plak’a transfer olur. Canim Benim, Sen Benimsin, Özledin Mi? ve son albümü olan Akşam Sefası albümleri ile de sanat dünyasında önemli başarılara imza atmıştır.