Abu Ala olarak da bilinen Ahmed Ali Muhammed Kurey, 1937 yılında Kudüs’ün Ebu Dis bölgesinde varlıklı bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelmiştir. Mesleği aslında bankacılık olan Kurey, 1968 yılında Filistin Kurtuluş Örgütü’nün El Fetih grubuna katılmıştır. 1970’lerin ortasından itibaren örgütün yabancı yatırımları ve Lübnan’daki şirketleri de dâhil olmak üzere ekonomi yönetimini devraldıktan sonra örgüte finansman sağlanması konusunda önemli rol oynamaya başlamıştır.
FKÖ lideri Yasir Arafat’a başından beri olan yakın olan Kurey, 1982 yılında İsrail’in Lübnan’a müdahalesi sırasında FKÖ’nün diğer mensuplarıyla birlikte Tunus’a gitmek zorunda kalmıştır. Kurey, 1980’lerin ortasından itibaren örgüt içerisinde adını daha fazla duyurmaya başlamış ve 1989 yılında El Fetih Merkez Yürütme Kuruluna seçilmiştir.
1993 yılında, Dünya Bankası Yardım Konferansında Filistin için hazırladığı ekonomik alkınma planını sunan Kurey, aynı yıl uluslararası para akışını sağlamak amacıyla Filistin Kalkınma ve Yeniden İnşa Ekonomik Konseyini kurmuştur.
1992 görüşmelerinde Filistin heyetine danışmanlık yapmak üzere Arafat tarafından Washington’a gönderilen Kurey,Oslo Barış Görüşmelerinde özellikle ekonomi ile ilgili meselelerde kilit rol oynamış ve 2000 yılında Camp David görüşmeleri de dâhil olmak üzere bundan sonraki birçok önemli barış görüşmesine katılmış, zaman zaman başkanlık etmiştir.
Ekonomi, Ticaret ve Endüstri Bakanlığı yapan ve 1996 yılında seçildiği Filistin Yasama Konseyi‘nin sözcülüğüne getirilen Kurey, 2003 yılında dönemin Başbakanı Mahmud Abbas’ın Arafat’la güç mücadelesine girmesinin ardından istafe etmesi ile boşalan
koltuğa Arafat tarafından atanmıştır. Kurey, El Fetih’in büyük bir yenilgi yaşadığı 2006 seçimlerine dek Filistin Özerk Yönetimi’nde Başbakanlık görevinini sürdürmüştür.
Kurey’in, FKÖ tabanında desteği oldukça zayıftır. Bunda Kurey’in adının karıştığı skandallar etkilidir. 2004 yılında bir İsrail TV kanalı Kurey’in ailesinin sahip olduğu gemi taşımacılığı şirketi tarafından Mısır’dan getirilen çimentonun İsrail tarafından inşaa edilen Batı Şeria duvarında kullanıldığını iddia edilmiş fakat Kurey bu iddiaları yalanlamıştır.
Kurey aynı zamanda Filistin Özerk Yönetimi’nin 3 milyon dolarını kendi hesabına geçirmekle de suçlanmıştır. El Cezire kanalının 2011 yılının başında yayınladığı ve İsrail-Filistin görüşmelerinin içeriklerinin açıklandığı “Palestinian Papers” adlı belgelerin birçok yerinde Kurey’in gergin tartışmalarda kimilerine göre yatıştırıcı kimilerine göre ise tavizkar rol üstlendiği görülmektedir.
Aynı belgelerde, Kurey’in Tzipi Livni’ye “Ben olsam size oy verirdim” ve Condoleezza Rice’a bir ziyaretinde “her gelişinizde bölgeye hayat getiriyorsunuz” dediğinin geçmesi uluslararası basında genişçe yer almıştır. Nitekim halen Başkakan olduğu 2004 yılında Londra’da yaptığı bir açıklamada Kurey, İsrail Filistin çatışmasını ancak “büyük güç ABD”’nin bitirebileceğini söylemiştir. Kurey’in 2006 yılında yayınlanan ve Oslo Barış Görüşmelerini anlattığı “From Oslo to Jerusalem: The Palestinian Story of the Secret Negotiations” ve 2008 yılında yayınlanan, Rabin’in öldürülmesinden Camp David’e kadar Ortadoğu barış sürecini içeriden bir gözle anlattığı “Beyond Oslo: the Struggle for Palestine” adlı iki kitabı vardır.