Bakırçay´daki balık ölümlerinin nedeni
Bakırçay'daki kirlilikle ilgili hazırlanan raporda, nehirdeki suyun kirlilikten dolayı balıkların yaşamasına imkan vermediği, balıkların oksijensizlikten dolayı öldüğü belirtildi.
İzmir İl Genel Meclisi toplantısı, Serdar Değirmenci başkanlığında toplandı. Bakırçay'da yaşanan çevre kirliliği ve toplu balık ölümlerinin gündeme geldiği toplantıda Çevre ve Sağlık Komisyonu ile Tarım, Hayvancılık Komisyonu'nun nehirle ilgili hazırladığı rapor okundu.
EÜ Su Ürünleri Fakültesi öğretim üyelerinin Bakırçay'dan su örnekleri aldığı belirtilen raporda şu görüşlere yer verildi:
''Bakırçay'dan alınan su örneklerinin analizinde sudaki amonyum ve sülfit miktarının yüksek seviyelere ulaştığı ancak oksijen miktarının litrede 0,14 miligrama düştüğü ortaya çıktı. Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi bu konu ile ilgili düzenlediği raporda, nehirdeki suyun, burada yaşayan balıklar için elverişli olmadığı ve balıkların oksijensizlikten dolayı öldüklerini belirledi. Bakırçay'daki kirliliği önlenmesi için kurulan Bakırçay Havzası Çevre ve Altyapı Hizmetleri Birliği'nin işler hale getirilmesi gerekmektedir.''
İzmir İl Genel Meclisi Başkanı Serdar Değirmenci ise Gediz, Küçük Menderes ve Bakırçay'da kirliliğin önlenmesi amacıyla yıllardır çalışmalar yapıldığını, kamu ve çevre birliklerinin katılımıyla birlikler oluşturulduğunu anlattı.
Bakırçay'da yaşanan kirliliğin insan kaynaklı olduğunu, çevre birliklerinin konuya duyarlı olmadığını savunan Değirmenci, kirliliğe Soma'daki kömür ocakları ile fabrikaların neden olduğunu öne sürdü.
Değirmenci şöyle konuştu:
''Gediz Nehri'ndeki kirliliğin üzerine çok gidildiği için burada belli bir mesafe katedildi. Bakanlık da duruma el attı. Ancak Küçük Menderes ve Bakırçay'da böyle bir faaliyet olmadı. Kurulan birlikler üye aidatlarıyla ayakta durdukları için para olmadan çalışamıyor. O nedenle nehirler temizlenmiyor. Biz komisyon raporunun ardından Bakırçay Havzası Çevre ve Altyapı Hizmetleri Birliği'ndeki üyelerimiz aracılığıyla, birliğin bir yol haritası çizmesini sağlayacağız.''
Bakırçay'daki kirlilikle ilgili hazırlanan raporda, nehirdeki suyun kirlilikten dolayı balıkların yaşamasına imkan vermediği, balıkların oksijensizlikten dolayı öldüğü belirtildi.
İzmir İl Genel Meclisi toplantısı, Serdar Değirmenci başkanlığında toplandı. Bakırçay'da yaşanan çevre kirliliği ve toplu balık ölümlerinin gündeme geldiği toplantıda Çevre ve Sağlık Komisyonu ile Tarım, Hayvancılık Komisyonu'nun nehirle ilgili hazırladığı rapor okundu.
EÜ Su Ürünleri Fakültesi öğretim üyelerinin Bakırçay'dan su örnekleri aldığı belirtilen raporda şu görüşlere yer verildi:
''Bakırçay'dan alınan su örneklerinin analizinde sudaki amonyum ve sülfit miktarının yüksek seviyelere ulaştığı ancak oksijen miktarının litrede 0,14 miligrama düştüğü ortaya çıktı. Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi bu konu ile ilgili düzenlediği raporda, nehirdeki suyun, burada yaşayan balıklar için elverişli olmadığı ve balıkların oksijensizlikten dolayı öldüklerini belirledi. Bakırçay'daki kirliliği önlenmesi için kurulan Bakırçay Havzası Çevre ve Altyapı Hizmetleri Birliği'nin işler hale getirilmesi gerekmektedir.''
İzmir İl Genel Meclisi Başkanı Serdar Değirmenci ise Gediz, Küçük Menderes ve Bakırçay'da kirliliğin önlenmesi amacıyla yıllardır çalışmalar yapıldığını, kamu ve çevre birliklerinin katılımıyla birlikler oluşturulduğunu anlattı.
Bakırçay'da yaşanan kirliliğin insan kaynaklı olduğunu, çevre birliklerinin konuya duyarlı olmadığını savunan Değirmenci, kirliliğe Soma'daki kömür ocakları ile fabrikaların neden olduğunu öne sürdü.
Değirmenci şöyle konuştu:
''Gediz Nehri'ndeki kirliliğin üzerine çok gidildiği için burada belli bir mesafe katedildi. Bakanlık da duruma el attı. Ancak Küçük Menderes ve Bakırçay'da böyle bir faaliyet olmadı. Kurulan birlikler üye aidatlarıyla ayakta durdukları için para olmadan çalışamıyor. O nedenle nehirler temizlenmiyor. Biz komisyon raporunun ardından Bakırçay Havzası Çevre ve Altyapı Hizmetleri Birliği'ndeki üyelerimiz aracılığıyla, birliğin bir yol haritası çizmesini sağlayacağız.''