KCK eşbaşkanı Bayık'tan çekilme tehdidi
KCK Eş Başkanı Cemil Bayık, hükümetin barış sürecinin nasıl ilerleyeceği konusunda bir planı ve programı olmadığını, hatta büyük bir savaşa hazırlandığını söyledi.
KCK Eş Başkanı Cemil Bayık, hükümetin barış sürecinin nasıl ilerleyeceği konusunda bir planı ve programı olmadığını, hatta büyük bir savaşa hazırlandığını söyledi. Cemil Bayık, sürecin seçimlere ve siyasi kazanımlara kurban edildiğini öne sürdü, "Tabanımızı tutmakta zorlanıyoruz" dedi.
BBC'ye konuşan Bayık, silahlı güçlerine yeni katılımlar olduğu iddialarını doğruladı ama çekilmeyi hâlâ sürdürdüklerini de belirtti.
Hükümete, adım atması için 1 Eylül'e kadar süre verdiklerini söyleyen KCK Eş Başkanı, adım atılmazsa bu tarihten itibaren geri çekilmeyi durduracaklarını söyledi.
Bayık'ın tekrar işaret ettiği 1 Eylül tarihi, içinde bulunduğumuz haftanın kritik önemine işaret ediyor.
Bu kritik dönemeçte Bayık ile yaptığımız söyleşinin bugünkü ilk bölümünde, kamuoyu nezdinde hâlâ bilinmezlerle dolu olan barış sürecinin Kandil'den nasıl göründüğünü aktarmaya çalışacağız.
Yarın ve öbür gün ise bölgesel politika ve Türkiye ile ilgili konulara gireceğiz.
'Biz her şeyi açık yürütmek istedik'
"Adım atmak istemiyorlar, gündemlerinde çözüm yok, amaçlarında savaş hazırlığı var."
Bayık'la ilk olarak, Türkiye kamuoyunun süreçle ilgili bilgi eksikliğini ve kafa karışıklığını konuştuk.
Durumun böyle olduğunu kabul ediyor Bayık. Ama ona göre bu görüntünün sorumlusu kendileri değil:
"Biz her şeyi açık yürütmek istiyoruz çünkü bizim bir açıklık ilkemiz var. Biz hem içimizde hem dışımızda bu ilkeyi esas alıyoruz. Fakat karşımızdaki Türk devleti, hükümeti, açıklık politikasını esas almıyor. Eğer açıklık politikasını esas alsaydı bu karışıklıklar yaşanmazdı."
Buradan sürecin hangi aşamada olduğu konusuna geliyoruz.
Bayık'a göre özetle, sürecin ilk aşamasında PKK verdiği sözleri yerine getirerek kendi atması gereken adımları attı ama hükümet adım atmaya başlamadı.
Bu yüzden de sürecin çöküşe doğru gittiğini düşünüyor.
'AKP büyük bir savaşa hazırlanıyor '
PKK'nın 1990'lardan bu yana Kürt sorununun savaşla değil, siyasi ve demokratik yollarla çözümünü esas aldığını ancak geliştirdiği ateşkeslerin zayıflık olarak algılandığını, bundan dolayı Türk hükümetlerinin savaşta ısrar ettiğini belirten Bayık, AKP hükümetinin tavrının da aynı olduğunu söylüyor.
"Şimdi onlar (AKP hükümeti) çözüm değil savaş hazırlığı yapıyor, hem de büyük bir savaş hazırlığı, bunu biliyoruz. Büyük bir darbe vurmak istiyor" diyen Bayık, "Savaşa hazırlanıyorlar derken neyi kastediyorsunuz? Sri Lanka örneğindeki gibi büyük bir askeri operasyon mu?" sorumuza, "Evet. Bunun hazırlığı var" cevabını veriyor.
'Hükümetin süreçle ilgili bir çözüm programı yok'
Bayık'a göre AKP hükümetinin sürecin yol haritasıyla ilgili, hangi aşamada hangi adımların atılacağına dair programı yok: "Kemal Kılıçdaroğlu bile dedi ki, 'Çözüm paketi diye bir şey yok ki ben karşı olayım ya da yandaş olayım.' Gerçeği de budur. AKP bugüne kadar Türkiye toplumuna, uluslararası camiaya çözüm yönünde herhangi bir paket sundu mu?"
"Ama iddia edildiği gibi hükümetin şimdi böyle bir programı yoksa, demek ki başta da yoktu ve PKK bunu bilerek sürece başladı. Yani risk mi aldınız?" sorumuza "Elbette" diye yanıt veren Bayık şöyle devam ediyor:
"Biz her zaman risk üstlendik. Biz, 1993'ten beri, birinci ateşkesten beri risk üstleniyoruz. O kadar tek taraflı ateşkesi bunun için geliştirdik. Bütün bunları sorunu çözmek için yaptık. Sorunun çözümünde ısrarlı olduğumuz için yaptık."
'Süreci seçimlere kurban etmek istiyorlar'
Cemil Bayık, AKP'nin sürece dair tavrıyla ilgili, "Aldatarak zaman kazanmak, bütün bu geliştirdiklerimizi, seçimlere kurban etmek istiyorlar. Belediye seçimlerini kazanıp onun üzerine parlamento seçimini, Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanmak istiyorlar. Gündemlerinde Kürt sorununu çözmek gibi sorun yok. Tamamen zaman kazanmaya oynuyorlar. İşleri çöküşe götürmek, ondan sonra savaşla güya PKK'nin işini bitirmek istiyor. Ya da olmazsa seçimlere kadar böyle idare etmek, 'işte bak biz savaşı durdurduk, kan akmıyor' propagandasını yapıp, seçimleri kazanmak istiyorlar" yorumunu yapıyor.
'Sıra Türk devletine gelince adım atmadılar'
Peki ya PKK'nın üzerine düşenler?
Bayık'a göre Abdullah Öcalan ve kendisiyle görüşen heyetin mutabakatı doğrultusunda, sürecin birinci aşamasında silahlar susacak, PKK'lılar Güney'e doğru geri çekilmeye başlayacaktı.
"Biz elimizdeki esirleri karşılıksız bıraktık. Ateşkesi karşılıksız ilan ettik. Savaşı durdurma, gerillayı Kuzey'den Güney'e çekmeyi pratikleştirdik. Birinci aşamayı biz başarıyla tamamladık" diyen Bayık şöyle devam ediyor: "1 Haziran, ikinci aşamanın başlangıcıdır. Bu da Ekim ayının sonuna kadar tamamlanacaktı. Ekim ayının sonunda da üçüncü aşamaya geçilecekti. Sıra Türk devletinin adım atmasına gelince, ikinci aşamada, Türk devleti adım atmadı, gerekçeler yaratmaya başladı. Adım atmak istemiyorlar, gündemlerinde çözüm yok, amaçlarında savaş hazırlığı var."
"Eğer (hükümet) çözümde ısrarlı olsaydı, topluma çözüm programı sunsaydı, toplumun güveni olurdu ve tutup da insanlar köylerinden, şehirlerinden çıkıp bu süreçte gelip gerillaya katılmazdı. "
Bayık'ın "Gerekçeler yaratıyorlar" diye tanımladığı şeylerin başında hükümetin çekilmeye ilişkin eleştirileri geliyor.
KCK Eş Başkanı Cemil Bayık, hükümetin barış sürecinin nasıl ilerleyeceği konusunda bir planı ve programı olmadığını, hatta büyük bir savaşa hazırlandığını söyledi.
KCK Eş Başkanı Cemil Bayık, hükümetin barış sürecinin nasıl ilerleyeceği konusunda bir planı ve programı olmadığını, hatta büyük bir savaşa hazırlandığını söyledi. Cemil Bayık, sürecin seçimlere ve siyasi kazanımlara kurban edildiğini öne sürdü, "Tabanımızı tutmakta zorlanıyoruz" dedi.
BBC'ye konuşan Bayık, silahlı güçlerine yeni katılımlar olduğu iddialarını doğruladı ama çekilmeyi hâlâ sürdürdüklerini de belirtti.
Hükümete, adım atması için 1 Eylül'e kadar süre verdiklerini söyleyen KCK Eş Başkanı, adım atılmazsa bu tarihten itibaren geri çekilmeyi durduracaklarını söyledi.
Bayık'ın tekrar işaret ettiği 1 Eylül tarihi, içinde bulunduğumuz haftanın kritik önemine işaret ediyor.
Bu kritik dönemeçte Bayık ile yaptığımız söyleşinin bugünkü ilk bölümünde, kamuoyu nezdinde hâlâ bilinmezlerle dolu olan barış sürecinin Kandil'den nasıl göründüğünü aktarmaya çalışacağız.
Yarın ve öbür gün ise bölgesel politika ve Türkiye ile ilgili konulara gireceğiz.
'Biz her şeyi açık yürütmek istedik'
"Adım atmak istemiyorlar, gündemlerinde çözüm yok, amaçlarında savaş hazırlığı var."
Bayık'la ilk olarak, Türkiye kamuoyunun süreçle ilgili bilgi eksikliğini ve kafa karışıklığını konuştuk.
Durumun böyle olduğunu kabul ediyor Bayık. Ama ona göre bu görüntünün sorumlusu kendileri değil:
"Biz her şeyi açık yürütmek istiyoruz çünkü bizim bir açıklık ilkemiz var. Biz hem içimizde hem dışımızda bu ilkeyi esas alıyoruz. Fakat karşımızdaki Türk devleti, hükümeti, açıklık politikasını esas almıyor. Eğer açıklık politikasını esas alsaydı bu karışıklıklar yaşanmazdı."
Buradan sürecin hangi aşamada olduğu konusuna geliyoruz.
Bayık'a göre özetle, sürecin ilk aşamasında PKK verdiği sözleri yerine getirerek kendi atması gereken adımları attı ama hükümet adım atmaya başlamadı.
Bu yüzden de sürecin çöküşe doğru gittiğini düşünüyor.
'AKP büyük bir savaşa hazırlanıyor '
PKK'nın 1990'lardan bu yana Kürt sorununun savaşla değil, siyasi ve demokratik yollarla çözümünü esas aldığını ancak geliştirdiği ateşkeslerin zayıflık olarak algılandığını, bundan dolayı Türk hükümetlerinin savaşta ısrar ettiğini belirten Bayık, AKP hükümetinin tavrının da aynı olduğunu söylüyor.
"Şimdi onlar (AKP hükümeti) çözüm değil savaş hazırlığı yapıyor, hem de büyük bir savaş hazırlığı, bunu biliyoruz. Büyük bir darbe vurmak istiyor" diyen Bayık, "Savaşa hazırlanıyorlar derken neyi kastediyorsunuz? Sri Lanka örneğindeki gibi büyük bir askeri operasyon mu?" sorumuza, "Evet. Bunun hazırlığı var" cevabını veriyor.
'Hükümetin süreçle ilgili bir çözüm programı yok'
Bayık'a göre AKP hükümetinin sürecin yol haritasıyla ilgili, hangi aşamada hangi adımların atılacağına dair programı yok: "Kemal Kılıçdaroğlu bile dedi ki, 'Çözüm paketi diye bir şey yok ki ben karşı olayım ya da yandaş olayım.' Gerçeği de budur. AKP bugüne kadar Türkiye toplumuna, uluslararası camiaya çözüm yönünde herhangi bir paket sundu mu?"
"Ama iddia edildiği gibi hükümetin şimdi böyle bir programı yoksa, demek ki başta da yoktu ve PKK bunu bilerek sürece başladı. Yani risk mi aldınız?" sorumuza "Elbette" diye yanıt veren Bayık şöyle devam ediyor:
"Biz her zaman risk üstlendik. Biz, 1993'ten beri, birinci ateşkesten beri risk üstleniyoruz. O kadar tek taraflı ateşkesi bunun için geliştirdik. Bütün bunları sorunu çözmek için yaptık. Sorunun çözümünde ısrarlı olduğumuz için yaptık."
'Süreci seçimlere kurban etmek istiyorlar'
Cemil Bayık, AKP'nin sürece dair tavrıyla ilgili, "Aldatarak zaman kazanmak, bütün bu geliştirdiklerimizi, seçimlere kurban etmek istiyorlar. Belediye seçimlerini kazanıp onun üzerine parlamento seçimini, Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanmak istiyorlar. Gündemlerinde Kürt sorununu çözmek gibi sorun yok. Tamamen zaman kazanmaya oynuyorlar. İşleri çöküşe götürmek, ondan sonra savaşla güya PKK'nin işini bitirmek istiyor. Ya da olmazsa seçimlere kadar böyle idare etmek, 'işte bak biz savaşı durdurduk, kan akmıyor' propagandasını yapıp, seçimleri kazanmak istiyorlar" yorumunu yapıyor.
'Sıra Türk devletine gelince adım atmadılar'
Peki ya PKK'nın üzerine düşenler?
Bayık'a göre Abdullah Öcalan ve kendisiyle görüşen heyetin mutabakatı doğrultusunda, sürecin birinci aşamasında silahlar susacak, PKK'lılar Güney'e doğru geri çekilmeye başlayacaktı.
"Biz elimizdeki esirleri karşılıksız bıraktık. Ateşkesi karşılıksız ilan ettik. Savaşı durdurma, gerillayı Kuzey'den Güney'e çekmeyi pratikleştirdik. Birinci aşamayı biz başarıyla tamamladık" diyen Bayık şöyle devam ediyor: "1 Haziran, ikinci aşamanın başlangıcıdır. Bu da Ekim ayının sonuna kadar tamamlanacaktı. Ekim ayının sonunda da üçüncü aşamaya geçilecekti. Sıra Türk devletinin adım atmasına gelince, ikinci aşamada, Türk devleti adım atmadı, gerekçeler yaratmaya başladı. Adım atmak istemiyorlar, gündemlerinde çözüm yok, amaçlarında savaş hazırlığı var."
"Eğer (hükümet) çözümde ısrarlı olsaydı, topluma çözüm programı sunsaydı, toplumun güveni olurdu ve tutup da insanlar köylerinden, şehirlerinden çıkıp bu süreçte gelip gerillaya katılmazdı. "
Bayık'ın "Gerekçeler yaratıyorlar" diye tanımladığı şeylerin başında hükümetin çekilmeye ilişkin eleştirileri geliyor.