Profesörü öldüren kayıp koleksiyonu işçiler buldu
Mimar Sinan Üniversitesi'nin İstanbul Fındıklı'daki kampüsünde deprem güçlendirme çalışması yapan işçiler sürprizle karşılaştı.
Mimar Sinan Ãœniversitesi'nin Ä°stanbul Fındıklı'daki kampüsünde deprem güçlendirme çalışması yapan işçiler sürprizle karşılaÅŸtı. Temeldeki kazı sırasında molozları kaldıran işçiler, bir kutuda Arapça yazılı eserler buldu. Uzmanlarca incelenen 96 parça eserin, 14 yıl önce kaybolan Osmanlı'nın son hat üstatlarına ait koleksiyon olduÄŸu belirlendi. Prof. Dr. Kerim Silivrili'ye zimmetlenen koleksiyon, üniversitedeki odasında kilitli çelik dolapta dururken, emekliliÄŸinin ardındanÂ* temizlik esnasında kaybolur. Kendisini mesul gören Silivrili'nin sol yanına felç iner ve 2007'de vefat eder.
Osmanlı'nın son hat üstatları; Necmettin Okyay, Beşiktaşlı Hacı Nuri Korman, Macit Ayral ve İsmail Hakkı Altunbezer'e ait ümit kesilen eserlerin serüveni, 1938 yılına uzanıyor. Milli Eğitim Bakanı Hasan Âli Yücel, emekliliği gelen Osmanlı'nın son hat üstatlarına yönelik özel bir uygulama başlatır. Buna göre devlet, her ay hattatlardan birer hat eseri satın alır ve karşılığında emekli maaşı verir. 1960'a kadar devam eden uygulama ile 4 hat üstadına ait eserler, muhafaza edilmesi için MSGSÜ'ye verilir. Prof. Dr. Kerim Silivrili'nin odasında kilitli eserler onun emekli oluşundan sonra yapılan bir temizlik esnasında dolapla birlikte ortadan kaybolur. Eserlerin kaybolmasından kendisini mesul gören Prof. Silivrili'nin sol yanına felç iner. Silivrili, bu olaydan sonra toparlanamaz ve 2007 yılında vefat eder.
Rektör Prof. Dr. Yalçın Karayağız ve hat uzmanı Prof. Dr. Uğur Derman, geçtiğimiz hafta eserlerle ilgili bir envanter çalışması yaptı. 40'ı Necmettin Okyay'a, 33'ü Macit Ayral'a, 21'i Hacı Nuri Korman'a, 1'i İsmail Hakkı Altunbezer'e ve biri de müellifi tespit edilemeyen toplam 96 eser temizlenip korumaya alındı. 'Eserler çalındı mı?' zannını ortadan kaldıran olaya en çok sevinenlerden Kerim Silivrili'nin kızı Nesteren Silivrili de babasının bu olayla anılmasına çok üzüldüğünü anlatıyor.
Prof. Dr. Derman, eserlerle ilgili, "Hepsini inceledim. Bir zarara uğramadan tertemiz kalmışlar. Sadece birkaçı biraz buruşmuş o kadar. Onlar da biraz tamirle eski haline döner." bilgisini veriyor. Son devrin büyük üstatlarının yazılarının hem maddi hem de manevi değerinin büyük olduğunu dile getiren Derman, eserlerin; sülüs ve talik tarzda yazılmış ayetler, hadisler, Türkçe mısra veya beyitler olduğunu söylüyor. Hocası Hezarfen Necmettin Okyay'ın yanında eserlerin bazılarının yapılışına bizzat tanıklık eden talebesi Prof. Derman, "Bir eli uzun üniversiteden kaçırdı herhalde diye düşünüyorduk. Çok sevindim." diyor. Olayın, Kerim Hoca'nın üniversite dışındayken yaşandığını anlatan Derman, "Ancak o kendisini sorumlu hissediyordu. Hatta o zaman üniversite yönetiminden kendisiyle ilgili soruşturma açılmasını istedi. Ama açılmadı. Sürekli 'Ben ahirette Necmettin hocanın huzuruna nasıl çıkacağım?' der içlenirdi." diye konuşuyor.
(zaman)
Mimar Sinan Üniversitesi'nin İstanbul Fındıklı'daki kampüsünde deprem güçlendirme çalışması yapan işçiler sürprizle karşılaştı.
Mimar Sinan Ãœniversitesi'nin Ä°stanbul Fındıklı'daki kampüsünde deprem güçlendirme çalışması yapan işçiler sürprizle karşılaÅŸtı. Temeldeki kazı sırasında molozları kaldıran işçiler, bir kutuda Arapça yazılı eserler buldu. Uzmanlarca incelenen 96 parça eserin, 14 yıl önce kaybolan Osmanlı'nın son hat üstatlarına ait koleksiyon olduÄŸu belirlendi. Prof. Dr. Kerim Silivrili'ye zimmetlenen koleksiyon, üniversitedeki odasında kilitli çelik dolapta dururken, emekliliÄŸinin ardındanÂ* temizlik esnasında kaybolur. Kendisini mesul gören Silivrili'nin sol yanına felç iner ve 2007'de vefat eder.
Osmanlı'nın son hat üstatları; Necmettin Okyay, Beşiktaşlı Hacı Nuri Korman, Macit Ayral ve İsmail Hakkı Altunbezer'e ait ümit kesilen eserlerin serüveni, 1938 yılına uzanıyor. Milli Eğitim Bakanı Hasan Âli Yücel, emekliliği gelen Osmanlı'nın son hat üstatlarına yönelik özel bir uygulama başlatır. Buna göre devlet, her ay hattatlardan birer hat eseri satın alır ve karşılığında emekli maaşı verir. 1960'a kadar devam eden uygulama ile 4 hat üstadına ait eserler, muhafaza edilmesi için MSGSÜ'ye verilir. Prof. Dr. Kerim Silivrili'nin odasında kilitli eserler onun emekli oluşundan sonra yapılan bir temizlik esnasında dolapla birlikte ortadan kaybolur. Eserlerin kaybolmasından kendisini mesul gören Prof. Silivrili'nin sol yanına felç iner. Silivrili, bu olaydan sonra toparlanamaz ve 2007 yılında vefat eder.
Rektör Prof. Dr. Yalçın Karayağız ve hat uzmanı Prof. Dr. Uğur Derman, geçtiğimiz hafta eserlerle ilgili bir envanter çalışması yaptı. 40'ı Necmettin Okyay'a, 33'ü Macit Ayral'a, 21'i Hacı Nuri Korman'a, 1'i İsmail Hakkı Altunbezer'e ve biri de müellifi tespit edilemeyen toplam 96 eser temizlenip korumaya alındı. 'Eserler çalındı mı?' zannını ortadan kaldıran olaya en çok sevinenlerden Kerim Silivrili'nin kızı Nesteren Silivrili de babasının bu olayla anılmasına çok üzüldüğünü anlatıyor.
Prof. Dr. Derman, eserlerle ilgili, "Hepsini inceledim. Bir zarara uğramadan tertemiz kalmışlar. Sadece birkaçı biraz buruşmuş o kadar. Onlar da biraz tamirle eski haline döner." bilgisini veriyor. Son devrin büyük üstatlarının yazılarının hem maddi hem de manevi değerinin büyük olduğunu dile getiren Derman, eserlerin; sülüs ve talik tarzda yazılmış ayetler, hadisler, Türkçe mısra veya beyitler olduğunu söylüyor. Hocası Hezarfen Necmettin Okyay'ın yanında eserlerin bazılarının yapılışına bizzat tanıklık eden talebesi Prof. Derman, "Bir eli uzun üniversiteden kaçırdı herhalde diye düşünüyorduk. Çok sevindim." diyor. Olayın, Kerim Hoca'nın üniversite dışındayken yaşandığını anlatan Derman, "Ancak o kendisini sorumlu hissediyordu. Hatta o zaman üniversite yönetiminden kendisiyle ilgili soruşturma açılmasını istedi. Ama açılmadı. Sürekli 'Ben ahirette Necmettin hocanın huzuruna nasıl çıkacağım?' der içlenirdi." diye konuşuyor.
(zaman)