Osman Öcalan: Çocuğumu dağa göndermem
26 yıl PKK 'da kalan ve 18 yıl üst düzey yöneticilik yapan Osman Öcalan , çatışmalarda ölenlerin ailelerinin feryatları için "Yürek parçalayıcı bir durum" dedi ve ekledi: "Ben çocuğumu dağa göndermem. İran, Suriye, Irak savaşın bitmesini istemiyor"
26 yıl PKK 'da kalan ve 18 yıl üst düzey yöneticilik yapan Osman Öcalan , çatışmalarda ölenlerin ailelerinin feryatları için "Yürek parçalayıcı bir durum" dedi ve ekledi: "Ben çocuğumu dağa göndermem. İran, Suriye, Irak savaşın bitmesini istemiyor" Osman Öcalan, PKK'da silahlı mücadele döneminin geride bırakıldığına inananların Ergenekon-örgüt-dış güçler üçgeninde dönen dolaplar nedeniyle çoktan dışlandığını ve İran, Irak, Suriye'nin bu işten rant elde ettiği için savaşın bitmesini istemediğini belirtti.
Yeni Akit'in haberine göre, AKP'nin Kürt sorununun çözümü üzerine gerçekleştirdiği, inkar politikasının ortadan kaldırılması, TRT Şeş'in kurulması, Mardin Artuklu Üniversitesi'nde ve Diyarbakır Dicle Üniversitesi'nde ana dilde eğitim görmek isteyen çocuklara ders verebilecek eğitmen yetiştirmek üzere bölümler açılması gibi gelişmelerin olumlu olduğuna dikkat çeken Osman Öcalan, PKK'da silahlı mücadele döneminin geride bırakıldığına inananların Ergenekon-örgüt-dış güçler üçgeninde dönen dolaplar nedeniyle çoktan dışlandığını ve İran, Irak ve Suriye'nin bu işten rant elde ettiği için savaşın bitmesini istemediğini belirtti.
PKK'dan ayrıldıktan sonra, Irak'a yerleştiği ve ekmek fırını çalıştırmaya başladığı belirtilen Osman Öcalan, "21. yüzyılın başından itibaren dünyadaki politik yaklaşımlara da bakıldığında silahlı mücadele döneminin geçtiğini görüyoruz. Biz de bu anlayışla yaklaşım sergilediğimiz için itham edildik. 2002-2003 yıllarıydı. Biz silahın devreden çıkartılması, halkın siyasi bir güç haline getirilmesi ile çözüme gidilmesine inandık. Bu işin düşüncesini oluşturarak yapmak istedik. Toplum demokratikleştikçe, siyasetle çözümün geleceğine inandık. Uygun siyasal ortam doğarsa, barışçıl bir çözüm için katkı sunmaya hazırdık. Ancak dışlandık. Çünkü bu savaştan rant sağlayan bölgesel düzeyde sistemler ve değişik gruplar var. Savaşın bitmesini istemeyen İran, Irak ve Suriye bu işten rant elde ediyor. PKK'nın bugün yürüttüğü savaş, birçok güce hizmet ediyor. Kendisine faydası olmayan bir savaşı yürütüyor.?" dedi.
ÇOCUĞUM GERİLLA OLMAYACAK
"Aradan geçen sürede ailenin önemini anladım. Aile gerçekten çok önemli..." diyen Osman Öcalan, "Nesillerin ve milletlerin geleceği için çok önemli. Üç oğlum var. Erdoğan'ın üç çocuk tavsiyesine uydum (şakayla karışık). Fırat(8), Velat(6) ve Abdullah (8 aylık). Fırat bizim yaşadığımız coğrafyaya yaşam verdiği için, Velat, ülke-memleket hasreti, Abdullah ise hem dedem hem de abim Apo'nun adı olduğu için bu isimleri koydum. 18 yıl dağda kaldım. Aile ortamından uzak ve yerleşik olmayan bir hayat tarzıydı. Baba olmak insanı duygusallaştırıyor.?" şeklinde konuştu.
Osman Öcalan'ın "Siz çocuklarınızı dağa gönderir misiniz??" sorusuna verdiği "Ben çocuklarımı dağa göndermem. Bizim jenerasyonumuzun hayatı dağda mücadele vererek geçti. Öcalan ailesi olarak biz Kürtlere önemli hizmetler ettiğimize inanıyoruz. Ancak benim çocuklarımın dağa çıkmalarını istemem. Benim büyük oğlum Fırat, "baba ben ne zaman gerilla olacağım" diye soruyor. Ben de "hayır sen gerilla olmayacaksın" diyorum.?" cevabı dikkat çekti.
OSMAN ÖCALAN KİMDİR?
1958 yılında Şanlıurfa'da doğdu. Öcalan ailesindeki 7 kardeşin en küçüğü. 20 yaşında katıldığı PKK'da 26 yıl boyunca aktif olarak yer aldı. Örgüt içerisindeki kod adı 'Ferhat'tı. 1986'da PKK'nın lider kadrosuna girdi ve Abdullah Öcalan 'ın yakalanmasının ardından örgütte kısa sürede yükseldi. Apo tarafından eleştirilmesine rağmen PKK'da başkan yardımcılığına kadar yükseldi.
PKK'dan ayrılmadan önce silahlı mücadele döneminin geçtiğini ve siyaset zemininde mücadele verilmesini istediği için örgüt tarafından dışlandı. Kendi ifadesiyle "Ergenekon-örgüt-dış güçler üçgeninde dönen dolaplar" nedeniyle hedef alındığı için PKK'dan 1 Haziran 2004'te ayrıldı. İran Kürtlerinden olan ve örgütten kaçan Jiyan kod adlı Keve Suci ile evlenerek Erbil'in Koysancak kasabasına yerleşti. Ekmek fırını açarak esnaflığa başladı. Keve Suci'den iki erkek çocuğu oldu. Şiddetli geçimsizlik sebebiyle Keve Suci'den boşandı ve çocuklarını yanına aldı. Şubat 2008'de ikinci evliliğini Kuzey Irak'ın Dohuklu 22 yaşındaki Sozan ile yaptı. İkinci evliliğinden 'Abdullah' adını verdikleri 8 aylık bir çocuğu var. Hayvan besiciliği de yapan Osman Öcalan, maddi sıkıntı çektiği zamanlarda bölgenin ileri gelen aşiret reislerinden yardım aldığını söylüyor.
Yeni Akit
26 yıl PKK 'da kalan ve 18 yıl üst düzey yöneticilik yapan Osman Öcalan , çatışmalarda ölenlerin ailelerinin feryatları için "Yürek parçalayıcı bir durum" dedi ve ekledi: "Ben çocuğumu dağa göndermem. İran, Suriye, Irak savaşın bitmesini istemiyor"
26 yıl PKK 'da kalan ve 18 yıl üst düzey yöneticilik yapan Osman Öcalan , çatışmalarda ölenlerin ailelerinin feryatları için "Yürek parçalayıcı bir durum" dedi ve ekledi: "Ben çocuğumu dağa göndermem. İran, Suriye, Irak savaşın bitmesini istemiyor" Osman Öcalan, PKK'da silahlı mücadele döneminin geride bırakıldığına inananların Ergenekon-örgüt-dış güçler üçgeninde dönen dolaplar nedeniyle çoktan dışlandığını ve İran, Irak, Suriye'nin bu işten rant elde ettiği için savaşın bitmesini istemediğini belirtti.
Yeni Akit'in haberine göre, AKP'nin Kürt sorununun çözümü üzerine gerçekleştirdiği, inkar politikasının ortadan kaldırılması, TRT Şeş'in kurulması, Mardin Artuklu Üniversitesi'nde ve Diyarbakır Dicle Üniversitesi'nde ana dilde eğitim görmek isteyen çocuklara ders verebilecek eğitmen yetiştirmek üzere bölümler açılması gibi gelişmelerin olumlu olduğuna dikkat çeken Osman Öcalan, PKK'da silahlı mücadele döneminin geride bırakıldığına inananların Ergenekon-örgüt-dış güçler üçgeninde dönen dolaplar nedeniyle çoktan dışlandığını ve İran, Irak ve Suriye'nin bu işten rant elde ettiği için savaşın bitmesini istemediğini belirtti.
PKK'dan ayrıldıktan sonra, Irak'a yerleştiği ve ekmek fırını çalıştırmaya başladığı belirtilen Osman Öcalan, "21. yüzyılın başından itibaren dünyadaki politik yaklaşımlara da bakıldığında silahlı mücadele döneminin geçtiğini görüyoruz. Biz de bu anlayışla yaklaşım sergilediğimiz için itham edildik. 2002-2003 yıllarıydı. Biz silahın devreden çıkartılması, halkın siyasi bir güç haline getirilmesi ile çözüme gidilmesine inandık. Bu işin düşüncesini oluşturarak yapmak istedik. Toplum demokratikleştikçe, siyasetle çözümün geleceğine inandık. Uygun siyasal ortam doğarsa, barışçıl bir çözüm için katkı sunmaya hazırdık. Ancak dışlandık. Çünkü bu savaştan rant sağlayan bölgesel düzeyde sistemler ve değişik gruplar var. Savaşın bitmesini istemeyen İran, Irak ve Suriye bu işten rant elde ediyor. PKK'nın bugün yürüttüğü savaş, birçok güce hizmet ediyor. Kendisine faydası olmayan bir savaşı yürütüyor.?" dedi.
ÇOCUĞUM GERİLLA OLMAYACAK
"Aradan geçen sürede ailenin önemini anladım. Aile gerçekten çok önemli..." diyen Osman Öcalan, "Nesillerin ve milletlerin geleceği için çok önemli. Üç oğlum var. Erdoğan'ın üç çocuk tavsiyesine uydum (şakayla karışık). Fırat(8), Velat(6) ve Abdullah (8 aylık). Fırat bizim yaşadığımız coğrafyaya yaşam verdiği için, Velat, ülke-memleket hasreti, Abdullah ise hem dedem hem de abim Apo'nun adı olduğu için bu isimleri koydum. 18 yıl dağda kaldım. Aile ortamından uzak ve yerleşik olmayan bir hayat tarzıydı. Baba olmak insanı duygusallaştırıyor.?" şeklinde konuştu.
Osman Öcalan'ın "Siz çocuklarınızı dağa gönderir misiniz??" sorusuna verdiği "Ben çocuklarımı dağa göndermem. Bizim jenerasyonumuzun hayatı dağda mücadele vererek geçti. Öcalan ailesi olarak biz Kürtlere önemli hizmetler ettiğimize inanıyoruz. Ancak benim çocuklarımın dağa çıkmalarını istemem. Benim büyük oğlum Fırat, "baba ben ne zaman gerilla olacağım" diye soruyor. Ben de "hayır sen gerilla olmayacaksın" diyorum.?" cevabı dikkat çekti.
OSMAN ÖCALAN KİMDİR?
1958 yılında Şanlıurfa'da doğdu. Öcalan ailesindeki 7 kardeşin en küçüğü. 20 yaşında katıldığı PKK'da 26 yıl boyunca aktif olarak yer aldı. Örgüt içerisindeki kod adı 'Ferhat'tı. 1986'da PKK'nın lider kadrosuna girdi ve Abdullah Öcalan 'ın yakalanmasının ardından örgütte kısa sürede yükseldi. Apo tarafından eleştirilmesine rağmen PKK'da başkan yardımcılığına kadar yükseldi.
PKK'dan ayrılmadan önce silahlı mücadele döneminin geçtiğini ve siyaset zemininde mücadele verilmesini istediği için örgüt tarafından dışlandı. Kendi ifadesiyle "Ergenekon-örgüt-dış güçler üçgeninde dönen dolaplar" nedeniyle hedef alındığı için PKK'dan 1 Haziran 2004'te ayrıldı. İran Kürtlerinden olan ve örgütten kaçan Jiyan kod adlı Keve Suci ile evlenerek Erbil'in Koysancak kasabasına yerleşti. Ekmek fırını açarak esnaflığa başladı. Keve Suci'den iki erkek çocuğu oldu. Şiddetli geçimsizlik sebebiyle Keve Suci'den boşandı ve çocuklarını yanına aldı. Şubat 2008'de ikinci evliliğini Kuzey Irak'ın Dohuklu 22 yaşındaki Sozan ile yaptı. İkinci evliliğinden 'Abdullah' adını verdikleri 8 aylık bir çocuğu var. Hayvan besiciliği de yapan Osman Öcalan, maddi sıkıntı çektiği zamanlarda bölgenin ileri gelen aşiret reislerinden yardım aldığını söylüyor.
Yeni Akit