Akdağ Tıp Bayramı kutlamasına katıldı/   Konuyu açan: Dostane   İlk Mesaj: 03-14-2011 (17:56)   Son Mesaj: 03-14-2011 (17:56)    Cevap: 0    Gösterim: 616  

    03-14-2011

    Akdağ Tıp Bayramı kutlamasına katıldı/

    Akdağ Tıp Bayramı kutlamasına katıldı/


    Sağlık Bakanı Recep Akdağ Tıp Bayramı dolayisiyla Fatih Üniversitesi Tip Fakültesinde düzenlenen programa katıldı. Akdağ, girişte gazetecilerin sorularını yanıtladı. Akdağ Türkiye’de sağlıkta önemli bir değişim yaşandığını belirtti.

    Programda TBMM Sağlık Komisyonu Başkanı Cevdet Erdol, Ankara Tabipler Odasi Başkanı Beyazid İlhan ve Fatih Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Ramazan Yigitoğluda bulundu.
    Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Türk Tabipleri Birliği"nin dün Sıhhıye Meydanı"nda düzenlediği mitingde, 'Dr. Che Guevera"nın izindeyiz" yazılı pankartların açıldığını belirterek, "Bu meselenin ne kadar sağlıkçı meselesi olduğunu bu pankartlar anlatıyor." dedi.

    Akdağ, silahlı saldırıya uğrayan sanatçı İbrahim Tatlıses"in sağlık durumunun ciddiyetini koruduğunu belirtti.

    Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Fatih Üniversitesi Tıp Fakültesi""nde 14 Mart Tıp Bayramı dolayısı ile düzenlenen törene katıldı.

    "Dün sağlıkçıların geniş katılımlı bir eylemi oldu. Değerlendirmeniz nedir?" soru üzerine Akdağ, "Geniş katılımdan neyi kastettiğinize bağlı. Eylemde sağlıkçıların yanında kimlerin olduğuna bağlı. Mutlaka sağlıkçı arkadaşlarımız da vardı. Türkiye de herhangi bir mesele için gösteri yapmak, eylem yapmak... Bunlar özgürlüklerin sınırı içinde." diye konuştu.

    Akdağ, yeni bir sağlık sisteminin hayata geçtiğini kaydetti. Akdağ, "Vatandaşımız bundan çok memnun. Bu arada gayrı memnunlar elbette olabilir. Ama enteresan pankartlarda vardı. D. Che Guevera"nın izindeyiz, diye pankart bile vardı. Dolayısı ile bu meselenin ne kadar sağlıkçı meselesi olduğunu bu kabil pankartlar aslında biraz anlatıyor." dedi.

    "SAĞLIKTA GENEL GREV OLMAZ"

    Akdağ, gelen taleplerin karşılanıp karşılanmayacağı yönündeki bir soru üzerine, şunları dile getirdi: "Bana bir talep gelmiş değil... Che Guevera"nın izindeyiz, diye gelen bir talep sağlık sistemi ile ilgili olamaz. Çok açık konuşuyorum. Genel grev falan da. Sağlıkta böyle bir şey olmaz. Geçtiğimiz 8,5 yıl içinde belli örgütler bu çağrıları çok yaptılar. Ama sağlıkçılar, hekimler, gönülleri insan sevgisi ile dolu, yeminlerine sadık insanlar hiçbir zaman böyle şeylere itibar etmedi. Bundan sonra da etmeyeceklerdir."

    "TATLISES"İN SAĞLIK DURUMU KRİTİK"

    Akdağ, İbrahim Tatlıses"in sağlık durumu ile ilgili bilgi alıp almadığının sorulması üzerine ise, "Aldım. Durumunun kritik olduğunu arkadaşlarım bana ilettiler. Kendisine şifalar diliyorum. Menfur bir saldırıya maruz kaldı, bu değerli arkadaşımız. Ümit ediyorum kısa zamanda iyileşir. Ama şu anda durumunun ciddiyetini koruduğunu da ifade ettim." dedi.

    Sağlık Bakanı Akdağ: Biz Guevera"nın değil İbn-i Sina"ların, Atatürk"ün izindeyiz


    Sağlık Bakanı Recep Akdağ, "Bir takım örgütler Dr. Che Guevera"nın izinde olabilir. Ama biz onun izinde değiliz. Biz, Refik Saydam"ların izindeyiz, biz İbn-i Sina"ların izindeyiz, biz Mustafa Kemal Atatürk"ün izindeyiz." dedi.

    Sağlık Bakanı Recep Akdağ, 14 Mart Tıp Bayramı dolayısı ile Fatih Üniversitesi Tıp Fakültesi Konferans Salonu"nda yapılan törene katıldı. Akdağ, buradaki konuşmasında her tıp bayramında yaşanan tartışmaları tabi bulduğunu belirterek, "Bu tartışmalar daha iyiye gitmek için birer fırsat oluşturuyor." dedi. Akdağ, 14 Mart tıp bayramında tarihi bir konuşma yapacağını söyledi. Kendisinden önce konuşan Ankara Tabip Odası Başkanı"nın ağır eleştirileri olduğunu hatırlatan Akdağ, "Bunu da saygı ile karşılıyorum, ama bu dönüşüm programı bu ülkeye ne getirdi, bir dönüp bakmamız lazım." diye konuştu.

    "Türkiye"de vatandaşın ve hekimlerin 10 sene önce çektiği sıkıntılara karşı hangi yürüyüşü yaptık?" diye soran Akdağ, "Tabipler Birliği"nin öteden beri bir ideolojik duruşu var ve ben bu duruşa da, onların bulundukları yerdeki sabitliğinden dolayı saygı duyuyorum. Ama bu ideolojik duruşa katılmıyorum." dedi.

    Sağlıkta dönüşüm programından önce, mazot parası alınarak yılda yaklaşık 350 bin kişinin 112 ambulansları ile taşınabildiğini anımsatan Akdağ,"Bu husus bir felaket durumdaydı. Bugün 2 milyon kişinin üzerinde vatandaşımız bu ambulans sistemi ile taşınıyor." şeklinde konuştu.

    Karda hareket kabiliyeti olan paletli ambulanslar ve hava ambulanslarının da hizmette olduğuna işaret eden Akdağ, "Yaklaşık 7 kat fazla vatandaşı taşıyoruz." ifadesini kullandı. Sağlıkta dönüşüm programının AK Parti"nin programı olduğunu kaydeden Akdağ, "Ama bu programdaki en büyük pay beyaz önlüklü sağlık çalışanlarınındır. Ben beyaz önlüklü sağlık çalışanlarımıza şükranlarımı sunuyorum.

    Tenkit edilecek çok tarafımız olabilir ama insan arzu ediyor ki, böylesine bir bayram gününde, bu tenkitleri acımasızca, birbiri peşine makineli tüfek gibi sıralayanlar bunları da görsün." diye konuştu.

    Koruyucu sağlık hizmetlerinin gerilediği şeklinde eleştirilere maruz kaldıklarını söyleyen Akdağ, "Bugün Türkiye 11 antijeni çocuklarına ücretsiz olarak takdim eden, çocuklarını bu 11 antijen ile aşılayan, yüzde 97 aşı kapsayıcılığı seviyesine ulaşmış dünyanın nadir ülkelerinden biridir." dedi.

    Türkiye"de 2001 yılında kayıtlı 31 bin kızamık vakası bulunduğunu belirten Akdağ, "Şu anda Türkiye"de görülen vakaların hemen hepsi, şu ana kadar incelediklerimiz, Avrupa"dan gelen virüsler.Türkiye kızamığı elimine ediyor. Fransa"dan, Bulgaristan"dan Türkiye"ye kızamık bulaşıyor." şeklinde konuştu.

    Ankara Tabip Odası Başkanı"nın konuşmasında anne ve bebek ölümlerine de değindiğini hatırlatan Akdağ, "En başarılı olduğumuz konulardan birine temas etti, Sayın Oda Başkanı. OECD ülkelerinin 30 yılda geldiği geçtiği noktayı, Türkiye 8 yılda geçti. Hem anne ölümlerinde hem bebek ölümlerinde. Rakamları konuşurken 8 yıl öncesine bakmak lazım. Kıyaslamadan olur mu? Anne ölümleri Türkiye"de 2000"li yılların başlarında yüz binde 60 dı. 2010 rakamımız yüz binde 16"dır." dedi.

    "8 SENE ÖNCE SİSTEM SİZİ MUTLAKA MUYANEHANEYE GÖTÜRÜYORDU"

    Akdağ, Türkiye"nin sigarayla mücadelede tüm dünya tarafından örnek alındığını kaydetti. Herkesin tedavi olma hakkında kavuştuğunu dile getiren Akdağ, şöyle devam etti: "Bu millet bunları unuttu mu? Bu ülkede 8 sene önce hastalandığınızda bir SSK hastanesinin kapısına da gitseniz, devlet hastanesinin kapısına da gitseniz, sistem sizi mutlaka bir muayenehaneye götürüyordu. Başka bir çare yoktu ki? Öyle değil miydi, değerli meslektaşım.

    Neden o zaman sokaklara çıkmadık? Neden?... Karşı çıkılacak en önemli nokta sistem içerisinde hekimi hastası ile para noktasında karşı karşıya getiren eski ve köhnemiş sistemdir. Bu sisteme karşı yürümeliydik biz değerli meslektaşım, değerli Ankara Tabip Odası Başkanı, hem de kol kola."

    "SAĞLIK, ALINIP SATILAN BİR META OLAMAZ"

    Toplantıya girişinde dün gerçekleştirilen eylem ile ilgili bir soru üzerine, çıkartılan bir pankarttan bahsettiğini söyleyen Akdağ, "Pankartta, Dr. Che Guevera"nın izindeyiz, diyor. Olabilir. Bir takım örgütler Dr. Che Guevera"nın izinde olabilir. Ama biz onun izinde değiliz. Biz, Refik Saydam"ların izindeyiz, biz İbn-i Sina"ların izindeyiz, biz Mustafa Kemal Atatürk"ün izindeyiz." dedi.

    İnsanların genel kabullerin çerçevesinde dünya görüşlerinin şekillendiğini aktaran Akdağ, "Ve bu dünya görüşü politikalara yön verir. Biz insanı kutsal bilen bir anlayışa sahibiz. Cebinde para olanın da olmayanında hakkıdır sağlık. Sağlık, alınıp satılan bir meta olamaz. Sağlık yıllarca bu ülkede alınıp satılan bir meta halinde tutulmuştur.

    Türk hekimlerinin yüzde 90"ınına muayene kapısı gösterilmiştir. Ben bu arkadaşlarımı eleştirmiyorum. Onlar için başka bir seçenek yoktu." diye konuştu. Para veren ve veremeyen hastalara farklı muamele yapmanın hekimlik andı içmiş hiçbir hekime yakışmayacağını vurguladı.

    Akdağ: Tabip örgütü sosyalist iktidarın peşinde

    Sağlık Bakanı Recep Akdağ, tabip örgütünün (Türk Tabipler Birliği) sosyalist iktidarın peşinde olurken, diğer taraftan da cümlelerinin arasına özel hastanelere hekim girişine izin verilmediğini sıkıştırdığını söyledi. Akdağ, "Bu anlayış tarihin çöplüğüne çoktan atıldı. Bu anlayışı kendi ülkelerinde uygulayanlar bunları bitirdiler. Bu kavramlarla konuştuğumuz zaman ilerleyemeyiz." dedi.

    Akdağ, 14 Mart Tıp Bayramı dolayısı ile Fatih Üniversitesi Tıp Fakültesi Konferans Salonu"nda yapılan törene katıldı. Akdağ, buradaki konuşmasında Türk Tabipler Birliği'nin Toplum ve Hekim Dergisi"ni 2006 yılında yayınlanmış bir sayısına dikkat çekerek "Sorun nereden kaynaklanıyor, sokaklara neden çıkılıyor aslında bu dergi bize anlatıyor." diye konuştu.

    Sağlık sistemlerini anlatan bu derginin, Eylül-Ekim-Kasım 2006 sayısının editöryal yazısında, "kapitalizme karşı sosyalizmi hedefleyen mücadele"den bahsedildiğini aktaran Akdağ, "Saygı duyuyorum, bu bir görüştür. Bir ideolojik duruştur. Bu görüşe saygı duymak gerekir." dedi. Söz konusu yazıdan, bazı cümleler okuyan Akdağ, "Bakış açısı bu olunca, hekimler için birlikte çalışmak zorlaşıyor.

    Çünkü biz sosyalist değiliz. Biz sosyalist iktidar da istemiyoruz. Evet, sosyal adalet istiyoruz, hükümet olarak. Burada ne eksiğimiz varsa birlikte çalışmaya razıyız. Ama bize tabip örgütü şunu söylüyor. 'Ben bunu istemem,çünkü bu sömürü düzenini azaltacak tedbirler, sosyalizmin gelmesini geciktirir'." ifadelerini kullandı.

    Bu öğretinin (tüm emekçilerin zincirlerinden başka kaybedecek hiçbirşeyleri kalmayacak ki sosyalist iktidar gelsin) anlayışına sahip olduğunu ifade eden Akdağ, "Bu anlayış tarihin çöplüğüne çoktan atıldı. Bu anlayışı kendi ülkelerinde uygulayanlar bunları bitirdiler. Artık bu kavramlarla konuşamayız. Bu kavramlarla konuştuğumuz zaman ilerleyemeyiz." dedi.

    Akdağ, tabip örgütünün sosyalist iktidarın peşinde olurken, diğer taraftan da cümlelerinin arasına özel hastanelere hekim girişine izin verilmediğini sıkıştırdığını söyledi.

    "GERÇEKLER GÖZDEN KAÇMAZ, GÜNEŞ BALÇIKLA SIVANMAZ"

    Türkiye"de yıllarca hekim sayısının fazla olduğu yönündeki raporların birinin kapağının örtülürken, diğerinin açıldığını kaydeden Akdağ, "Bugün şu salonda bütün Türk hekimlerine sesleniyorum. Bizim Türk hekimleri olarak büyük hasta yükü altında, hastalarımıza yeterli hizmeti vermekte zorlanmamızın nedeni, hekim sayısı açığıdır. Gerçekleri gözden kaçırmaya çalışsalar da gerçekler gözden kaçmaz. Güneş balçıkla sıvanmıyor." diye konuştu.

    Avrupa bölgesi ortalamasında her yüz bin kişiye 350 doktor düştüğünü belirten Akdağ, "Türkiye "de her yüz bin vatandaşa 150 hekim düşüyor. Eğer yeni açılan tıp fakültelerinin alt yapısı eksikse, elbirliği yapıp bunu bir an önce tamamlamalıyız. Buna tabip örgütü de destek vermeli, arka çıkmalı. Engellemeye çalışmayacaksınız." ifadesini kullandı.

    Akdağ, problemin ne performans sistemi ne de aile hekimliği olduğunu aktardı. Akdağ, önemli konunun hekim açığı meselesi olduğunu dile getirdi.

    Akdağ, performans konusunda dezenformasyon yapıldığını söyledi. Kayseri Erciyes Üniversitesi"nin çok iyi bir örnek olarak ortada olduğunu kaydeden Akdağ, "Geçtiğimiz ay profesörlerimize takdim ettiği toplam gelir, maaş ve ek ödemelerle birlikte 12 bin TL"ye yaklaştı. Bu mümkün, işleyebilir bir sistemdir... Personel rejimi içinde bu konuştuğumuz rakamları sabit maaş olarak vermek mümkün müdür? Gerçekleşebilecek hedeflerin peşine koşmalıyız hekimler olarak." dedi.

    "KÜBA"DA HEKİMLERE 30 DOLAR MAAŞ VERİYORLAR"

    14 Mart"ın bir milat olduğunu söyleyen Akdağ, "Sağlık Bakanlığı"nın kapısı bu hususta bütün paydaşlarına sonuna kadar, sağlık çalışanlarının özlük hakları, çalışma şartlarını iyileştirmek için açıktır.

    Ama bu sistem içinde yeniden ikili çalışma düzenine dönelim, hem devlet olsun hem muayenehane olsun diyen varsa, biz burada yokuz. Ya da sabit olarak herkese aynısı ödensin diyen varsa, biz burada da yokuz. Çünkü bunun verimliliği ortadan kaldıracağını biliyoruz." şeklinde konuştu.

    TTB"nin eski Genel Başkanı Füsun Sayek"in önerisi ile Küba"ya gidip, buradaki sağlık sistemini de incelediklerini söyleyen Akdağ, "Gittik, Küba"da özellikle birinci basamakta çok güzel bir sistem kurmuşlar. Ama Küba"da nüfus başına düşen hekim Türkiye"dekinin 6 katıdır.

    Aynı tabip örgütü, bir taraftan Küba"daki sağlık sistemini tavsiye ediyor, diğer yandan Türkiye"deki hekim sayısının artırılmamasını söylüyor. Bire altı hekim var. İnsaf yani, Matematik"ten bu kadar da uzak kalınmaz." dedi. Akdağ, Türkiye"de döndüğünde Sayek ile tekrar görüştüğünü belirterek, şöyle devam etti: "Döndüğümde değerli başkana şunu söyledim.

    Hakikaten sistem iyi imiş, Türkiye"de uygulayabiliriz. Ama bir bir şey daha söyleyim, Küba"da hekimlere 30 dolar maaş veriyorlar, haberiniz olsun. O ütopya herkesi fukaralıkta birleştiren bir ütopya idi. Onun için yürümedi zaten."

    Sağlık çalışanına karşı şiddeti sıfıra indirmek için herkesi işbirliğine davet eden Akdağ, "Hedef sıfır şiddet olsun. Hekimlere yapılan kötü muameleyi elbette küçümsemiyorum. Ama hepimiz biliyoruz ki, toplumda psikopat tiplerde var. Bu tipleri ortadan kaldıramayacağımıza göre, nasıl tedbir alacağımızı konuşalım..." dedi.

    Akdağ Tıp Bayramı kutlamasına katıldı/

    Akdağ Tıp Bayramı kutlamasına katıldı/

    Akdağ Tıp Bayramı kutlamasına katıldı/

    Akdağ Tıp Bayramı kutlamasına katıldı/

    Akdağ Tıp Bayramı kutlamasına katıldı/





    Akdağ Tıp Bayramı kutlamasına katıldı/ Yorumları