"Değişim Liderleri Zirvesi"nde konuşan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Ortadoğu'daki siyasi değişimi değerlendirdi.
"Değişim Liderleri Zirvesi"nde konuşan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, "Değişim şart ama barışçıl olmalı. Değişim yaşanırken kurumların yıpranmaması gerekir" dedi.
İstanbul Kongre Merkezi'nde düzenlenen zirvede konuşan Bakan Davutoğlu, Ortadoğu ve Kuzey Afrika'da yaşananların bir nevi tsunami olduğunu söyledi. Davutoğlu, "Yani siyasal deprem. Aynen depremde yapılması gerekenler yapılmalı.
Mümkün olan en az kayıpla geçirilmesi, doğru tanımın yapılıp hasarların onarılması, yeni bir düzenin kurulması gibi. Anlık tepkiler verirsek bir müddet sonra daha büyük deprem olur. Yapılması gereken güven veren gelecek vizyonu. Özgüven çok önemli. Değişim karşısında paniğe kapılmamak gerek. Değişimi yönetebileceğine inanmak, değişimin aktörü olarak davranmak gerekiyor" diye konuştu.
Davutoğlu, Türkiye'nin son sekiz yıl içinde bölge insanına güven vermesinin en önemli nedeninin kendine duyduğu özgüven olduğunun altını çizdi. Başbakan Erdoğan'ın tavrının başta eleştirildiğini, ancak sonrasında Türkiye'nin tercihlerinin doğru olduğunun görüldüğünü anlatan Davutoğlu, "Türkiye'nin özgüvenine örnek mesela Davos, mesela Ortadoğu'daki tercihlerimiz.
Siz kendinize güvenirseniz size daha çok güvenirler. Başka aktörlerin bir şey yapmasını bekleyip ona göre hareket ederseniz değişimin aktörü olamazsınız. Siyasetin temel hedefi ne? İnsanoğlunun iki hedefi var güvenlik ve özgürlük. İnsan her şeyi feda eder ama bu ikisini feda etmez. Özgürlüğü sınırlandığında çok farklı davranır.
Örneğin ülkemizde de bu yaşandı. 12 Eylül öncesine dönmesine istemiyorsan 12 Eylül'ün getirdiği kısıtlamaları kabul et dendi. Ama AK Parti hükümeti döneminde bu düşünceyi kaldırdık. 2002'den beri söylediğimiz özgürlük ve güvenlik dengesi. Özgürlük ve güvenlikten vazgeçerseniz kaos çıkar. Tahrir'deki genç de Tunus'taki genç de diyor ki özgürlüğü tadayım ama güvenliğim zedelenmesin" dedi.
AK Parti hükümeti döneminde hukukun üstünlüğü, insan hakları, şeffaflık ve hesap verebilme değerlerini öne çıkardık anlatan Davutoğlu, bu değerleri zaafa uğratan değişikliğin kontrol altına alınması gerektiğini söyledi. Davutoğlu, "İsrail'in politikalarına karşı çıkıyoruz. Çünkü her devletin hesap verilebilirlik unsurunda kalması gerekir. Bir devletin hesap verilebilmeden dışarıda kalmasını istemiyoruz. Değişimin yöntemi çok önemli.
Barışçıl yöntemle olması gerekir. Kardeşlerimize mesajımız değişim şart ama barışçıl olmalı. Değişim yaşanırken kurumların yıpranmaması gerekir. Irak'ta bir değişim yaşandı ordunun tasfiyesi sonrasında bir soru işareti bıraktı.
Türkiye bu değişim dalgasının sürükleyici lider ülkesi olmak durumunda yoksa tüm etraftaki sorunlardan en çok Türkiye etkilenir. Kimse bize niye Türkiye bu değişime karışıyor diye soramaz. Çünkü en çok Türkiye etkileniyor. Bir organizma şeklinde hareket edersek başarı sağlarız. Bu bize şunu gösteriyor birlikte çalışma ve değişimi birlikte başarabilme" şeklinde konuştu.
"Biz kendimizi değişimin aktörlerinden biri olarak görüyoruz" diyen Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, şöyle devam etti;
"Tahrir'deki eylem yapan gençle ben eşitim. Bölgeyle bütünleşeceğiz zihninde bir düzen resmi olmayanlar değişimden medet umamazlar. Kaostan medet umanlar bu değişimin dışında kalacaktır. Biz balkanlarda Avrupa'da sınırların kalkmasını istiyoruz. Birbirimizle düşmanca değil kardeşçe yaşamak istiyoruz. İki vizyon çarpışıyor. Bizim vizyonumuz Türkiye'ye duvar örmek isteyenlere karşı Türkiye'nin zihnindeki resimle bütün coğrafyayı birleştirmek."