Kayseri Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Elçin Balcı, dünya genelinde erkekler arasındaki savaşların bedelini kadınların ödediğine dikkat çekti.
Doç. Dr. Elçin Balcı, erkeklerin kendi aralarındaki savaşlarda kadınlara zarar verme gayreti içinde olduğunu belirterek, "İç savaş yada çeşitli sorunların yaşandığı ülkelerde kadınlara tecavüzler edilmiştir. 2. Dünya Savaşı"nda Kore"deki kadınlar aylarca cinsel amaçlı tutsaklığa mahkum edildi.
1971"de Bangladeş"de iç savaşla beraber 400 bin kadına tecavüz edildi ve istenmeyen 25 bin gebelik oldu. Bosna Hersekli 20 bin kadın, yakın zamanda savaş sırasında tecavüze uğradı. Ruanda"daki iç savaşta bir yılda tecavüze uğrayan kadını sayısı 15 bindir." dedi.
Her yıl 8 Mart tarihinin "Dünya Kadınlar Günü" olarak kutlandığını belirten Doç. Dr. Balcı, dünya genelinde yapılan istatistik çalışmalarında 5 kadından birinin hayatlarında en az bir kez tecavüz yada tecavüz girişimi kurbanı olduğunu söyledi. Dünya Sağlık Örgütü"nün istatistiklerinde bu bilgilerin yer aldığını anlatan Balcı şöyle konuştu:
"Amerika"da Adalet Bakanlığı"nın 2000 yılında yayınladığı raporda her 90 saniyede bir kadın tecavüze uğruyor. 2001 yılında Avrupa Kadınlar Lobisi'nin yaptığı açıklamada, Fransa"da her yıl 25 bin kandının tecavüze uğradığı belirtiliyor. Bu da günlük 69 kadın eder.
Türkiye"deki ortalamalarda bu rakamların bazıları altında ve bazılarının üstündeyiz. Çünkü istatistik bilgilerimiz yetersizdir. Saklamayı ve gizlemeyi seven toplumuz. Bu rakamların arttığını düşünüyorum. Türkiye"deki kadınların yüzde 36"ya yakın kısmı bazen, yüzde 16.3"ü sık sık aile içi şiddet ve tecavüze maruz kalıyor. 2003 yılında Afrika Irk İlişkileri Enstitüsü"nün yayınladığı raporda, Güney Afrika"da her gün 147 kadın tecavüze uğruyor.
Tecavüz cinsel şiddetin en çok ses getireni ve göz önünde bulundurulanıdır. Ancak tecavüzün sonuçlarını ele alırsak buz dağının bir parçasıdır. Sadece bu cinsel ilişkideki zorlanmanın arkasında gelen büyük problemler var. Cinsel yolla bulaşan hastalıklar var. İstenmeyen gebelik ve doğumlar var. Bunlar daha büyük problemler."
HER ÜÇ KADINDAN BİRİ FİZİKSEL ŞİDDETE MARUZ KALIYOR
Kayseri"de hamile kadınlar üzerinde yaptıkları bir anket çalışması olduğunu dile getiren Doç. Dr. Balcı, ankette aldıkları sonuçları şöyle açıkladı: "Gebelerle ilgili yaptığımız çalışmada evlilikte eşten şiddet görüp-görmediklerini sorduk. Yüzde 21.1'i, "en az bir kez dayak yedim" dedi. Gebe iken şiddete maruz kalıp-kalmadığını sorduk ve yüzde 12 çıktı. "Evinizde şiddete uğruyor musunuz?" diye sorduk ve yüzde 11 çıktı. Bunu kadınlara "dayak" diye sorunca yüzde 20 "evet" derken, "şiddette maruz kaldınız mı?" diye sorunca bu oran yüzde 11"e düştü.
Kadınlarımızın dayağı ya kanıksadıklarını yada kabullendiğini gördük. Siz kadınlara şiddetin ne olduğunu anlatırsanız şiddetin boyutunu ortaya çıkartırsınız. "Dayak" diye sorduğunuzda Kayseri"de 5"te 1 çıktı. Türkiye ortalaması ise yüzde 36.6 çıkıyor. Yani 3 kadından biri şiddete maruz kalıyor. Eşlerden boşanan kadınlar hem etrafından hem de eski eşten şiddet görüyor ve bu oran Türkiye"de yüzde 76"ya ulaşmıştır.
Doç. Dr. Elçin Balcı, Türkiye"de Adalet Bakanlığı istatistiklerine göre, 2002 yılındaki kadın cinayetleri 2007 yılında bin 77"e, 2009 yılı resmi olmayan rakamlara göre bin 126"a, bugünkü rakamların ise bin 500"ü geçtiği bilgisine ulaştıklarını ifade etti.
Balcı, Birleşmiş Milletlerin (BM) yaptığı bir başka araştırmada, dünyada kadının şiddet gördüğü ülke sıralamasında Kanada"nın yüzde 25, Japonya"da yüzde 59 ve Hindistan"ta yüzde 71 olduğunu belirtti. Bu rakamlara göre eğitim seviyesinin kadına olan şiddette etkili olduğunu dile getirdi.