MHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Ümit Şafak Kastamonu'da yaptığı konuşmada, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi Hz Ömer' benzetti.
MHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Ümit Şafak, MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Kırşehir Milletvekili Metin Çobanoğlu, 7 milletvekili ile seçim çalışmalarına katılmak üzere Kastamonu'ya geldi. Kastamonu'da partisinin yemekli toplantısına katılan MHP Genel Başkan Yardımcısı Ümit Şafak, partililere hitaben yaptığı konuşmada Şafak, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Hazreti Ömer ahlakına sahip olduğunu söyledi. Genel Başkan Devlet Bahçeli'nin Başbakan Yardımcısı iken parti faaliyetleri için gittiği Bursa ve Kayseri'de kendisini karşılayan valileri, "Bu bir parti faaliyetidir, Lütfen devletteki görevinize devam ediniz" diyerek gönderdiğini ifade etti.
İktidar partisinin seçim, referandum çalışmalarında, TOKİ açılışları bahanesiyle ilkokul çocuğundan devlet memuruna kadar devletin tüm imkanlarının vali ve bakan talimatıyla AK Parti'nin emrine veren bir başbakan olduğunu iddia eden Şafak, MHP lideri Bahçeli'ye ise övgü yağdırdı. Şafak, "Bir tarafta devletin işinde devletin arabasını, kendi işinde kendi arabasını, partinin işinde partinin arabasını kullanan Hazreti Ömer ahlakıdır bu. Çadırda devletin işinde devletin mumunu, kendi işinde kendi mumunu kullanan Hazreti Ömer ahlaklı bir genel başkana sahibiz" dedi.
Devlet Bahçeli'nin Başbakanlık Yardımcılığı görevinden ayrıldığı gün,koruma müdürüne devletin tüm araçlarının tutanak karşılığında teslim edilmesini ve tutanağın bir suretinin de kendisine verilmesini istediğini anlatan Şafak, "O arabayı devlet vermişti. Binmek genel başkanımızın da hakkıdır, Erbakan biniyordu, Mesut Yılmaz biniyor, Tansu Çiller Hanım biniyor, Genel Başkanımız o arabaları görevi bittiği zaman geri gönderdi" diye konuştu.
"BAŞBAKAN HARCIRAH ZENGİNİ OLDU"
Şafak, Bahçeli'nin yurt dışı gezilerinde alması gereken harcırahları bile hak etmediğini söyleyerek, geri çevirdiğini vurguladı. Başbakan Erdoğan'ın ise harcırah zengini olduğunu ileri süren Şafak, şöyle devam etti:
"Ben Özel Kalem Müdüründen dinlendim. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Başbakan Yardımcılığı döneminde Türkmenistan ziyareti sonrasında Genel Başkanımıza harcırah beyannamesi için bazı evraklar getirmişler. Özel kalem müdürü yurtdışı gezisi için harcırah ödeneceğini söylemesi üzerine Sayın Bahçeli, 'Biz gittiğimiz ülkenin devlet başkanı tarağından en lüks otellerde ağırlandık. Ama masraf yapmadık.
Biz harcırahı hak etmedik. Bir daha bana bunları getirmeyin' diyerek özel kalem müdürünü geri gönderiyor. 'Bir tarafta yurtdışı harcırahını hak etmedik' diyerek özel kalem müdürünü tersleyen sayın genel başkanımız, diğer tarafta ise yurtdışından içeri girmeyen, kendi servet beyannamesinde harcırah zengini olmuş bir başbakan var."
Devlet Bahçeli'nin "Amerika'ya gitmeden bir arkadaşınız başbakan olmak istiyor. Başbakan yapmayacak mısınız? diye sorduğunu belirten Şafak, "Ben de size soruyorum. Amerika'ya gitmeden başbakan olmak isteyen
genel başkanımızı, başbakan yapamayacak mıyız?" dedi.
İKİNCİ RESMİ DİL TARTIŞMALARI
İkinci resmi dilin Kürtçe yapılması ile ilgili çalışmalarının bölünme projesi olduğunu kaydeden Şafak, "Ak Parti Diyarbakır Milletvekili Abdurrahman Kurt, 'Anayasanın neresinde Türk kelimesi varsa, 've Kürt' de ilave olacak" diyor. Ahmet Türk'de, İmralı'daki cani de aynı şeyi söylüyor. Neresinde Türkçe varsa, 've Kürtçe' ilave olacak diyor. Bunları anlatıyoruz.
İki dilli hayat,. Toplum düzeneği, birlik beraberlik değil, bir bölünme projesidir. Adliyeye gittiğiniz zaman, adaleti Kürtçe isterseniz, lokantaya gittiğiniz zaman garsonluk hizmetini Kürtçe isterseniz, bu bölünmeyi getirir. İnsanlar farklı dillerde, farklı renklerde yaratılmış olabilir. Fıtridir, Cenab-ı Allah yaratmıştır. Korunmalıdır, saygıda göstermeliyiz, ancak iki dilli devlet düzeni olmaz." dedi.
CHP DE BDP İLE AYNI KEFEYE KOYDU
Adalet ve kalkınma Partisi'nin demokratik açılım projesini şimdilik rafa kaldırdığını söyleyen Şafak, "Endişemiz, 12 Haziran'dan sonrayadır. Çünkü, CHP'de çok köklü bir yönetim değişikliği oldu. Genel Başkanları Kılıçdaroğlu, Grup Başkan Vekili iken genel af istemişti. Referandum sürecinde bir genel af daha istedi. Gürsel Tekin, 'BDP ile ittifak yapabiliriz' dedi. Ve iki tane PKK'nın avukatını, CHP yönetimine taşıdı. Eğer Adalet ve Kalkınma Partisi'ndeki bölücü milletvekilleri gibi, CHP'de de 12 Haziran'dan sonra bölücüler, meclise girmeyi başarır ise muhtemel CHP Ak Parti ittifakını Demokratik açılım sürecinde yaşayacağınızı bilmenizi istiyorum. Bunu hükümet kurmadan Anayasa değişikliğine, kanun değişikliğine yaşayacaklar".
KIVRILMIŞ BAHÇELİ POSTERİ
Başbakan Erdoğan'ın MHP'nin CHP'nin aynı cephede yer aldığını söyleyerek propaganda yaptığını belirten Genel başkan Yardımcısı Şafak, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Başbakan bir ittifak tablosu çizdi. MHP, CHP; DSP ve BDP yani PKK'nın aynı cephede olduğunu söyledi. Referandum sonuçlarını gördünüz. Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde yüzde 85'in altında, 'evet' oyu çıkmayan il var mı? PKK ile ittifakı Başbakan Erdoğan yapmadı mı arkadaşlar." Şahin, tüm milletvekilleri adına yaptığı konuşmada, partisinin vaatlerini de detaylı bir şekilde anlattı.
Program yenilen yemeğin ardından son bulurken, salonda MHP bayraklarının yanı sıra Alparslan Türkeş, Atatürk ve Devlet Bahçeli portrelerinin bulunduğu dev afişler de yer aldı. Bahçeli'nin afişinin, göz kısmında oluşan kıvrıklar nedeniyle ilginç görüntü oluştu.