Bugün toprağa verilen 54. Hükümetin başbakanı Necmettin Erbakan'ın cenaze töreni ve cenazede yaşananlar, Erbakan'la ilgili ayrıntılar Aslında Ne Oldu programında tartışma konusu oldu.
Ülke TV'de Ünal Tanık ve Hasan Öztürk'ün birlikte sunduğu Aslında Ne Oldu programında Milli Gazete Yazarı Ekrem Kızıltaş ile birlikte bugün toprağa verilen Necmettin Erbakan'ın cenaze törenini gündemlerine aldılar.
Ekrem Kızıltaş, bugünkü cenazenin örneğinin çok az bulunduğunu, havanın soğuk olmasına rağmen 90 yaşındaki insanların bile cenazeye katıldığını anlattı.
Necmettin Erbakan'ın Milli Gazete'nin sıkı bir takipçisi olduğunu anlatan Kızıltaş, gazetenin ulaşmadığında hemen kendilerini aradığını dile getirdi.
Erbakan'ın kendilerine sürekli 'Allah Razı Olsun' dediğini çok hata yapılabilecek bir noktada olmalarına rağmen hata yapmadan görevlerini sürdürdüklerini anlattığını, dile getiren Kızıltaş, Milli Gazete'nin çizgisini bozmadan sürdürdüğünü söylediğini anlattı.
Kızıltaş, Erbakan'ın gazetenin her manşetine müdahale ettiği iddialarının doğru olmadığını buna karşın kendisiyle yapılan görüşmelerde bir gün sonraki mitinglerde anlatacağı konuları ilettiğinğini bir başka konu hakkında nasıl bir manşet atılacağına ilişkin görüşler aldığını söyledi.
Geçmişte dini bayramlarda gazetelerin çıkmadığını bu dönemlerde bazen izinli olduğunu anlatan Kızıltaş, Erbakan'ın gazetede kendisinin yerine vekalet edenleri sorguladığını, kendisinin hemen devreye girdiğini anlattı. Kızıltaş, bir yurt dışı gezesi sırasında Erbakan ile birlikte yaşadıkları bir olayı anlattı. Kızıltaş, herkesin yorgunluktan yıkıldığı bir günün gecesinde Erbakan'ın sanki hiçbirşey yaşanmamış gibi dinç durduğuna hayret ettiklerini anlattı.
Necmettin Erbakan'ın, Odalar Birliği'ndeki seçimlerine zor şartlar altında girdiğini anlatan Ünal Tanık, buna rağmen üyelerin üçte iki oyu ile başkan seçildiğini ancak, Demirel'in Yargıtay'a yaptığı şikayet sonucu polis zoru ile Odalar Birliği'nden atıldığını anlattı. Tanık, Erbakan'ın ilk siyasete atıldığı dönemde Adalet Partisi'ne üye olmak istediğini Süleyman Demirel'in buna da karşı çıkarak üye olmasına ve dolayısı ile milletvekili adayı olmasına karşı çıktığını bunun üzerine Erbakan'ın bağımsız olarak millitvekili adaylığına girdiğini ve kendi partisini de bundan sonra kurmak durumunda kaldığını anlattı. Tanık, 1966 yılında Erbakan'ın Odalar Birliği'nde bankalara yatırılan paraların Türkiye'deki belli ailelere verildiği şeklindeki açıklaması sonrasında malum çevrelerin kendisine düşman olduğunu söyledi. Tanık, Erbakan'ın bu açıklaması kendisi için de dönüm tarihi olduğunu dile getirdi.
