Prof. Dr. Faruk Şen'in başkanı olduğu Türk Alman Eğitim ve Bilimsel Araştırmaları Vakfı (TAVAK), son dönemde Türk insanının AB'ye bakışını araştırdı. Ocak ayında 6 ilde yapılan araştırmada ortaya şu sonuç çıktı:
Nebahat Koç'un haberi
Araştırma için 22 milyonunun yaşadığı İstanbul, Ankara, İzmir, okuma oranı yüksek Artvin , Güneydoğu'nun en büyük ili Diyarbakır ve AB'yle en çok ticaret yapan ve ağırlıklı muhafazakar Kayseri seçildi. 18-60 yaş grubu arasındaki bin 540 kişiyle yapılan araştırmayı Vakıf Başkanı Prof. Dr. Faruk Şen yorumladı.
İKİRCİKLİ TAVIR TEPKİSİ
Türkiye'nin AB'ye üye olma konusundaki inancını giderek nasıl yitirdiğini bir kez daha ve çok somut biçimde bu anketle gördük. 5 yıl önce yani, 2005'te tam üyelik görüşmeleri başladığı zaman Türklerin 3'te 2'si yani yüzde 74'ü tam üyelik inancına sahipken, bu oran bugün yüzde 34.8'e düştü. Bunda AB'nin ikircikli tavrıyla Müslüman ülke olarak Türkiye'yi itmesi ve AB üyelerinin negatif açıklamalarının büyük etkisi var. Türkiye'nin AB üyeliğine engel konusunda ilk sırada Fransa ve Almanya'yı görmesi, bu ülkelere bir tavır olduğunu ortaya koyuyor. Önceki yıllarda üyeliğe engel olarak Almanya ilk sırada yer alırken, bu sonuçlara göre Fransa ile Almanya yer değiştirerek, yüzde 30.2'yle Fransa, Almanya'yı geçmiş görünüyor.
ÖNEMLİ ETKEN SARKOZY
Bunda bence en büyük etken, Sarkozy'nin Türkiye'ye yönelik negatif açıklamaları ki Türk halkının nezdinde olumsuz bir etki yaratmış durumda. Bu Almanya için iyice bir sonuç ama insanımızın dörtte biri, Almanya'nın engel olduğunda hemfikir. Öte yandan bu sonuçlar, insanımızın, Yunanistan ve Güney Kıbrıs'ı engel olarak ciddiye almadığını gösterdi.
BİZİ KAYBEDİYORLAR
Bu sonuçlardan Fransa ve Almanya'nın alması gereken dersler var. Bu ülkeler, Türkiye'yi kaybediyor. Bunu görmeleri lazım. Kendileri açısından ağır sonuçları olur. Mesela, çok genç ve tüketime çok açık olan bir pazarı artık kaybedecekler. Eğer Türkiye, AB'ye soğuk bakarsa yarın öbür gün Gümrük Birliği'ni de tartışmaya açacaktır. Çünkü, Gümrük Birliği konusunda Türkiye'ye karşı sorumluluklar yerine getirilmedi. Bununla birlikte, biz bugüne kadar Gümrük Birliği'nde 145 milyar euro zarardayız.
ASKER VERMİYORUM
Beş yanıtlı 'AB üyeliğinin Türkiye'ye sağlayacağı katkılar neler olabilir?' sorusuna yüzde 24.5'luk bir dilim, 'hiçbir katkısı olmaz' derken, yüzde 11.1 oranıyla Avrupa güvenlik ve savunma kimliğinde söz sahibi olabilir görüşü çıkıyor. Yani Türk halkının dörtte biri, AB'nin Türkiye'ye hiçbir katkı yapamayacağını düşünüyor. Bununla birlikte, Türkiye, AB'nin kurduğu orduya 6 bin askerle, en fazla asker veren ülkeler arasında. 'Bir sonraki Savunma Bakanı, ben tam üye değilim 'niye askeri benden, kararı ondan' diyerek asker vermiyorum diyebilir.'
SERBEST DOLAŞIM
Serbest dolaşım hakkı yanıtını işaretleyenlerin yani bundan yararlanabileceğine inanların oranı yüzde 32.6 çıktı. Avrupa'da şöyle bir korku var: 'Türklere bu hak çıkarsa, bavulunu kapan Avrupa'ya gelecek. AB serbest dolaşım hukukuna göre, üye ülkenin insanı 90 gün içinde başka bir ülkeye gidebilir ve bu süre içinde iş ve ev bulabilirse burada kalabilir. Şu anda Almanya'da gerçek işsizlik yüzde 13. Almanya'daki Türk nüfusun yüzde 30'u işsiz. Yani Almanya'daki Türkler iş bulamazken, Türkiye'den gideceklerin iş bulma şansı yok, bu korku bence yersiz...
ERDOĞAN'A DA YOLLAYACAK
Türk - Alman Eğitim ve Bilimsel Araştırmalar Vakfı (TAVAK) tarafından 20-21 Ocak tarihleri arasında gerçekleştirilen araştırmanın 7 maddelik çarpıcı sonucu ortaya çıktı. Araştırmayı yapan Vakıf Başkanı Prof. Dr. Faruk Şen, sonuçları Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış'a da gönderecek.
TÜRKLERİN AVRUPA RÜYASI GEÇMİŞTE KALDI
Katılımcıların, 'Türkiye'nin AB'ye üye olacağına inanıyor musunuz?' sorusuna yüzde 60.1'i 'hayır' dedi. Araştırmaya katılanların yarısı Türkiye'nin önümüzdeki on yıl içinde bile AB'ye gireceğine inanmıyor. Bu soruyu daha da detaylandıran 'Türkiye'nin önümüzdeki 10 yıl içinde AB'ye gireceğini düşünüyor musunuz?' sorusunaysa, yüzde 53.2 oranıyla 'hayır' derken, yüzde 27.5'luk kitle 'evet' dedi. 'Hiçbir zaman' oranı ise yüzde 17.3 çıktı. AB konusunda hükümetin çalışmalarını yeterli görüp, AKP hükümetinin elinden geleni yaptığını düşünenlerin oranı ise yüzde 48.3. Yüzde 28.6'lık kesim ise hükümetin daha aktif ve baskın bir siyaset izlemesinin yararlı olacağını düşünüyor. Hükümetin yeteri kadar çalışmadığı görüşünü savunanlar ise yüzde 23.1 oranında kaldı.
EKONOMİK OLARAK YENİ ALTERNATİFLER
Katılımcılara, 'AB'ye ekonomik olarak ihtiyacı vardır' diye sorulan soruya 'evet' diyenlerin oranı yüzde 24.9'da kaldı. Bu konuda fikrim yok diyenler ise sadece yüzde 3. Katılımcılar, Türkiye'nin AB dışındaki en önemli alternatifini Rusya başta olmak üzere komşularla işbirliği geliştirmek ve yeni pazarlarla güç birliğini görüyor. Bu isteğin oranı yüzde 41.2. Bunu yüzde 33.1'lik oranla AB'ye alternatif olarak İslam Ekonomik Örgütü takip ederken, yüzde 15.5 kesim BRIIC ülkelerini alternatif olarak kabul ediyor. Bu da Türklerin artık AB'yi ekonomik anlamda bir güvence olarak görmediklerinin en net kanıtı olarak karşımıza çıkıyor.
AKŞAM
