AK Parti Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ, Yargıtay ve Danıştay'da daire sayısını artıran yasa tasarısı görüşmelerinin ertelenmesinin söz konusu olmadığını söyledi.
TBMM'de gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bozdağ, ''Yargıtay Başkanı, Başbakan ile görüştü ve 'Daire sayısının artması sorunu çözmez' diyor. Tasarıda bir değişiklik olur mu, bu görüşme tasarının seyrini nasıl etkiler?'' sorusuna, Gerçeker'in görüşlerinin çok önemli olduğunu, mutlaka incelenerek değerlendirileceğini ifade etti.
Yargıtayın, kendisine dosya gelmese bile süratle çalışarak elindeki dosyaları tasfiye için 5 yıla ihtiyacı olduğunu belirten Bozdağ, 2010'da 18 binden fazla dosyanın zaman aşımına uğraması nedeniyle büyük hak kayıpları olduğunu vurguladı. Geciken adalet nedeniyle vicdanları kanatan pek çok fotoğrafın ortaya çıktığını dile getiren Bozdağ, şöyle konuştu:
''Yüksek yargının işleyişi açısından şu anda iflas noktasında bir fotoğraf ortaya koyuyor. Bunu buradan kurtarmak, yargılama sürecini hızlandırmak, adaletin zamanında tecelli etmesine katkı sağlamak için herkesin proje üretmesi lazım. Türkiye 1994 yılında da hem ceza hem de hukukta bir daire kurmuş. 2004'te de Danıştay'da bir daire kurmuş. O zaman ihtiyaç olmuş, kurmuş. Şu anda da herkes bunda hemfikir mi? Bizim davalarımız zaman aşımına uğramasın. Bunu nasıl önleyeceğiz. Yargıtay'ın çalışma sistemi, üye sayısı ve daire yapısıyla ilgili bir yasal düzenleme yapmadan bunu önleme imkanı yok. Öte yandan davaların zamanında bitmesi de ancak bununla mümkün. Yargıtay 10. Ceza Dairesinde bir dosyaya bakma süresi, 2 dakika 4 saniye, 9. Ceza Dairesinde ise 1 dakika 7 saniye... Bu kadar kısacık sürede dosya nasıl incelenecek, adalet nasıl yerini bulacak? Hem daha geniş inceleme zamanı olması, incelemenin kısa sürede sonuçlanması, adaletin zamanında tecellisi, zaman aşımı sürelerinin dolmasının önüne geçilmesi için bu düzenlemeye şiddetle ihtiyaç vardır. Herkes de bunu söylüyor. Bu düzenlemenin yapılması bizim hukuk sistemi ve adalete olan güveni de güçlendirecektir.''
Bozdağ, tasarının görüşmelerinin ertelenmesinin söz konusu olup olmayacağı sorusuna, ''Şu an için herhangi bir erteleme yok. Cuma günü Adalet Komisyonu görüşmelere başlayacak ve bitene kadar da devam edecek'' karşılığını verdi.
-''CHP'NİN ACZ İÇİNDE OLDUĞUNUN İTİRAFIDIR''-
Bozdağ, ''CHP'liler, Anayasa Mahkemesi ile ilgili tasarının görüşmelerinde topluma direniş çağrısında bulundular. Bu konudaki değerlendirmeniz nedir?'' sorusuna, ''Bu, CHP'nin acz içinde olduğunun itirafıdır. Bir parti politika, proje, umut üretemezse, rakipleriyle daha iyi, güzeli gerçekleştirme noktasında topluma olumlu kanaatler ortaya koyamazsa o zaman iftiralara, küfre, başka hukuk dışı yöntemlere başvurur'' dedi.
TBMM Anayasa-Adalet Karma Komisyonunda Kılıçdaroğlu hakkında dosyalar bulunduğunu ifade eden Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Sayın Kılıçdaroğlu genel başkan olduktan sonra hakaret ve iftirayla ilgili kaç dosya var? Bir genel başkan 6 ay içinde 6'dan fazla -sayısı yanlış olabilir- kendisi hakkında düzenlenen fezleke var. Ayaküstü insanların onuruyla, haysiyetiyle o kadar kolay oynanıyor ki... Bu kabul edilebilir bir iş değil.
Bir ülkede anamuhalefet partisinin daha ciddi olması, elindekileri açıkladığında altının dolu olması lazım. İşte Kayseri ile ilgili olarak kendi sitesinde tekzipleri yayınlanıyor. Başka yerlerde kişilerin açtığı kimi tazminat davaları, Kılıçdaroğlu'nun aleyhine sonuçlanmış durumda. Örneğin Malatya'da AK Parti Merkez İlçe Başkanı'nın açtığı tazminat davası...
CHP'ye tavsiyem; iftiralarla, yalanla, hukuk dışına çıkarak, insanları korkutarak, korkuyu, öfkeyi kabartarak ve insanları sorgulamadan belli cephelere, gruplara ayırarak değil, umudu, projeleri çoğaltarak, AK Parti ile her alanda Türkiye'nin yarınlara yönelik üreteceği projelerle rekabet etmesi lazım. Yoksa öteki şeylerle bu rekabet olmaz.
Biz Cumhuriyet mitinglerini de gördük. Millet sandıkta toplam bir cevabı verdi. Bu yollara tevessül etmek siyaseten demokratik ülkede fayda getirmez. Türk milleti demokratik olgunluğa sahiptir. Onlar bütün partileri izliyor; iftira edenleri de proje üretenleri de izliyor. İnsanları korkutarak, korkuyu büyüterek, olmayan konuları abartarak veya var olan konuları başkalaştırarak insanları birbirine karşı duygu bölünmesine iterek cepheleşmeden medet umanları biliyoruz. Her seçimde bunu görüyoruz. Her seçimde korkular büyütülüyor. CHP'nin yeni Genel Başkanı da seleflerinin geleneğine uyarak aynı yolu seçiyor. Bir yandan korkuları pompalarken, öte yandan da iftiralarla yol almaya devam ediyor. Ama korku üretmek, pompalamak ve iftira üretmek bu arabayı götürmez. Bu mum yatsıya kadar bile yanmaz.''
-BAŞKANLIK SİSTEMİ TARTIŞMALARI-
AK Parti Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ, ''Cumhurbaşkanı, Başkanlık sistemi konusunda çekinceleri olduğunu söyledi. TBMM Başkanı Şahin'den de kendisine destek geldi. Ne söyleyeceksiniz?'' sorusuna, ''Sayın Cumhurbaşkanımızın, Meclis Başkanımızın kendi görüşünü açıklaması gayet normaldir'' dedi.
Türkiye'de her konunun tartışılmasında yarar olduğunu anlatan Bekir Bozdağ, tartışma yapılırken kimilerinin çekincelerini ve yararlarını ifade edebileceğini söyledi. ''Sayın Cumhurbaşkanımız da bu noktada kendi kanaatini dile getirmiştir, gayet normal bir açıklama...'' diyen Bozdağ, Türkiye'nin başkanlık sistemini bugün tartışmadığını, tartışmaların Cumhuriyet'in kuruluşuna kadar gittiğini söyledi.
Tartışmalardan rahatsızlık duyulmaması gerektiğini, tam tersi tartışmalarda yarar olduğunu vurgulayan Bozdağ, ''Cumhurbaşkanı, avantajları ve dezavantajları olduğunu söyledi'' denilmesi üzerine, ''Onu sayın Cumhurbaşkanımıza sormanız lazım. Değerlendirmeyi o yapıyor. Sistemin avantajları ve dezavantajlarına ilişkin bir değerlendirmeyi şu aşamada ben yapmak istemiyorum. Böyle bir değerlendirmeyi sayın Cumhurbaşkanı yapabilir. Yapması gayet normal. Herkes yapabilir. Başkası da çıkar sistemin ne kadar yararlı olduğuna dair değerlendirme yapabilir. Bu değerlendirmelerin serbestçe ve hür şekilde yapmasında fayda vardır'' diye konuştu.