Uğur Mumcu'nun eşi Güldal Mumcu ile çocukları Özgür ve Özge Mumcu, ''Uğur Mumcu Suikastı'' konusunda yürütülen soruşturma ve kovuşturmada ihmali görülen yetkililer hakkında, suç duyurusunda bulundu.
Mumcu ailesinin avukatı Halil Sevinç tarafından sunulan suç duyurusu dilekçesinde, araştırmacı gazeteci yazar Uğur Mumcu'nun, 24 Ocak 1993 günü evinin önünde aracına konulan bir patlayıcı ile katledildiğinin ve en temel hakkı olan yaşama hakkının elinden alındığının devletin yetkili organlarınca bilinen bir gerçek olduğu belirtildi.
Dilekçede, ''Bir başka gerçek de devletin birinci görevinin, devleti oluşturan insanların yaşama haklarını garanti altına alması gerektiğidir. Böyle olduğu içindir ki katliamın hemen ardından devlet yetkililerince, katil ya da katillerin yakalanıp yargılanacağı konusunda bir çok sözler verildi'' denildi.
''Umut Operasyonu'' adı altında, 2000 yılında yürütülen bir soruşturma sonucu bazı kişilerin suçun asli faili gösterilerek haklarında dava açıldığı ve yapılan yargılama sonunda cezalandırıldığı anımsatılan dilekçede, ancak bugüne kadar olayın ardındaki gerçek faillerin, azmettiricilerin bulunup yargı önüne çıkarılmadığı gibi, bombayı araca koyduğu iddia edilen Oğuz Demir'in dahi yakalanıp yargı önüne çıkarılamadığına işaret edildi.
Dilekçede, devamla şu ifadelere yer verildi:
''Yakın geçmişte yaşadığımız 'zaman aşımı' olayının tekrar yaşanmaması için yürütülen soruşturmada ve yurt dışında bulundukları gerekçesiyle yargı karşısına bir türlü çıkarılamayan kişilere ilişkin yürütülen idari işlemlerde işi sürüncemede bırakan tüm sorumluların tespit edilerek cezalandırılmasını istiyoruz.
Açıkladığımız nedenlerle 'Mumcu Suikastı' düzenleyicilerinden yargı karşısına çıkarılamayan suçun asli failleri ve azmettiricileri hakkında yürütülen soruşturma ve kovuşturmada ihmali görülen yetkililer hakkında cezalandırılmaları istemiyle suç duyurusunda bulunuyoruz.''