İçişleri Bakanı Beşir Atalay, valilerden vatandaşa sahip çıkmalarını isteyerek, ''Milli birlik ve beraberlik yolu bütün vatandaşları kazanmaktan geçiyor'' dedi.
Bakan Atalay, İçişleri Bakanlığında düzenlenen Valiler Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, iki gün sürecek toplantıda başta iç güvenlik olmak üzere bakanlığı ilgilendiren konuların görüşüleceğini söyledi.
Bazı bakanların da valilerle görüşeceğini ifade eden Atalay, toplantılar sayesinde tecrübe paylaşımı ve eş güdüm sağlanacağını, valilerin gündeme getireceği konuların ayrıntılı olarak değerlendirileceğini kaydetti.
Toplantıda geçen yılki çalışmaların değerlendirileceğini belirten Atalay, 2011 yılına genel olarak bakılarak özellikle genel seçim ve güvenlik konularının ele alınacağını ifade etti.
Bakanlık çalışmaları kapsamındaki e-İçişleri projesinin, e-devlet projesinin en kısa sürede uygulamaya geçirilen boyutu olduğunu belirten Atalay, İçişleri Bakanlığının yoğun bürokratik yazışmalarının e-İçişleri ortamında yürütülmesinin bakanlıkta büyük rahatlama sağladığını söyledi.
İçişleri Bakanlığı ve valiliklerin görevinin vatandaşların can ve mal güvenliğini sağlamak olduğuna dikkati çeken Atalay, güvenlik hizmeti sunarken güvenlik-özgürlük dengesini daima gözettiklerini, bu çerçevede son 8 yılda büyük başarı elde ettiklerini belirtti.
Eurostat istatistiklerine bakıldığında Türkiye'nin Avrupa'da en az suç işlenen ve aydınlatmada en yüksek orana ulaşılan ülke olduğuna işaret eden Atalay, suçu önleyici tedbirleri başarıyla aldıklarını ve uyguladıklarını kaydetti.
-TOPLUM DESTEKLİ POLİSLİK UYGULAMASI-
Vatandaş katılımını ve sivil unsurları öne çıkaran çalışmalar yaptıklarını, 81 ile yaygınlaştırılan toplum destekli polislik uygulamasının bunun en güzel örneği olduğunu söyleyen Bakan Atalay, ''Organize suç örgütleri etkisiz hale getirildi. Vatandaşın devlete güveni pekişti'' dedi.
İllegal yapılanmaların önüne geçildiğini, pek çok suçun önlendiğini vurgulayan Atalay, ''Bu dönemin en önemli başarısı, çetelerle, organize suç örgütleriyle mücadelede devlet otoritesinin her yönüyle sağlanmasıdır'' diye konuştu.
Bakanlık olarak güvenlik birimlerinin en iyi imkanlarla çalışmasına özen gösterdiklerini bildiren Atalay, valiliklerin MOBESE sistemi gibi yeni teknolojiler kullanmasının olayların aydınlatılması ve kentlerin güvenliği bakımından önemine işaret etti.
MOBESE sisteminin 81 il ve 30 büyük ilçede kullanıldığını belirten Atalay, 80 büyük ilçede ise çalışmaların sürdürüldüğünü bildirdi.
Jandarma Genel Komutanlığının Jandarma Entegre Muhabere ve Bilgi Sistemi Projesi'nin de 28 ilde yürütüldüğünü söyleyen Atalay, polis merkezlerinin ve jandarma karakollarının yeniden yapılandırıldığını kaydetti.
Türkiye genelinde yaklaşık 300 polis müfettişiyle polis merkezlerini denetlediklerini belirten Atalay, ''Bu mekanların çok insani ortamlar olmasını arzu ettik'' dedi.
Her gittiği kentte rastgele bir polis merkezini ziyaret ettiğini söyleyen Atalay,valilerden polis merkezlerini sık sık denetlemelerini istedi.
-''TÜRKİYE'NİN ÇALIŞMALARI ARTIK MODEL''-
Türkiye'nin bir zamanlar işkence, faili meçhul cinayetler ve vatandaşlara kötü muameleyle anıldığını belirten Atalay, bu çerçevede güvenlik güçlerine de haklı, haksız suçlamalarda bulunulduğunu kaydetti.
''Türkiye artık vatandaşlarına işkence yapmakla anılan bir ülke değil'' diyen Atalay, son zamanlarda Türkiye'de yapılan çalışmaların artık model olarak gösterildiğini, Strasbourg'daki Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde artık Türkiye aleyhine açılmış işkence davası bulunmadığını belirtti.
Valilerden vatandaşlarla ilişkilere önem vermelerini isteyen Atalay, ''Vatandaşa sahip çıkın. Milli birlik ve beraberlik yolu bütün vatandaşları kazanmaktan geçiyor'' dedi.
Bugün devletin daha önce uyguladığı yanlış politikalarla yüzleştiğini belirten Bakan Atalay, ''Yüzleşmekten kaçınmayalım. Yanlış politikalar vatandaşların devlete güvenini azaltmış, kaybettirmiş'' diye konuştu.
Vatandaşların uzun süre kendi haklarını kullanamadığını ve hükümetlerinin o hakların kullanılması için zemin hazırladığını vurgulayan Atalay, vatandaşı kazanmanın kendileri için hayati önemde olduğunu ifade etti.
KÖYDES Projesi'yle ilgili bilgi veren, projenin sorumluluğunun illerde ve ilçelerde mülki idarelere ait olduğunu belirten Atalay, geçen yıl 1,6 milyar lira aktarılmasıyla şu ana kadar proje için toplam 6,750 milyar lira ödenek harcandığını söyledi.
Sağlıklı bir çevre ve şehir hayatı için ikinci el otomobil galerilerinin şehir dışına çıkarılması çalışmalarının da devam ettiğini bildiren Atalay, 25 ilde bu galerilerin şehir dışına çıkarıldığını, 21 ilde çalışmaların sürdürüldüğünü, 29 ilde çalışmaların arzu edilen düzeyde olmadığını, 6 ilde ise böyle tesise ihtiyaç bulunmadığını belirtti.
-ŞEHİT YAKINLARI VE GAZİLERE HİZMET-
Şehit yakınları ve gazilere hizmetin de kendileri için en önemli sorumluluklardan olduğuna dikkati çeken Atalay, bu çerçevede her ilde şehit ve gazi takip bürosu kurduklarını söyledi.
Şehit ve gazilerin iş ve işlemlerinin daha etkin yürütülmesini amaçladıklarını belirten Bakan Atalay, bugüne kadar 10 bin 746 şehit ve malul yakınının kamu kuruluşlarında istihdam edildiğini bildirdi.
Genel seçimlerin bu yılın haziran ayında yapılmasının planlandığını hatırlatan Atalay, valilerin genel seçim konusundaki çalışmalarına da başlamasını istedi.
Kendi hükümetleri döneminde valilik konseptinin değiştiğini söyleyen Atalay, Türkiye'nin sisteminde demokratikleşme açısından en önemli değişimin bu dönemde yaşandığını vurguladı.
Atalay, valilerden bölgelerindeki sorunlar için fikir ve proje üretmelerini istedi.
Avrupa Birliği sürecinin de kendileri için önemine işaret eden Atalay, valilerin uyum sürecine sivil toplum kuruluşlarının da nasıl katılabileceği konusunda çalışma yapmaları gerektiğini kaydetti.
Bakan Atalay, ''Avrupa Birliği süreci olmasa bu büyük dönüşümü, demokratikleşmeyi sağlayamazdık'' dedi.
-''ARKADAŞLARIN TAKİBİ DEVAM EDİYOR''-
Diğer taraftan, toplantıdan önce basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 102. maddesi kapsamında tahliye edilen ve daha sonra haklarında arama kararı çıkarılan kişilerle ilgili soru üzerine, Diyarbakır'la ilgili şu anda herhangi bir konu bulunmadığını söyledi.
Toprak, ''Arkadaşların takibi devam ediyor. Hem istihbari çalışma hem diğer güvenlik birimlerimizin çalışmaları, konuyla ilgili araştırmaları devam ediyor'' dedi.
Yeni bir istihbarat bulunup bulunmadığı yönündeki soruya Toprak, ''Şu anda o konuda açıklama yapabilecek noktada değiliz. Zaten konu bakanlıkça da takip ediliyor'' yanıtını verdi.
Başka birimlerle koordinasyon sağlayıp sağlamadıklarının sorulması üzerine de Toprak, güvenlik birimlerinin konuyu koordineli olarak takip ettiğini kaydetti.
