İtirafçı Abdulkadir Aygan, kendisini öldürttüğünü iddia eden emekli Albay Arif Doğan'a İsveç'ten bağlandığı bir televizyon kanalı aracılığıyla meydan okudu. Aygan, hayatta olduğunun ispatı için şu çağrıyı yaptı:
PKK ve JİTEM itirafçısı Abdulkadir Aygan, İsveç'ten telefon bağlantısı ile katıldığı televizyon programında, emri ile öldürüldüğünü iddia eden emekli Albay Arif Doğan'ı hayatta olduğunu anlaması için internet üzerinden tavla oynamaya davet etti.
PKK ve JİTEM itirafçısı Abdulkadir Aygan, Rize'den yayın yapan Çay Televizyonu'nda Televizyon Genel Müdürü Hasan Yavuz Bakır'ın sunduğu Haber Analizi isimli programa telefonla katılarak yeni iddialarda bulundu. Programa telefon ile İsveç'ten katılan Aygan, Ergenekon Davası sanığı emekli Albay Arif Doğan'ın ortaya attığı kendisini öldürdüğü iddialarını gerçekleri saptırmak olarak değerlendirip, "Kendisi yaşlı birisidir. Eski komutanımdır. Şuan gördüğüm kadarı ile rahatsız bir durumdadır. Kendisi benim DNA testimi istiyor. Ancak ben kendisinin akli dengesinin yerinde olup olmadığının tespiti için kontrole gönderilmesini istemeyeceğim. Kendisinin birkaç amacı var. Bazı gerçekler ve yalanları karıştırarak söylediği doğruları bu yalanlarla çürütmek istiyor.
Genelkurmay Başkanlığı ve diğer askeri kesimler JİTEM'in varlığını inkar ediyor. Ama kendisi çıktı, 'JİTEM'i ben kurdum' dedi. 'Bunun yönetmeliği de var, yasası da var' dedi. Bugün beni öldürttüğünü söyleyerek yüzde yüz yalan söyleyip kamuoyunda şüphe oluşturmak istiyor. Şimdi millet diyecek bu diyor JİTEM var. Genel Kurmay yok diyor. Şimdi diyor ben Abdurkadir Aygan'ı öldürttüm. Ama ben hayattayım. Televizyonlardayım. İnsanlar buna bakınca diyecek ki JİTEM'de yok. JİTEM'i yok saydırmak için kurnazlık yapıyor. Bir diğer hedefi de davanın uzaması. Diyarbakır'da görülen JİTEM ve faili meçhuller davasını zamana yaymak istiyor. Birde buna bir şey yapın diye bir yerlere mesaj veriyor. Ben onun kullandığı dili çok iyi anlarım. Fakat ben rahmetli Cem Ersever değilim. Rahmetli komutamın Cem Ersever'i kalleşlikle öldürttü. JİTEM'in Ankara'da Aydınlık evlerde iki katlı binası var. Jandarma İstihbarat Gruplar Komutanlığı. Şimdi kıvırıp ismini de böle söylüyor. Ne denirse densin JİTEM'dir bu" diye konuştu.
KİTABI HANEFİ AVCI YAZMADI
Aygan, ortaya attığı yeni iddialarında Hanefi Avcı'nın kitabı kendisinin yazmadığını kitabın kadın şantajı ile kendisine yazdırıldığını ileri sürerek, "Hanefi Avcı bey tutuklanmadan önce kendisi ile internet üzerinden ve telefon ile görüşüyorduk. Halen telefonları bende mevcuttur. Kendisi ile eski tanışırız. Kendisini dürüst bilirim. Halen de dürüstlüğüne inanıyorum. Arif Doğan'ın tayfası ve Ergenekoncular Hanefi beyin ve Emniyet İstihbarat'ın Susurluk ve 28 Şubat olayındaki cesur tavırlarından dolayı ona tuzak kurdular. Çeşitli vasıtalar ile onu tuzağa düşürdüler. O kitabın Hanefi Avcı'nın da elinden çıktığına inanmıyorum. Kitapta hayatı ile ilgili kısımlar doğrudur. Diğer kısımlar ise tamamen montaj ve başkalarının yönlendirmesi ile yazdırılmıştır. Acele ile yayın evinde düzenlenmiştir. Hanefi Avcı bunu açıklayamaz. Çünkü işin içerisine birde kadın soktular. Bu öğretmen bayan basına çıkartıldı. Adamın şerefi ile haysiyeti ile oynandı" diye konuştu.
GAFFAR OKAN CİNAYETİ HİZBULLAH'IN BOYNUNDA
Aygan, Gaffar Okan cinayetinin Hizbullah'ın boynunda olduğunu belirterek "Sayın Başbakan'ın dosyasını 24 saatte Diyarbakır'dan aldırıp sonuca bağlıyorlar. Fakat bu Hizbullahçılar'ın dosyasını yıllardır bekletiyorlar. İş yükü olabilir. Ama ortada onlarca da cinayet var. Bir Emniyet Müdürü'nün öldürülmesi olayı var. Rahmetli Gaffar Okan olayı bunların boynundadır. Sen tut böyle bir örgütü böyle bir ortamda serbest bırak. Neden; seçim yaklaşıyor. PKK ateşkes ilan etti. Ortalık sakinleşti. Bazıları huzur ortamının gelmesini istemiyor. Mesela Sirvan'da bir yüzbaşının bir kiralık katil ile birisini öldürmek istemesinin farkına varıldı. Bu konu zamanın Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e kadar iletilmişti. Neden gereği yapılmadı. Neden ifadesine başvurulmadı. Sadece garibanların yakasına yapışılıyor. Bu adalet değildir. Geciken adalet de adalet değildir" şeklinde konuştu.
TAVLAYA DAVET ETTİ
Aygan, telefon bağlantısının sonunda Doğan'ı internette tavla oynamaya davet ederek "Doğan hastadır. Ölecekse de şerefi ile ayakta ölsün. Yalancı olarak iftiracı olarak ölmesin. Benim Türkiye'de parmak izlerim var. Hem cezaevinden hem memuriyete girerken sicil dosyamda var. Sicil numaram da j27299'dur. O dosyamı bulsunlar. Orada parmak izim ve fotoğraflarım var. Tükürük numunelerim var.
"DOĞAN, FACE'Sİ VARSA BENİ FACEBOOK'A EKLESİN GÖRÜŞELİM"
Eğer Arif Doğan'ın Facebook'u varsa gelsin benim Facebook arkadaşım olsun. MSN'den canlı görüşelim. İsterse tavla oynama okey oynama sitelerine girsin. Çok güzel okey tavla oynarım. Kendisine güveniyorsa karşıma çıksın" ifadelerini kullandı.