Hükümetin alkole yönelik düzenlemeleri eleştirilirken, yapılan araştırmalar, alkolün nasıl bir bela olduğunu gözler önüne serdi. Son 7 yıldaki içki tüketimiyle ilgili rakamlar ise hiç bir engellemenin olmadığını ortaya koydu.
Aslan Değirmenci'nin haberi
İçki satışına sınırlama konusuyla ilgili tartışmalar devam ederken TAPDK verileri son 7 yılda içki tüketiminin 1 milyar 396 milyon litre artığını ortaya koydu.
2003 yılında 505 milyon litre olan alkollü içki satışları, 7 yıl içinde 1 milyar 396 milyon litre artarak, 1 milyar 902 milyon litreye ulaştı. Rakamlara göre 7 yılda alkol tüketimi ülkemizde yüzde 133 arttı. Araştırmalara göre; Türkiye"de alkol kullanma yaşı 11"e kadar düştü.
ALKOLE BAŞLAMA YAŞI 11
Tüketiciler Birliği ve Yeşilay tarafından yapılan araştırmalar alkole karşı sıkı bir önlem alınması gerektiğini ortaya koydu. Yeşilay ve Tüketiciler Birliği araştırmalarına göre, Türkiye"de alkole başlama yaşı 11"e kadar düştü. İlköğretimde yaşamı boyunca en az bir kez alkol kullananların oranı da yüzde 15'in üzerinde.
Raporlarda, ortaöğretimde alkol kullanımı yüzde 50 düzeyinde çıkarken, üniversiteliler arasında alkol kullanma sıklığının yüzde 50"lileri aştığı görülüyor.
MANEVİ BOŞLUK ALKOLİK YAPIYOR
Her iki raporda da alkole başlama yaşının 11"e düşmesinin nedenleri sıralanırken en büyük nedenin mahalle baskısı, manevi boşluk, kolay erişilebilirlik, alkolü özendirici dizi ve filmlerin olduğu vurgulanıyor.
CİNAYET, ŞİDDET, İNTİHAR VE ALKOL
Yeni yapılacak düzenleme ile alkol satışına sınırlama getirilmesine tepki gösterenlerin yok saydığı bir başka rapor ise Dünya Sağlık Teşkilatı"na ait. Teşkilat tarafından hazırlanan rapora göre, cinayetlerin yüzde 85"i, tutuklamaların, ırza tecavüzlerin ve şiddet olaylarının yüzde 50"si, trafik kazalarının yüzde 60"ı, işe gitmeyenlerin yüzde 60"ı, eşlerini dövenlerin yüzde 70"i, intihar edenlerin yüzde 58"inin sebebi alkol.
ÇOCUKLARA VERDİĞİ ZARARLAR
Teşkilat tarafından hazırlanan raporda içkiye devam eden annelerin çocuklarındaki bozukluklar oranlarıyla şu şekilde sıralanıyor: Psikolojik problemler yüzde 89, konuşma bozukluğu yüzde 80, doku bozukluğu yüzde 80, saldırgan tavırlar yüzde 72, hormon-cinsel bozukluk yüzde 46, normalden küçük doğum yüzde 98, duyma bozukluğu yüzde 25, ortopedik arıza yüzde 33, kalp zafiyeti yüzde 29... Rapora göre, alkol alan kadınların yüzde 50"si de düşük yapıyor.
İNSAN SAĞLIĞINA VERDİĞİ ZARARLAR
Sağlık merkezleri tarafından yapılan araştırmalara göre ise alkolün bazı zararları şu şekilde sıralanıyor: Tat alma sinirlerini uyuşturuyor, midenin fazla asit salgılamasına neden oluyor, uyku bozukluklarına yol açıyor, beyin ve sinir sistemini bozuyor, karaciğer yağlanması ve büyümesine neden oluyor, kalp yetmezliğine ve kansere kapı aralıyor.
PEKİ NE YAPILMALI?
Tüketiciler Birliği tarafından hazırlanan alkol raporunda alınması gereken önlemler şu şekilde sıralanıyor:
1- Gençlerin içki içmeye başlama yaşını geciktirmek ve alkol tüketmeye başlayan genç insan sayısını azaltmak amacıyla, alkol ve madde kullanımına anlamlı alternatifler sağlanmalı ve özellikle gençlerin alkol konusundaki eğitimi arttırılmalıdır.
2- Alkol promosyonları, ücretsiz dağıtımlar, reklamlar, sponsorluk ve kolay erişilebilirlik gibi gençleri içki içmeye yönlendiren baskılar en aza indirilmelidir. Özellikle okul ve diğer eğitim kurumlarının alkolden arındırılmış çevrelerde olması sağlanmalıdır.
3- Yasa dışı alkol satışının ve üretimin önüne geçilmelidir.
4- TV"lerde özendiricilikten kaçınılmalıdır.
5- Yasalara aykırı yapılan alkol reklamları ile ilgili cezai yaptırımlar arttırılmalı ve mutlaka uygulanmalıdır.
6- Devlet, kanunların uygulanmasını sağlamalı ve yerinde denetimlerle aksaklıklar giderilmelidir. Özellikle şehirlerarası yollardaki benzin istasyonları, mülki amirlik tarafından periyodik olarak denetlenmelidir.
7- Alkollü içkilerin satışı için ruhsat standartları yükseltilmeli ve sıkı denetime tabi tutulmalıdır.
8- Piknik alanları ve mesire yerleri gibi halka açık yerlerde alkol kullanımı engellenerek özellikle çocuk ve gençlerin alkole teşvikinin önüne geçilmelidir.
YENİ AKİT