İbrahim Şahin'den haberimize tekzip   Konuyu açan: alptraum   İlk Mesaj: 01-14-2011 (20:04)   Son Mesaj: 01-14-2011 (20:04)    Cevap: 0    Gösterim: 773  

    01-14-2011

    İbrahim Şahin'den haberimize tekzip

    İbrahim Şahin'den haberimize tekzip


    Ergenekon'dan tutuklu bulunan İbrahim Şahin, sitesimizde yayınlanan "Adli Tıp'ta akıllı İbrahim Şahin skandalı" başlığı altında verilen haberimizle ilgili avukatı aracılığıyla bir tekzip metni gönderdi.

    Haber7.com adlı internet sitesi gazetenizde 31 Aralık 2010 tarihli, sayısında Gülden Kıla imzalı "Adli Tıp'ta akıllı İbrahim Şahin skandalı" başlığı altında verilen haberde müvekkilim İbrahim Şahin hakkında yanıltıcı ve okuyucuya yanlış kanaat uyandırıcı bilgiler verilmiştir.
    Müvekkilimiz hakkında yayınlanan haberiniz gerçek dışıdır. Öncelikle böyle bir haberin yayınlanmadan önce, bir basın mensubu olarak tarafınızdan gerekli araştırma, incelemenin yapılması ve doğruluğunun tespiti gerekmektedir. Malesef bu husus atlanmıştır.

    TEKZİP METNİ:

    1- Öncelikle Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Dairesinin vermiş olduğu rapor da geçen kişinin başka bir İbrahim ŞAHİN olduğu hususu gerçeği yansıtmamaktadır. Çünkü müvekkilimiz İbrahim ŞAHİN gözaltına alındıktan sonrı evinde yapıları aramada bulunan 1 adet telsiz ve ruhsatlı silahları için ayrı davalar açılmış olup ruhsatlı silahları ile ilgili davadan beraat etmiş, bulunan 1 adet telsiz için 5809 sayılı yasaya muhalefetten açılan dava ise Kadıköy 3. Sulh Ceza Mahkemesi'nin 2009 / . 611 E. sayılı dosyası ile halen derdesttir. Yani bu dosya başka bir İbrahim ŞAHİN'e ait değildi.

    Kadıköy 3. Sulh Ceza Mahkemesi 2009 / 611 esas sayılı dosyasının 11.05.2010 tarihli duruşmasında dosyanın adli tıp kurumuna sevki ile İbrahim Şahin hakkında 5809 sayılı yasa açısından "Cezai Ehliyetinin " olup olmadığının raporla bildirilmesini istemiştir.

    2- Yine İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi 2009/191 Esas sayılı dosyasından İbrahim ŞAHİN'in Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Kuruluna şevki ile cezai ehliyetinin olup olmadığı, cezai ehliyeti var ise cezasını hangi oranda azaltacağının bildirilmesini istemiştir. Adli Tıp Kurumu Gözlem İhtisas Kurulunun 05.07.2010 tarihinden 23.07.2010 tarihine kadar müvekkilimiz İbrahim ŞAHİN'i fiilen Adli Tıp Kurumunda kesintisiz müşahede altında tutmuştur.

    Adli Tıp Kurumu Gözlem İhtisas Dairesi 20.08.2010 tarihinde müvekkilimiz İbrahim ŞAHİN hakkında CEZAİ EHLİYETİNİN OLMADIĞINA dair raporunu Adli Tıp Kurumu ihtisas dairesine bildirmiştir.

    Adli Tıp Kurumu 4,İhtisas Dairesi 15.09.2010 tarihinde müvekkilimiz ibrahim ŞAHİN hakkında "İSTANBUL BEŞİKTAŞ 13.Ağır Ceza Mahkemesinin (CMK 250.maddesiyle yetkili) 31.05.2010 tarihli ve 2009/191 sayılı yazısıyla gönderilen İBRAHİM ŞAHİN hakkındaki evrak tetkik edildi" diyerek başladığı raporun neticesinde bir üyenin de lehimize muhalefet şerhiyle Kadıköy 3.Sulh Ceza Mahkemesinin 2009/611 Esas sayılı dosyası ile sorulan 5809 Sayılı Yasaya (Halk arasında telsiz kanunu olarak bilinir) muhalefetten İbrahim ŞAHİN 'in cezai ehliyetinin TAM OLMADIĞINA dair raporu İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 2009/191 Esas sayılı dosyasına yollamıştır. Yani yine raporu karmakarışık hale getirmiş ve mahkemelerin sorularına cevap vermemiştir. Halbuki yazılan müzekkerelerde mahkemeler ne istediklerini açıkça yazmışlardı. Verilen raporlardaki karışıklık müvekkilimizin daha uzun süre tutuklu kalmasına yol açmaktadır.

    3- Avukatları olarak 13. Ağır Leza Mahkemesine defalarca yaptığımız yazılı ve sözlü (duruşmalarda) müracaatlar neticesinde mahkeme bu çelişkinin giderilmesi için Adli Tıp Kurumuna yazı ve müzekkere yazmıştır. Bu çelişkiyi ilk önce mahkeme değil bizler ileri sürdük. Ancak 3 ay süre ile mahkemenin sorularına cevap vermeyen Adli Tıp 4. İhtisas Kurulu 16.12.2010 tarihli yazısında bu kerre kendilerine dosya gelmediğini ve yanlış dosya üzerinden inceleme yapıldığını bu nedenle müvekkilimizin tekrar Adli Tıp Kurumuna sevkini istemişlerdir.

    4- Görüldüğü üzere ortada sahte bir İbrahim ŞAHİN ve bu kişinin üzerinden rapor atmaya çalışan kişiler yoktur. Bilakis 2 yıldır cezai ehliyeti Adli Tıp Kurumu tarafından her ne hikmetse tespit edilemeyen ve bu nedenle DEMANS hastası olmasına rağmen hapishane koşullarında tek başına koğuşta tutulan, doktorunu seçme hakkı olmayan bir İbrahim ŞAHİN vardır.

    5- İbrahim ŞAHİN'in düçar olduğu DEMANS hastalığı fiziksel (uzuv kaybına bağlı) olduğundan dünya literatüründe bugüne kadar tedavisi ve hatta hastalığın ilerlemesinin durdurulması mümkün olmamıştır. Kendisi hakkında Türkiye'deki birçok Üniversite ve Devlet Hastanelerinden, Adlı Tıp Kurumunun değişik daire ve kurullarından değişik tarihlerde verilmiş onlarca demans raporu olmasına rağmen bir gün adaletin gerçekleşmesi ümidiyle sadece mahkemede konuştuk ve suskun kaldık. Ancak yazılanlara cevap vermememiz sadece çekilmek istediğimiz polemiğe girmemek içindi.

    Kamuoyuna Saygıyla Duyurulur.

    Açıklanan nedenlerden dolayı, gerçeklik taşımayan haberinizin yayınlandığı internet sayfanızın aynı sayfasında aynı ölçülerde yanıtın ve düzeltmenin yayınlanmasını Basın Yasası gereği vekil eden adına talep ederiz.




    İbrahim Şahin'den haberimize tekzip Yorumları