Rüşvetten gözaltına alınan gümrük müdürü ve adamları hakkında bakanın görev verdiği müfettişin 1 ay önce 'soruşturmaya gerek yok' raporu verdiği ortaya çıktı.

Saygı Öztürk'ün haberi
İstanbul gümrüğünde giderek dallanıp-bu-daklanan ve Ankara'ya da uzanabileceği öne sürülen rüşvet soruşturmasında ilginç ayrıntılar ortaya çıkmaya başladı. Gümrük ve Muhafaza Başmüdürlüğü'nde başlatılan "rüşvet skandali" iddiasının araştırması devam ederken, SÖZCÜ müthiş bir belgeye ulaştı...

Bakana ihbar mektubu

İstanbul Gümrükler Başmüdürü Lütfi E. ve adamları hakkında, 2009 yılında, rüşvet aldıkları konusunda bir ihbar mektubu yazıldı. İhbar mektuplarından biri de Devlet Bakam Hayati Yazıcı'ya gönderildi. Bakan Yazıcı bunun üzerine bir müthişi iddiayı araş-ürması için görevlendirdi.



Müfettiş: Her şey normal!

Bakan tarafından görevlendirilen Gümrük Başmüfettişi Mustafa Gümüş, 10 Aralık 2010 tarihinde 120 safyalık bir rapor hazırladı. Raporda, ihbar mektuplarında adı geçen 23 gümrük yöneticisi ve memuru hakkında "kovuşturmaya gerek olmadığı" belirtildi ve böylece "dosyanın kapanması" istendi.

Müfettiş raporunda, iddia konusu kişilerin banka hesaplarının ve mal varlılarının mcelendiğini, ancak dikkat çekici bir bulguya ulaşılamadığı kaydedildi.

Savcılık peşini bırakmadı

Müfettişin raporunun bir örneği de Bakan Hayati Yazıcı'ya gönderildi. Gümrük Başmüfettişinin "haklarında kovuşturmaya gerek yoktur" raporuna rağmen, benzer bir ihbar mektubu olan Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı, Başmüdür Lütfi E. ile yönetici ve memurlar hakkındaki araştirmasını sürdürdü. Rapordan sadece 28 gün sonra operasyon için düğmeye bastı. Lütfi E. ile birlikte onlarca üst düzey yönetici ve memur gözaltına dindi. Operasyon halen sürüyor.

Her birinin en az 25 milyon doları var

İstanbul Gümrük Başmüdürü Lütfi E. ve bazı gümrükçüler hakkında 17 Kasım 2009 tarihinde ilgili mercilere gönderilen ihbar mektubunda şu iddialar vardı:

"Bunlar, özellikle kotaya, gözetime, TSE'ye ya da anti-dampik vergisine tabi ya da Türkiye'ye girişi yasak eşyaları sanki bunlara tabi değilmiş gibi göstermekte ve inanılmaz paralar kazanmaktadırlar. Çünkü, öyle ürünler var ki mal bedelinin yüzde 200'ü vergiye tabidir, ya da yurda girişi yasaktır. Bütün bunların ışığında burada bahsedilen görevlilerin haftalık gelirleri 150 bin dolar civarındadır. Her birinin en az 25 milyon dolar parası vardır..."

Sözcü Gazetesi