MÜSİAD Genel Başkanı Ömer Cihad Vardan, “Belgede belirlenen 72 eylem planının, etkin bir şekilde uygulanması halinde, Türk Sanayisi’nin önünün açılacağını kaydetti.
Sanayi Strateji Belgesi"nin, Türkiye adına yapılan en önemli çalışmalardan biri olduğunu belirten MÜSİAD Genel Başkanı Ömer Cihad Vardan, "Belgede belirlenen 72 eylem planının, etkin bir şekilde uygulanması halinde, Türk Sanayisi"nin önünün açılacağı ve rekabetçi ortamın geliştirileceği kanaatindeyiz" diye konuştu.
Sanayi Strateji Belgesi toplantısında MÜSİAD Genel Başkanı Ömer Cihad Vardan, "Sanayi Strateji Belgesi, ülkemiz adına çok önemli ama geç kalmış bir çalışmadır" diyerek, bu çalışmanın önemine vurgu yaptı.Vardan, "Belgedeki tüm eylem planlarının etkin ve acil olarak uygulanmasının, bu çalışmanın en can alıcı noktası olduğunu vurgulamak isterim. Planlananlar yapıldığı takdirde, Türkiye"nin orta vadede, Avrupa"nın, ileri teknolojili ve yüksek katma değerli üretim merkezi olacağına dair inancımızın tam olduğunu ifade etmek istiyorum" diye konuştu.
-"REKABET GÜCÜNÜN TEK ANAHTARI TEKNOLOJİ"-
Ülkelerin rekabet güçlerinin tek anahtarının teknoloji olduğunu vurgulayan Vardan, , ülke ekonomilerinin büyümelerinde ve dünya ekonomisinde bir pay sahibi olmalarında temel belirleyicilerin, bilim ve teknoloji alanında sahip olunan üstünlükler olduğunu kaydetti. "Devamlı değişen sanayi sektöründe, teknolojik gelişmeler takip edilmediği takdirde, elbette ki, rekabet gücü kaybedilecektir" diyen Vardan, bu nedenle gelişen üretim teknolojilerinin sürekli takip edilmesi, bunlara uygun yatırımların yapılması ve AR-GE faaliyetlerine kaynak sağlanması ve destek verilmesinin büyük önem taşıdığını kaydetti. Vardan, "Bu konuda ülkemizde, bu tür gereklilikleri düzenleyen politikaların uygulanmaya başlanmış olması ise oldukça anlamlı ve sevindiricidir" dedi.
-"100. YILDA EN BÜYÜK 10 EKONOMİDEN BİRİ OLMALIYIZ"-
Cumhuriyetin 100. yılında dünyanın en büyük 10 ekonomik gücünden biri olma ve bu bağlamda 500 milyar dolarlık ihracat kapasitesine ulaşma hedefi için yolun, sanayi üretiminden ve bununla ilgili altyapının geliştirilmesinden geçtiğini söyleyen Vardan, bunun için de ihtiyacın rekabetçi, dinamik ve verimli bir sanayi yapılandırması olduğunu ifade etti. Uluslararası ticaret bağlamında, gelecek üç yıl içerisinde oluşturulacak sektör ve ülke stratejileri belgelerinin, sanayinin bağımlılıklarını azaltacağından, bu plana özel bir önem verilmesi gerektiğini kaydeden Vardan, Türkiye için değil, dünya için de hayati önemi olan sektörlerin belirlenmesi ve bunlar üzerinde özel stratejilerin geliştirilmesi gerektiğini kaydetti. Enerji, bilişim, sağlık, makine, uzay ve savunma sanayi sektörlerine özel önem verilmesi gerektiğini dile getiren Vardan, "Çünkü hedeflerimize ulaşmada, bu sektörlerde çift haneli büyüme gerçekleştirmemiz gerekiyor" dedi.
-KOBİ"LERİN ÖNEMİ-
Belge"nin KOBİ"lere ciddi faydaları olacağını vurgulayan Vardan, finansman desteği dışında, KOBİ"lerin en önemli problemlerden biri olan, proje uygulama kapasitelerinin artırılması ve bu şirketlerin toplam kabiliyetlerinin geliştirilmesi için yoğun çalışmalar yapılması gerektiğini de belirtti. Ayrıca, mikro işletmelerin küçük ölçekli, küçük işletmelerin ise orta boy işletme haline gelebilmesini hızlandıracak hedeflerin de belirlenmesinin gerektiğini vurgulayan Vardan, "Bir de, yine bu alanda, orta ve küçük ölçekli işletmelerin, yurt dışı ortaklıklara ve işbirliklerine açılmalarını ve orta-yüksek teknolojik üretim kabiliyetine erişebilmelerini sağlayacak destek sistemlerinin geliştirilmesini ve bu bağlamda, bu işletmelerin özellikle AB ülkeleri firmalarla evlenmeleri, bazı önemli markaları satın almaları doğrultusunda teşviklerin verilmesini öneriyoruz" diye konuştu.
-"PETROKİMYA SEKTÖRÜNÜN DE BELGEYE DAHİL EDİLMESİNİ İSTERDİK"-
Vardan, özellikle dış ticaret açığı verilen sektörlerde ithalatı kısacak, yerli üretimi teşvik edecek ve kolaylaştıracak sistemlerin geliştirilmesinin önemine işaret ederek konuşmasında şunları söyledi:
"Rekabet gücü analizleri yapılan 7 seçilmiş sektörün arasında, sahip olduğumuz coğrafi, lojistik ve altyapısal avantajlar nedeniyle petrokimya sektörünün de belgeye dahil edilmiş olmasını arzu ederdik. Özellikle ihtiyacımızın ancak yüzde 15"ini kendi kaynaklarımızla sağladığımız bu sektörde ithalatı azaltabilmek adına, konunun önem ve aciliyetini sanırım söylemeye gerek yok. Bir de, enerji açığımızın karşılamasında yenilebilir enerji ve nükleer enerji alternatiflerini düşündüğümüz bir noktada, bunlarla ilgili sanayilerin geliştirilmesi de bugün için hepimiz adına artık dikkat etmemiz gereken konular içinde yer alıyor. Bunun yanında, özellikle iklim değişikliklerinin sıkça konuşulduğu günümüzde, ileride tarımın stratejik önemi haiz bir sektör olacağı muhakkak. Bu nedenle, tarımsal potansiyelimizi ortaya çıkaracak tarıma dayalı sanayinin de belgede yer alması gerektiğini düşünüyoruz.