The Boston Consulting Group'un (BCG) yeni yayınlanan ''Küresel Bireysel Bankacılık 2010/2011 – Mükemmeliyete Giden Yol'' raporuna göre bireysel bankacılık en stratejik iş kolu olmaya devam edecek.
The Boston Consulting Group'un (BCG) yeni yayınlanan ''Küresel Bireysel Bankacılık 2010/2011 -; Mükemmeliyete Giden Yol'' raporuna göre bireysel bankacılık, küresel bankalar için önümüzdeki dönemde de en stratejik iş kolu olmaya devam edecek.
Yapılan açıklamada, BCG raporunda vurgulanan küresel bireysel bankacılık trendlerine yer verilerek, ''Kitle stratejisi'' ile marjların düşeceği bir küresel bankacılık ortamında bankacılık sistemine yeni katılacak kitle müşterileri için uygun hizmeti düşük maliyetle sunabilmenin kritik olduğu, bunun için hem kanal, hem de servis modeli mükemmelliğinin gerekli olduğu vurgulandı.
Müşterilerle ilişkileri işlem/ürün bazından ilişki bazına taşımanın daha önemli bir hale geleceği belirtilen açıklamada, özellikle çapraz satış ve komisyon gelirlerinin gelecek dönemin belirleyici başarı faktörleri olacağı kaydedildi.
Kanallardaki hizmet tutarlılığı ve ürün/fiyatların kanallar ve müşteriler bazında farklılaşmasının bankalar için önümüzdeki dönemin her zamankinden daha önemli hale geleceğine işaret edilen açıklamada, operasyonel mükemmelliği sağlayan üç temel faktör, operasyonlar ve iş kolları arasında organizasyonel uyumunun sağlanması, süreçlerinin etkin ve verimli hale getirilmesi ve hatasız tamamlanan satış modellerinin oluşturulması olarak sıralanıyor.
BCG İstanbul Ofisi Yönetici Ortağı Burak Tansan'a göre, Türk bankaları dünyada ekonomik daralmaların devam ettiği 2010 yılının ilk 9 ayında kuvvetli performanslarını sürdürdüler ve ekonomik büyümeye önemli bir destek sağladılar.
Tansan, önemli birkaç veriye özellikle dikkat çekerek şunları kaydetti:
''Türk bankalarının kredi hacmi 2005 yılından bu yana 2 kattan fazla arttı ve 150 milyar liradan 500 milyar liraya yaklaştı. Bu artışta en büyük pay aynı dönemde 3 kat artan tüketici kredilerinin olurken ticari krediler 1,8 ve kredi kartı kredileri 1,5 kart arttı. 2005 yılında 5,8 milyon kişi tüketici kredisi kullanırken bugün bu rakam 10,4 milyona çıkmış durumda. Tüketici kredileri, toplam kredilerin yüzde 25'ini oluşturuyor ve toplam GSYH'ya oranı yüzde 11 civarında. Bu oran Brezilya'da yüzde 35 ve gelişmiş ekonomilerde yüzde 50'nin üzerinde.''
Burak Tansan, özellikle bireysel bankacılık alanında öne çıkacak belirgin trendlere de değinerek, büyüme beklenen bir diğer alanın katılım bankacılığı olduğunu, ekonomik ve demografik nedenlerle mevcut ve potansiyel banka müşteri sayısının Türkiye'de hızla arttığını kaydetti.
Tansan, bu yeni müşterileri kazanmak için hem daha uç ve uzak bölgelere ulaşım, hem fiyat ve ürün yelpazelerinde çeşitlendirme hem de risk yönetiminin kritik başarı faktörleri olacağını vurguladı.
