Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Süleyman Demirel, Mesut Yılmaz ve Hüsamettin Cindoruk görüşmesiyle ilgili olarak öyle bir yorum yaptı ki; üçlü bu sözlere çok kızacak
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Süleyman Demirel, Mesut Yılmaz ve Hüsamettin Cindoruk görüşmesiyle ilgili olarak, ''Birbirlerine sırt dönmüş, birbirlerini yok etmeye çalışan insanlar bugün geldikleri son nokta, 'anketlerde binde 1 bile görülmüyoruz, bizi yüzde 1 yapabilecek acaba kimi buluruz?' diye düşünüyorlar'' dedi.
Arınç, Konevi Kültür Merkezi'nde düzenlenen AK Parti Konya İl Danışma Meclisi Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, Konya'ya her geldiklerinde gelişmeleri gördükçe mutlu olduklarını ifade ederek, Konya il ve ilçe teşkilatlarının ise oldukça başarılı olduğunu söyledi.
Dün Şeb-i Arus töreni için Konya'ya gelen Başbakan Recep Tayip Erdoğan'ın bugün Muş ve Bitlis'i ziyaret ettiğini belirten Arınç, ''Sürekli hareket halinde bir Başbakanımız var. Sadece yurt içiyle de sınırlı değil, bazen ABD'den bir Avrupa ülkesine, bazen Afrika'dan bir Asya ülkesine, istirahat etmeden, dinlenmeden koşuyorlar.
Halkımızı seviyoruz ve onunla bütünleşmek istiyoruz. Bizim şanlı bir medeniyetimiz ve devletimiz vardı, biz de onun gibi güçlü, kudretli olmak istiyoruz'' dedi.
Türkiye'nin 81 ilini üniversiteye kavuşturduklarını, bu süreçte Konya'da ikinci bir devlet üniversitesi ile 2 ayrı vakıf üniversitesi kurulduğunu ifade eden Arınç, ''Bugün Konya'da 4 üniversitemiz var, 10 yıl içinde bu kent 200 bine yaklaşan bir gençlik potansiyeline sahip olacak.
Belediye hizmetlerinde zaten iyiyiz. Konyamızın AK Parti için özel bir önemi var. Konya hayırlı her harekete destek verdi, bu destekten en büyük nasibini alan da AK Parti'dir.
Konya son dönemde yapılan seçim ve referandumlarda, 6 büyük imtihandan hep başarıyla geçti. Konya, AK Parti'nin fikir ve icraatlarına hep destek verdi. Sizleri kucaklıyor, alınlarınızdan öpüyorum'' diye konuştu.
Arınç, 6 ay sonra yapılacak seçimlerde de Konya'nın yine Türkiye'de parmakla gösterilen, en büyük başarının, zaferin örneğini vereceğine inandığını dile getirdi.
Amaçlarının halka hizmet olduğu için bu nedenle halktan yoğun destek aldıklarını, insan odaklı siyaset yapan bir parti ve hükümet olduklarını vurgulayan Arınç, şöyle devam etti:
''AK Parti, perişan olmuş, herkesin siyasetten yaka silktiği bir ortamda siyasete itibar getirmiştir. Biz Allah'tan başka kimseden korkmadık.
40 yıllık siyasi hayatımızda kimlerin nerelerle ilişki içinde olduklarını, kimlerin hesabına siyaset yapıyor göründüklerini biliyoruz.
Birisi 'höt' dediği zaman elindeki kağıdı, sallantıda olduğu için okuyamayan siyasetçilerin, 'git' dediği zaman şapkasını kaptırmamak için nasıl şapkasını alıp kaçanların ülkemizi ne hale getirdiğini, toplumumuzu ne durumlara düşürdüğünü biliyoruz.
Bu güdük siyaset, hatta buna siyaset bile dememek lazım. Günlük çıkarlara dayalı, menfaatlere dayalı bir siyaset anlayışının Türkiye'yi ne hale getirdiğini biliyoruz.''
Özel bir örnek vermek istemediğini, ancak ''anlaşılsın diye'' bir konudan söz etmek isteğini belirten Arınç, şunları söyledi:
''Demokrat Parti diye bir parti var. Sayın Cindoruk da onun genel başkanı, öyle görünüyor veya görünüyordu.
Şimdi bu partinin geçmişten bu yana neyi temsil ettiğini biliyoruz, rahmetli Adnan Menderes ve arkadaşlarının Türkiye'de demokrasi mücadelesi yapmak için kurdukları ve halkımızla bütünleştikleri için 27 Mayıs'ta nasıl cezalandırıldıklarını ve içlerinden 3 tane masum insanın nasıl zalimane bir şekilde şehit edildiğini hepimiz biliyoruz.
Adnan Menderes ve arkadaşlarını rahmetle ve şükranla anıyoruz. Bizim bildiğimiz Demokrat Parti bu... Bu isme sahip çıkan, ancak aynı yolda gitmeyen, aynı çileyi çekmeyen, aynı işi yapmamaya özen gösteren siyasetçiler de geldi.
Şimdi bu partiyi ortaya koyup da bazı mihraklarla işbirliği yapıp, 'AK Parti hükümetini yıpratabilir miyiz' diye düşündüler, birkaç seneden beri bu düşünce var.
Onların 'kurtar bizi baba' diye koştukları bir adam, 'Türkiye'de böyle bir siyaset mühendisliğini yaparsak bu AK Parti'nin başarılı olmasını önler, parti içinde ihtilaflar çıkartır, böylece partiyi iktidardan uzaklaştırırız' diye sanıyorum bir çalışma yaptılar ama tutmadı.''
''HEPSİ APAR TOPAR BABALARININ YOLUNU TUTTULAR''
Demokrat Parti'nin genel başkan yardımcılarının, ''Bu iş Cindoruk ile olmuyor, olsa olsa Sayın Çiller bu partinin başına gelmelidir'' dediklerini, şimdi de bu partinin kongre yapması gerektiğini anlatan Arınç, şöyle konuştu:
''Hepsi apar topar babalarının yolunu tuttular, Güniz Sokak'ta bir araya geldiler. Sonra da içerden çıkan haber, 'olsa olsa madem hepiniz bir işe yaramıyor, Sayın Çiller gelse bu parti, tabelasını indirmeden birkaç sene yaşayabilir' diye düşündüler.
Sayın Yılmaz'ın hayatı hep Sayın Çiller ile kavga etmekle geçti, hep birbirlerini itham ettiler. Çünkü aynı tabana hitap ettiklerini, birinci parti olmak için diğerinin yok olmasını düşünüyorlardı. Sayın Cindoruk, Sayın Çiller ile son 15 yılda hep kavga etti.
Onu partiden ihraç eden Sayın Çiller'di. Ona karşı çok terbiye dışı benzetmeler yapan Sayın Cindoruk'tu. Sayın Demirel, Sayın Çiller ile hep kavgalı oldu. Cindoruk ile Demirel arasında geçmişte bazı şeyler yaşandı.
Birbirlerine sırt dönmüş, birbirlerini yok etmeye çalışan insanlar bugün geldikleri son nokta, 'anketlerde binde 1 bile görülmüyoruz, bizi yüzde 1 yapabilecek acaba kimi buluruz?' diye düşünüyorlar.''
Eski Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu'nun yaşadıklarının herkese ibret olması gerektiğini ifade eden Arınç; yüzde 58'lik referandum sonucunun büyük başarı olduğunu, yapılacak olan seçimde bütün zorlukları aşarak yeniden yine güçlü bir iktidar olacaklarına inandıklarını sözlerine ekledi.