İzmir'de ''patlayıcı madde bulundurmak'' ve ''bölücü terör örgütüne üye olmak'' suçlamalarından yargılanan iki sanık, toplam 17 yıl 8 ay 15 gün hapis cezasına çarptırıldı
İzmir 8. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu sanıklar Mustafa Sayan ve Mazlum Tunç ile avukatları katıldı.
Duruşmada söz alan Mustafa Sayan'ın avukatı Adil Korkmaz, davaya konu olayın 27 Eylül 2009 tarihinde Mazlum adlı kişinin yakalanmasıyla başladığını ve bu kişinin verdiği ilk ifadesinde hem kendini ve hem de diğer sanığı çok büyük cezalara maruz bırakacak beyanlarda bulunduğunu belirterek, böyle bir beyanın olağan sayılamayacağını kaydetti.
Korkmaz, ''Bu durumda ifadesi ya baskı altında alınmıştır, ya da iradesi fesada uğratılıp kandırılmıştır. Salt bu ifadeye dayanılarak müvekkilime ceza verilmesi mümkün değildir'' dedi.
Olayda herhangi bir eylem veya eyleme teşebbüsün bulunmadığını dile getiren avukat Korkmaz, bu nedenle örgüt adına işlenen bir suçtan da söz edilemeyeceğini ileri sürdü.
Korkmaz, TCK'nın ilgili maddesine göre molotofkokteyli olamayacağını, hazırlanmasında izne tabi herhangi bir madde bulunmadığını anlatarak, müvekkilinin beraatini ve tahliyesini istedi.
Mazlum Tunç'un avukatı Zeynal Değirmenci de suçlamaları reddederek, molotofkokteyli bulundurmanın örgüt üyeliği olarak değerlendirilemeyeceğini savundu.
Daha sonra mahkeme heyeti, sanıklara esasa ilişkin savunmalarını sordu.
Sanık Mustafa Sayan, savunmasını Kürtçe yapacağını aksi takdirde Türkçe savunma yapmak istemediğini, buna ilişkin gerekçelerini de Türkçe yazdığı bir dilekçeyle mahkemeye iletti.
Konuya ilişkin görüşü sorulan iddia makamı, CMK'nın 202. maddesine aykırı olan talebin reddini istedi.
Mahkeme, bir önceki celse sanıkların Kürtçe savunma taleplerine ilişkin, olumsuz yönde karar verildiğini hatırlatarak, oy çokluğuyla bu konuda yeniden karar verilmesine yer olmadığını bildirdi.
Mahkeme Başkanı Güngör Tosunoğlu, karara gerekçe yönünden muhalif olduğunu açıkladı.
-KARAR-
Bu kararın ardından mahkeme, sanıklara Türkçe savunma yapmaları için tekrar savunma sözü verdi.
Her iki sanık da Kürtçe savunma yapma konusunda ısrarlı olduklarını belirterek, Türkçe savunma yapmayacaklarını söylediler.
Davanın bitirileceği ihtarıyla son sözleri sorulan sanık Mustafa Sayan'ın sözleri, duruşma zaptına ''Son sözüm diyerek Kürtçe olduğu tahmin edilen bir kelime söyledi'', sanık Mazlum Tunç'un sözleri de ''Sanık Kürtçe olduğu tahmin edilen bir dilde mahkeme heyetinin anlamayacağı birtakım kelimeler söyledi'' şeklinde geçirildi.
Mahkeme heyeti, verdiği aranın ardından kararını açıkladı.
Sanık Mazlum Tunç hakkında, etkin pişmanlık hükümlerini de uygulayarak ''örgüt üyeliği'' suçundan 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası veren mahkeme heyeti, sanık Mustafa Sayan'ı da aynı suçtan 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırdı.
Mahkeme, ayrıca her iki sanık hakkında ''patlayıcı madde bulundurdukları'' gerekçesiyle 4 yıl 2'şer ay hapis cezası verdi.