Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, devletin, hükümetin sanayicilere her türlü desteği verdiğini belirterek, ''İş hayatı ile çok barışık bir yönetim var. Bu çok önemli bir şeydir'' dedi.
Cumhurbaşkanı Gül, Adana Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesi Müdürlük binasında sanayicilere hitaben yaptığı konuşmada, kentte özgüveni yüksek, kendine inanan ve geleceğe yönelmiş bir sanayici topluluğu gördüğünü söyledi.
Sanayicilerin binlerce insana ekmek verdiğini, bu nedenle onları önemsediğini belirten Gül, sanayici ve iş adamlarının bir ülkenin dinamosu olduğunu belirterek, şöyle konuştu:
''Sanayici ve iş adamı başarılıysa o ülke kalkınıyor. Sadece, devletin yaptığı işle kalkınmanın olmadığını gördük. Neticede devlette çalışınca, çalışsan da, çalışmasan da maaş ödeniyor. Ama o 1-2 veya 10-20 yıl gidiyor, sonunda o devletler tıkanıyor. Onun için bu özelleştirmeler mecburen yapıldı. Kar ve zarar hesapları bilinsin, karda mıyız, zararda mıyız görülsün diye. Gidemez hale geldik. Devam ettirebilmek için de vergiye yüklenmek gerekiyor. Vergiye yüklenince de sizin canınız çıkıyor.''
Cumhurbaşkanı Gül, özel sektörün Türkiye'nin dinamosu olduğunu, Türkiye'yi kalkındıracağını, Türkiye'ye döviz getireceğini, istihdam yaratacağını ifade ederek, şöyle devam etti:
''Vergiyi de siz ödüyorsunuz, onlarla devlet hastane yapıyor, okul yapıyor. O bakımdan ben gittiğim her yerde iş adamları ile beraber oluyorum. Sizlere her türlü desteği, devletimiz, hükümetimiz veriyor. İş hayatı ile çok barışık bir yönetim var. Bu çok önemli bir şeydir. Çünkü öyle olmak zorunda. Ülkeyi kalkındıracak olanlar sizin yatırımlarınızdır. Bana 'buradaki elektrik sarfiyatında yüzde 38 artış var' denildi. Yüzde 38 elektrik sarfiyatında artışın olması üretimin olmasıdır. Daha çok insanın istihdam edilmesi ve daha çok mal satılması demektir. Mallar taşınırken, satılırken dolaylı vergiler ödeniyor. Bütün bunların hepsi hem devlete hem size hem herkese yarıyor. O açıdan bunun farkında olmamız gerekiyor.''
Gül, Çukurova'daki sanayinin eskisi gibi sadece tarıma dayalı olmadığını belirterek, sanayinin artık çok çeşitli alanlarda üretim yapabilme potansiyeline sahip olduğunu söyledi.
Şirketlerin araştırma ve geliştirme bölümlerine çok önem vermeleri gerektiğine işaret eden Gül, bu bölümlere yapılan yatırımların boşa gitmediğini, şirketlere büyük katkılar sağladığını belirtti.
-DIŞ POLİTİKA-
''Dış politikada artık komşularla düşman değiliz, komşularla dayanışma içerisine giriyoruz'' diyen Gül, şunları söyledi:
''Sınırlar ve vizeler kalkıyor. Sınırlar yarın, Adana ile Kayseri'nin sınırı gibi olacak. Yani idari sınır olacak. Gün gelecek böyle olacak. Avrupa'da böyle olmadı mı? Fransa ile Almanya arasında eskiden gidip gelirken gümrükler vardı. Bizim gibi gidip gelirken dururdunuz, arabanıza bakarlardı, damga vururlardı. Şimdi Almanya ile Fransa arasında geçerken ise ne araba durur ne arabanıza bakarlar. Arabalar gider gelir. İşte bizim bölgemiz de böyle olacak. Bütün bölgeye siz hitap edeceksiniz. Bütün bu bölgeye mallarınızı satacaksınız. Avrupa ile zaten Gümrük Birliği içerisinde olduğumuz için Avrupa sizin piyasanız. İstanbul ne ise Londra ve Paris öyle. Serbest ticaret anlaşmaları yapılıyor bütün komşu ülkelerle, herkesle. Gümrükler iniyor. Buralar sizin piyasanız. Yatırımlarınızı buna göre planlayın. Türkiye'nin geleceği çok parlak. Bu parlaklık içinde Adana'nın da geleceği şüphesiz ki çok parlak olacak.''
Devlet adamlarının özgüvenlerinin yüksek olması gerektiğini vurgulayan Gül, bu özgüvenin iş adamları ve sanayicilerin başarısıyla olacağını dile getirdi.
Sanayicilerden tanıtıma da önem vermelerini isteyen Cumhurbaşkanı Gül, tüm dünyaya mal satacakmış gibi çalışmaları gerektiğini belirtti.
Sanayi ve üniversite işbirliğinin önemli olduğunu anlatan Gül, dünkü konuşmalarında Adana'ya yeni vakıf ve devlet üniversiteleri kurulması gerektiğini söylediğini hatırlattı ve bu konunun takipçisi olacağını, sanayicilerin de üzerlerine düşen görevi yapması gerektiğini söyledi.
Sanayicilerin çağı yakından takip etmesi ve üniversite ile işbirliği içinde olması gerektiğinin altını çizen Gül, ''Artık anamızdan, babamızdan, dedemizden gördüğümüz teknolojiyle olmuyor bu iş. Eğer babamızın yaptığı işi biz de yapmaya devam edelim dersek o devam ettirilemez bir iş oluyor, bugünkü tabiriyle sürdürülemez oluyor, bir noktada tıkanıyor. Birçok büyük firmanın batışının altında bu var. O açıdan üniversite ile iş dünyası el ele olacak. Bu konuda organize sanayi bölgesi yönetimine iş düşüyor'' dedi.
Adana Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Bekir Sütçü de sanayicilerin artık kabuğunu kırdığını, krizin etkilerini ortadan kaldırdığını söyledi.
