BBP Genel Başkanı Yalçın Topçu, öğrenci protestolarıyla ilgili ''Bu hadiseler üniversitelerden sokağa yayılarak, bölücü emeller buna eklemlenerek ülke kaosa götürülmek isteniyor'' dedi.
Topçu, parti merkezinde, Eğitim Hakkı Engellenmesin Platformu Basın Sözcüsü Harun Akalp ile Türkiye'nin çeşitli illerinden gelen ve üniversitelerden atılmanın kaldırılmasını isteyen bir grup öğrenciyle görüştü.
Ailelerinin üniversiteden atıldıklarını bilmemesi nedeniyle yüzlerine maske takan öğrenciler adına açıklama yapan Akalp, Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu'da bulunan üniversiteden atılmanın kaldırılmasını öngören yasa taslağının, geçmiş yıllarda atılan yüz binlerce öğrenci için umut kapısı olduğunu belirtti.
Platform olarak yaklaşık bir yıldır Başbakanlık, YÖK ve Milli Eğitim Bakanlığı ile iletişim içinde bulunduklarını anlatan Akalp, ''Şu an üniversitelerinde eğitim gören bir kesim öğrenci elindeki öğrencilik fırsatını siyasilere yumurta atarak kullanırken, bizler geceli gündüzlü yitirdiğimiz öğrencilik hakkını kazanabilmek için en demokratik yöntemlerle sesimizi duyurmaya çalıştık'' diye konuştu.
Aralarındaki mağdurların birçoğunun üniversite sınavında derece yaparak önemli fakülteleri kazandığını anlatan Akalp, ancak yaşadıkları bazı sıkıntılar nedeniyle eğitimlerine ara vermek zorunda kaldıklarını ve üniversiteleriyle ilişiklerinin kesildiğini kaydetti.
Bugüne kadar çıkarılan öğrenci aflarının birçokları için hüsranla sonuçlandığını ifade eden Akalp, şu anda af değil atılmaları ortadan kaldıran taslağın bir an önce yasalaşmasını ve kapsamının yılla sınırlandırılmamasını istediklerini söyledi.
''HER TÜRLÜ ENGELİN KALDIRILMASINDAN YANAYIZ''
BBP Genel Başkanı Yalçın Topçu ise okumakla ilgili her türlü engelin kaldırılmasından yana olduklarını söyledi. Muhsin Yazıcıoğlu döneminde, çeşitli nedenlerle üniversiteden uzaklaştırılan öğrencilerle ilgili kanun teklifi verdiklerini anımsatan Topçu, şöyle konuştu:
''Her ne sebeple olursa olsun, cana kast edilmemiş olmasından hareketle, bu tip şeyler olmadıktan sonra, okuldan atılmanın olmaması lazım. Çünkü ileri demokrasiyi yaşayan ülkelerde böyle şeyler yok. Bizdeki okuldan atılma gerekçeleri oralarda yok. Bu olumlu tavır, bu meşru şekilde, hukuk içinde kalarak hak arama tavrı, umuyorum ki hem Sayın Başbakanın vicdanını hem Sayın Bakanı hem ilgili bürokrasiyi hem CHP'yi hem MHP'yi harekete geçirecek, Sayın Bakan bir an evvel bu kanun tasarısını Meclise getirecek.''
Bu konunun acil olduğunu ifade eden Topçu, ''Umuyoruz buradaki öğrencilerimiz, ailelerine açıklayamadıkları hadiseyi, maskeyle dolaşmadan, ilgililerin girişimiyle neticelendirirler. Bu çerçevede önümüzdeki günlerde bu haklı ve insani talebinizi, bu meşru şekilde ve çok şık şekilde ifade ettiğiniz talebinizi Sayın Bakandan da randevu talep ederek, beraber gidip iletiriz'' diye konuştu.
''MASUM ÖĞRENCİ MESELESİ OLARAK BAKMAMAK LAZIM''
Üniversitelerde şu an bazı çevrelerin kargaşa oluşturmaya çalıştığını belirten Topçu, ''Bunların yaşandığı bir ortamda böylesine nezih bir hak arayış metodu, inşallah diğer gençlerimize de örnek teşkil eder'' dedi.
Topçu, ''Ankara Üniversitesinde yaşanan olayların'' sorulması üzerine de şunları kaydetti:
''Bunlara sadece masum öğrenci meselesi olarak bakmamak lazım. Bu tecrübeleri iliklerine kadar yaşamış, kaderine düşen mağduriyetleri almış birisi olarak söylüyorum: gençlerimize tavsiyem, bugüne kadar ülkeyi yönetenler çok arzu ettiğimiz şekilde yönetmemiş olabilirler ancak sonuçta en kötü demokrasi bile en iyi antidemokratik rejimlerden çok daha iyidir. Biz hem kendi ülkemizde hem yakın coğrafyamızda model oluşturabilecek bir ülkeyiz ve milletiz.
Ülkeyi yönetenler, üniversiteyi yönetenler, bu hadiselere masum öğrenci meselesi olarak bakmamalı. Bunun arkasına ve derinliğine çok dikkatle bakılmalı. Önümüzde seçim var. Tecrübelerime dayanarak bir tespitte bulunuyorum, bu hadiseler üniversitelerden sokağa yayılarak, bölücü emeller buna eklemlenerek ülke kaosa götürülmek isteniyor.''
Öğrenciler, kendilerine destek veren Topçu'ya çiçek ve nazar boncuğu takdim etti.