ODTÜ Rektörü, A.Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesinde yaşanan öğrenci protestolarına dair sorunların üniversiteden kaynaklanmadığını belirterek, ''Maalesef bugün toplumun ve siyasetin çözemediği problemler üniversitelerin üzerinde kaldı ve kalmaya devam ediyor'' dedi.
ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Acar, ODTÜ ve IBM ortaklığıyla ODTÜ Bilgisayar Mühendisliği Bölümünde faaliyet gösterecek Akıllı Toplum Güvenliği Laboratuvarının açılış töreninin ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.
''Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesindeki CHP Sözcüsü ve Genel Sekreter Süheyl Batum ile TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu'ya yönelik öğrenci protestolarını'' değerlendirmesinin istenmesi ve ''üniversitelerde yeni olaylar olmaması için önlemlerinin bulunup bulunmadığı yönündeki sorular üzerine Prof. Dr. Acar, üniversite olarak öğrencilerin yerleşke içindeki davranışlarına yönelik dört çizgilerinin olduğunu belirtti.
Bu dört çizgiyi ''şiddet içermeyecek, başkasının özgürlüğüne engel olunmayacak, üniversitenin faaliyetlerinin engellenmeyecek ve herhangi bir mala zarar verilmeyecek'' şeklinde sıralayan Acar, ''Bu çizgiler aşılmadığı sürece öğrencilere maksimum tolerans gösteriyoruz. Öğrencilerimiz de buna büyük oranda uyuyorlar. Amacımız bu üniversitenin her konumunun rahatlıkla tartışılabildiği, ama insanların birbirine saygılı davrandıkları bir üniversite olması'' dedi.
Prof. Dr. Acar, bir gazetecinin ''Siyasal Bilgiler Fakültesindeki yaşanan olaylarda üniversite rektörlüğünün ve dekanlığının bir ihmali olduğunu düşünüyor musunuz?'' sorusuna ''Tabii ki bir yerleşke ortamında, 500 kişilik bir amfide her bir öğrencinin ne yapabileceğini kontrol etmek çok zor. Üniversitelerin böyle bir düzeneği, olanağı yok. Dolayısıyla dekanlığı ve rektörlüğü böyle bir önlemi yeterli derecede almamakla suçlamak çok gerçekçi olmaz'' yanıtını verdi.
-''TEPKİLERİN ABARTILI OLMASINI BEKLEMEK GEREK''-
Üniversite yönetiminin istifasının istenmesiyle ilgili düşüncelerinin sorulması üzerine Prof. Dr. Acar, şunları söyledi:
''Ankara Üniversitesi Rektörü de zaten görüşünü bildirmiş. Bu sorunlar üniversiteden kaynaklanan sorunlar değil. Maalesef bugün toplumun ve siyasetin çözemediği problemler üniversitelerin üzerinde kaldı ve kalmaya devam ediyor. Bunların çözümünü üniversiteden beklemek gerçekçi değil. Tabii ki üniversitelerin öğrencilerin eğitimi ve gelişmesi için çok büyük görevleri var ve bu büyük görevlerin farkındayız ve bunun için çalışıyoruz. Ama toplumun her kesimine yansımış olan problemlerin üniversitelerdeki yansımasının daha fazla olacağını da beklemek gerek. Bence bu gerçekçi bir tutum. Çünkü ne olursa olsun bu genç bir kesim, enerjik bir kesim, bazı arayışları olan bir kesim ve üniversite ortamları zaten tanımsal olarak daha serbest olması gereken bir ortam. Dolayısıyla tepkilerin biraz daha abartılı olduğunu, olmasını beklemek gerekiyor, ama tekrar ediyorum; daha evvel söylediğim dört çizginin aşılmasını ben olumlu görmüyorum.''
Bir başka soru üzerine, bir tepki ile karşılaşan siyasetçilerin bazen abartılı tepkiler de verebildiğini belirten Acar, ''Herkesin bir iletişim arayışı varsa ve herkes karşısındakine saygı gösterirse tahmin ediyorum bazı konuları daha rahat tartışmak ve çözmek mümkün olur'' dedi.
Emniyet birimlerine üniversitelerde bu tür olayların yaygınlaşacağına dair istihbaratların geldiğinin belirtilmesi ve bazı siyasetçilerin ODTÜ'deki bazı toplantılarının iptalinin olup olmadığının sorulmasına karşılık Acar, bu konuda özel bir gündemin olmadığını bildirdi.
Prof. Dr. Acar, şunları kaydetti:
''Üniversite ortamında yaşanan sorunların çözümünü de üniversitelerde aramak veya üniversitelerden bunun çözümünü beklemek doğru değil. Tabii ki üniversiteler üzerlerine düşen görevleri yerine getirecekler. Tabii ki bu kurumlar eğitim, araştırma ve toplumsal hizmet kurumları olarak çalışmaları için gayret gösterecekler. Ama Türkiye'nin her tarafına yayılmış problemlerin çözümü sadece üniversitelerden beklenemez.''
