Kılıçdaroğlu öğrencilere müdahaleyi eleştirdi.
'Meclise hırsız girer, hayali ihracatçı vekil olur naylon faturacı bakan olur öğrenci giremez'
dedi. Erdoğan'ın parayı bağışlayacağım dediği CHP'nin kirli paraya ihtiyacı yok' dedi CANLI
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, kadınların siyasette daha fazla yer almalarını isteyerek, CHP'nin her türlü eylemlerinde kadınların yanında yer alacağını söyledi.
Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, TBMM'nin gündeminde bazı kanun teklif ve tasarılarının yer aldığını anımsatarak, ''Altını özenle çiziyorum, eğer bunlar geldiği gibi geçerse, Türkiye hukuk devleti olmaktan çıkar. Sağduyunun egemen olmasını, hukukun üstünlüğü kavramının daha da güçlenmesini gönülden isteyen bir muhalefet partisinin lideri olarak söylüyorum; hukuk, her yurttaş, her kurum için geçerli olan bir kuraldır. Hukukun üstünlüğünü savunacaksak bu tür abuk subuk yasaların TBMM'de yeri yoktur'' diye konuştu.
Kadına seçme ve seçilme hakkının verilişinin yıl dönümünün 5 Aralıkta kutlandığını anımsatan Kılıçdaroğlu, bu hakkı kadınlara CHP'nin verdiğini kaydetti. Kılıçdaroğlu, bu hakkın kadınların mücadelesi sonucu elde edilmediğini, ''devrimcilerin, CHP'lilerin, kurucu kadroların'' söz konusu yasayı çıkardığını belirtti.
''76 yılın sonunda hala 4 milyon kadınımız okuma yazma bilmiyorsa bu kadınlarımız seçme ve seçilme haklarını nasıl özgürce kullanabilecekler?'' diye soran Kılıçdaroğlu, Antalya Kepez'de büyük ölçüde varoşlardan gelen kadınlarla bir araya geldiğini, bir kadının ''sadece seçme hakkımızı kullanıyoruz, seçilme hakkı sağlanmıyor'' dediğini aktardı.
Bu konuda en tutarlı partinin CHP olduğunu, kadın kotası uyguladıklarını kaydeden Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
''O kadınlara söz verdim, buradan da Türkiye'deki bütün kadınlara söz veriyorum: siyasette daha fazla yer alacaksınız ve siyasette güç olacaksınız. 4 milyon kadınımız okuma yazma öğrenmedi ama üniversite bitiren milyonlarca kadınımız var. 81 ilin valisi içinde bir kadın bile yok. 439 Vali yardımcımız var, kadın sayısı sadece 10, 852 kaymakamdan sadece 15'i kadın. Bunlar okumadılar mı? Okudular, iyi eğitim aldılar. Nasıl oluyor da nüfusunun yarısını oluşturan kadınlardan bir tek vali bile çıkmıyor. İlaç için bir kadın vali yok. Evini yöneten kadın ili mi yönetemeyecek? Belediyeleri yöneten kadın ilçeyi yönetemeyecek mi?''
KADINLARA ''ASGARİ ÜCRET'' SÖZÜ
Binlerce kadının şiddete uğradığını, sokak ortasında dövüldüğünü ve öldürüldüğünü, ekonomik krizde işine en önce son verilenin kadın olduğunu öne süren Kılıçdaroğlu, ''Kadınlara bir görev düşüyor. 'Hak verilmez alınır' diye bir sloganımız var.
Hakkı alacaksınız, almasını bileceksiniz. Bunun için mücadele edeceksiniz. Mücadele yeriniz belli, bütün Türkiye'' diye konuştu.
Kadınların taleplerini güçle seslendirmeleri gerektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, ''Bir araya gelip güç olsunlar. Söz veriyorum: CHP her eylemlerinde mutlaka kadınların yanında olacaktır'' dedi.
CHP Lideri Kılıçdaroğlu, açlığı, yoksulluğu çekenin evdeki kadın olduğunu kaydederek, bu acıyı gidermenin yolunun makarna, bulgur vermekten geçmediğini ifade etti.
Kılıçdaroğlu, ''CHP, kadınlara seçme ve seçilme hakkını vererek birinci devrimi yaptı. İnşallah ikinci devrimi de yapacağız, kadının yoksulluğunu tarihe gömeceğiz. Aile sigortasını getirerek onu bu toplumda onurlu bir birey haline getireceğiz'' diye konuştu.
Kadının yoksulluğunu teşhir etmeyeceklerini, yoksul ailelere mensup kadınların banka hesaplarına her ay asgari ücret kadar para yatıracaklarını yineleyen Kılıçdaroğlu, ''Kadın ailede güçlü olacak. Kadını güçlü hale getirmek CHP'lilerin boynunun borcudur'' dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın rektörle buluşmasını protesto eden öğrencilere yönelik müdahaleye ilişkin olarak, ''O genç kızın polis copları altında tekme, tokat dövülmesini ve onun fotoğraflarını acaba Recep Bey dünyaya nasıl anlatacak?'' dedi.
Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Başbakan Erdoğan'ın rektörle buluşmasını protesto eden, ''kimseyi dövmeyen, taş atmayan, sadece yürüyüş yaparak seslerini duyurmak isteyen gençlere, polisin biber gazı, cop ve tekmelerle saldırdığını'' ifade eden Kılıçdaroğlu, ''Eksik olan tank, top ve tüfek. Onlar da olsa zaten tam savaş ilan edilecek'' dedi.
AK Parti iktidarının ''ileri demokrasi'' sözünü ağzından düşürmediğini ancak bu tavrın ileri demokrasi ile bağdaşmadığını savunan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
''O genç kızın polis copları altında tekme, tokat dövülmesini ve onun fotoğraflarını acaba Recep Bey dünyaya nasıl anlatacak? Bizim bildiğimiz siyasetçi eleştiriye açık olan insandır.
Siyasetçinin övgüden çok eleştiriye ihtiyacı vardır. 'Doğrusu nedir, eğrisi nedir, toplumun tepkisi nedir, onu öğreneyim' dersiniz. Hayır...
Başbakan eleştirilemez, Başbakan'ı eleştiremezsiniz. Başbakanı eleştirenler bu tür hareketlere katlanırlar. Zaten bunun gereği de büyük bir ihtimalle Başbakan'ın talimatıyla oluyordur. Dönüp sormamız lazım Sayın Başbakan'a, sen kimsin ki eleştirilemez noktaya kendini oturtuyorsun?''
Anayasa'nın 34. maddesinin herkese önceden izin almadan silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkı tanıdığını ifade eden Kılıçdaroğlu, ''Anayasal hakkını kullanan birisine böyle şiddet uygulanır mı?'' diye sordu. Kılıçdaroğlu, ''Bir de bunlar diyorlar ki 'bu memlekette Anayasa var, bizde demokrasi var, hukukun üstünlüğü var'. Yok kardeşim burada üstünlerin hukuku var, Recep Bey'in hukuku var. Recep Bey'in hukukuna da 'ileri demokrasi' diyorlar bence 'coplu demokrasi' deseler daha iyi olur'' diye konuştu.
Protestoda bulunan gençlerden dördünün bugün TBMM'ye geldiğini ancak içeri alınmadıklarını anlatan Kılıçdaroğlu, ''Hani burası milletin Meclisiydi? Hırsızlık yapsa içeri girer, bir sorun yok o zaman. Hayali ihracat yapsa AKP'den milletvekili olur.
Naylon fatura düzenlese bir de bakan olur. Ne yapmış bu gençler Allah aşkına. Yürüyüş yapan genci zaten dövdün yeteri kadar şimdi de Meclise sokmuyorlar. O gençlerin tamamına sahip çıkacağız, bunu Recep Bey de izlesin'' şeklinde seslendi.
''HAKKINIZI ARAYIN, SİZE DESTEK VERECEĞİZ''
Bir grup engelli yurttaşın geçen hafta CHP Genel Merkezini ziyaret ettiklerini hatırlatan Kılıçdaroğlu, onları ''Yeni evinize, CHP'ye hoş geldiniz'' diye karşıladığını aktardı.
Partisinin toplumun tüm kesimlerinin olduğu gibi engelli yurttaşların da sorunlarının çözüm adresi olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, ''CHP'nin, birileri gibi söz verip sözünden cayanlardan olmadığını'' ifade etti..
Geçen yasama yılında engellilere yönelik bir yasa çıkarıldığını, yasada ''7 yıl içinde kamu binaları, kamuya açık alanlar ile toplu taşıma araçları özürlülerin kullanımına uygun hale getirilecektir'' şeklinde geçici madde bulunduğunu belirten Kılıçdaroğlu, 7 yıllık sürenin 2005 yılında başladığını, ancak aradan geçen süreye rağmen gerekli düzenlemelerin yapılmadığını söyledi.
Engellilerin istihdamı konusunda da hükümetin gerekli önlemleri almadığını savunan Kılıçdaroğlu, kamuda engelli kadrolarının boş olduğunu ileri sürdü.
Konuşmasında narenciye üreticilerinin sorunlarına da değinen Kılıçdaroğlu, bu kesimin içinde bulunduğu tablonun iç açıcı olmadığını kaydetti.
Üreten ve ülkeye kazandıran narenciye üreticilerinin sorunlarının acilen çözülmesi gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu, üreticinin gelecek yıla umutla bakabilmesi için ton destekleme fiyat istikrar fonunda, ton başına belirlenen rakamın artması gerektiğini bildirdi.
Tarımsal destekleme programlarının finansmanının bütçe ve dış kaynaklardan sağlanabileceğini, bunun yasa ile belirlendiğini aktaran Kılıçdaroğlu, üretici derneklerine seslenerek, haklarının takipçisi olmalarını istedi.
Kılıçdaroğlu, ''Eğer sizi desteklemez, zararlarınızı karşılamazlarsa Tarım Bakanlığı aleyhine tazminat davası açabilirsiniz. Hakkınızı arayın, hiç meraklanmayın biz sizin arkanızda olacağız. Size destek vereceğiz'' dedi.