Sivas'taki havaalanı açılışında konuşan Başbakan Erdoğan, İsrail'e iki yangın söndürme uçağı gönderilmesini kimsenin farklı yerlere çekmemesini istedi. Erdoğan, Wikileaks belgeleriyle ilgili de net konuştu:
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, özel uçak ''ANA'' ile saat 14.10'da Sivas'a geldi.
Başbakan Erdoğan'ı, Sivas Nuri Demirağ Havaalanı'nda Vali Ali Kolat, Belediye Başkanı Doğan Ürgüp, AK Parti milletvekilleri ile öteki yetkililer karşıladı.
Nuri Demirağ Havaalanı yeni terminal binasını gezen Başbakan Erdoğan, daha sonra toplu açılış törenin gerçekleştirileceği alana geçti.
Başbakan Erdoğan ile birlikte Devlet Bakanı Hayati Yazıcı, Devlet Bakanı Faruk Nafız Özak, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız da Sivas'a geldi.
Sivas'ta Nuri Demirağ Havaalanı ve bazı tesislerin toplu açılış töreninde halka hitap eden Erdoğan, 12 Eylül 2010'daki halk oylamasında anayasa değişikliğine ''evet'' diyen Sivaslılara minnet duyduğunu ifade etti.
Erdoğan, Sivas'ın Selçuklu ve Osmanlı şehri olduğunu, Kurtuluş Savaşı öncesinde kongreye ev sahipliği ve Kurtuluş Savaşı'na öncülük etmiş cumhuriyet şehri olduğunu kaydeden Başbakan Erdoğan, kentin aynı zamanda birlik, kardeşlik ve dayanışma şehri olduğunu söyledi. Erdoğan, ''Sivas'ta eli kalem, dili kelam tutan insan kıtlığı yaşanmaz. İşte onun için Sivas bizim ışığımız, Sivas bizim canımız'' diye konuştu.
Bütün illerle birlikte Sivas'ın da çehresini değiştirmenin, kente hizmet etmenin boyunlarının borcu olduğunu söyleyen Erdoğan, Sivas'ı bir kez daha büyük eserlerle ve hizmetlerle buluşturduklarını belirtti.
Başbakan Erdoğan, 2002 yılında Sivas Havaalanının kapatıldığını anımsatarak, 2003 yılında, Sivas Kongresi'nin yıl dönümü olan 4 Eylülde Bakanlar Kurulu'nu Sivas'ta topladıklarını ve Sivas Havaalanının yeniden açılmasına karar verdiklerini ifade etti.
Eksiklikler tamamlandıktan sonra 2006'da tarifeli seferleri başlattıklarını anımsatan Erdoğan, ''Terminal binası yakışmıyordu. 620 bin yolcuya hizmet verebilecek kapasitedeydi. Terminal binasını Selçuklu mimarisinde yeniden inşa ettik. 3 milyon yolcu kapasiteli bu muhteşem eseri Sivas'a kazandırdık. Pisti, Türkiye'nin en uzun pistlerinden biri. Teknolojisiyle, yan yollarıyla Sivas Nuri Demirağ Havaalanı Türkiye'nin hatta bölgenin en muhteşem havaalanlarından biri oldu'' diye konuştu.
Sivas'a 79 yılda 24 kilometre bölünmüş yol yapıldığını, kendilerinin ise 8 yıllık iktidarlarında 594 kilometre bölünmüş yol yaptığını belirten Erdoğan, ''Onların ulaşamayacağı, hayallerinin bile ulaşamayacağı yere evelallah bizim icraatlarımız ulaştı'' dedi.
Başbakan Erdoğan, Karadeniz'i Akdeniz'e bağlayacak kuzey-güney aksı çalışmalarının hızla devam ettiğini belirterek, proje 2012 yılında tamamlandığında Ordu'nun Sivas'a, Sivas'ın Kahramanmaraş'a ve oradan da Akdeniz'e bağlanacağını kaydetti.
Sivas-Ankara hızlı tren projesinin yapımının devam ettiğini ifade eden Erdoğan, ''Hafıza kayıtlarında eksiklikler var. Diyoruz ki 'Sivas'a büyük düşünmek yakışır' ama onlar hayatlarında büyük düşünemediler. Diyoruz ki 'Türkiye'ye büyük düşünmek yakışır' ama onlar hayatlarında büyük düşünemedi ki. Bu millet büyük düşündükçe Türkiye büyüyor'' diye konuştu.
Sivas ile Ankara arasının şu anda trenle yaklaşık 11 saat olduğuna dikkati çeken Erdoğan, hızlı tren projesi tamamlandığında iki kent arasındaki mesafenin 2 saat 50 dakikaya ineceğini söyledi.
Başbakan Erdoğan, ''Bununla da kalmıyoruz, Sivas'ı hızlı trenle Kars'a, oradan Bakü'ye bağlıyor, Londra ile Pekin arasında Sivas'ı kilit konuma yükseltiyoruz. Bu vesileyle Türkiye'nin demiryollarını inşa eden, 1930'lu yıllarda Türkiye'de uçak fabrikası kurma girişiminde bulunan merhum Nuri Demirağ'ı rahmetle yad ediyorum. Allah rahmet etsin'' dedi.
Sivas'taki bin kişilik yükseköğrenim öğrenci yurdunu da bugün hizmete açtıklarını ifade eden Erdoğan, yurdu 29 bin metrekarelik alanda 20 milyon lira bedelle 15 ayda inşa ettiklerini belirtti.
Erdoğan, 1 kişilik veya 3 kişilik odalarında her şeyin mevcut olduğu yurdu Sivas'a kazandırdıklarını söyledi.
Suşehri'de ve Yıldızeli'de 500'er kapasiteli öğrenci yurdu projelerinin devam ettiğini ifade eden Erdoğan, ocak ayında bu yurtların da açılacağını kaydetti. Erdoğan, iktidara geldiklerinde Sivas'taki 2 bin 622 olan öğrenci yurdu kapasitesini 5 bine çıkardıklarını, odalarda kalan öğrenci sayısını düşürdüklerini söyledi.
Erdoğan, yeni yurtla Cumhuriyet Üniversitesinin de imkanlarını artırdıklarını, cazibesini ileri seviyelere yükselttiklerini ifade etti.
Sivas merkezde anaokulu, iki ilköğretim okulu, bir kız meslek lisesi ve otistik çocukları eğitim merkezini de Sivas'a kazandırdıklarını belirten Erdoğan, Kangal'da Koç Anadolu Lisesi'nin, Suşehri'de TOKİ İlköğretim Okulu'nun, Şarkışla ve Zara'da Anadolu liselerinin, Yıldızeli'de iki ilköğretim okulunun, merkezde ortaöğretim pansiyonu ve spor salonunun açılışını da gerçekleştirdiklerini kaydetti.
Erdoğan, açılışı yapılan tüm eserlerin hayırlı olmasını diledi ve Milli Eğitim Bakanlığı, Ulaştırma Bakanlığı, Kredi ve Yurtlar Kurumuna ve hayırsever vatandaşlara teşekkür etti.
-''ANKARA'YA KAPANIP KALANLAR...''-
Muhalefeti harekete geçirmek, muhalefeti yollara düşürmek, muhalefet partilerinin Anadolu'yla, Trakya'yla buluşmasını sağlamak için her fırsatta ''Sivas'ın ötesine geçin, Sivas'a gelin, Sivas'ın ötesine geçin ki Türkiye'nin nasıl değiştiğini görün'' dediğini ifade eden Erdoğan, şöyle konuştu:
''Mesele seçim döneminde gitmek değil, mesele her an, her saniye halkla olmak, halkla bütünleşmek, halkın derdiyle dertlenmek. Ankara'ya kapanıp kalanlar fotoğrafın tamamını göremezler. Ankara'dan başını dışarıya çıkaramayanlar, uzatamayanlar milletin taleplerini duyamazlar. Seçim arifelerinde değil, her fırsatta buraya, Sivas'a gelemeyenler, Sivas'ın ötesine geçemeyenler yapılan hizmetlere gözleriyle, kalpleriyle şahit olamayanlar Türkiye'nin ufkunu, Türkiye'nin vizyonunu sahiplenemezler. Sivaslıların çok güzel bir sözü var, 'Ayakkabı dar olunca dünya geniş olmuş ne fayda'. İnsanın ufku darsa, değil bir adım ötesini, burnunun ucunu dahi göremez. Küresel vizyonla hareket ediyoruz. Türkiye'den bakınca Asya'nın derinliklerini, Afrika'nın sahralarını, Kafkasya'yı, Balkanlar'ı, Ortadoğu'yu, Avrupa'yı görüyoruz. Buradan bakınca atalarımızın Moğolistan'daki eserlerini, Saraybosna'daki hizmetlerini, Kabil'deki izlerini, Yemen'deki hatıralarını, Kosova'daki camilerini, Makedonya'daki köprülerini, üç kıtaya dağılmış hoşgörüsünü, insanlığını, vicdanını, adaletini görüyoruz. Atalarımızdan, tarihimizden, kültürümüzden, medeniyetimizden hem böyle bir vizyon devraldık hem de insani, vicdani bir vazifeyi omuzladık.''
Bağdat, Kabil, Beyrut, Saraybosna, Gazze, Kudüs'le ilgili hassasiyetlerini dile getirdiklerinde farklı şekillerde itham edildiklerini, dış politikalarının sorgulandığını, eksen kayması eleştirisine maruz kaldıklarını belirten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Birileri hayatları boyunca samimiyetten nasiplenmediği için bizim de samimi olacağımıza ihtimal vermediler. 'Uluslararası hukuk' derken, 'adalet, barış' derken bunu samimiyetle söylüyoruz. 'İnsanlık' derken, 'vicdan' derken ne kadar yürekten söylüyorsak 'Gazze' derken de o kadar yürekten söylüyoruz.
Önceki gün İsrail Hayfa'daki orman yangınına Türkiye iki yangın söndürme uçağıyla el uzattı. Bu bizim insani ve İslami görevimizdi. Bunun gereği olarak bunu yaptık. Atalarımızdan gördüğümüz, medeniyetimizden devraldığımız tutum, tavır buydu. Dünyanın hiçbir yerinde mazlumların, mağdurların, felakete maruz kalmış insanların rengine, dinine, inancına bakmadık. Arnavutluk'taki felaket bölgesine üç helikopter gönderdik, Bosna ve Karadağ'daki sel bölgelerine Kızılay yardım götürüyor. Artık elhamdülillah Türkiye, yardım alan değil yardım eden bir ülke oldu. Dünyanın neresinde olursa olsun insanların ölmesine, tabiatın yok olmasına seyirci kalmadık. Pakistan'a, Haiti'ye, Şili'ye uzandık, Tiflis'e nasıl elimizi uzattıysak Hayfa'ya da aynı hassasiyetle elimizi uzattık. Bunu kimse farklı yerlere çekmesin. Bunun altında bizim insana ve tabiata bakışımız vardır. Bunun altında sadece ve sadece insanlığımız, vicdanımız ve dayanışma kültürümüz vardır.
Şimdi birileri çıkıyor 'yeni bir dönemi başlatalım' diyor. Önce taleplerimiz yerine getirilecek. Önce Gazze'ye insani yardım taşıyan Mavi Marmara'nın, orada şehit edilen 9 kardeşimizin hesabı verilecek. Önce özür dilenecek, önce tazminat verilecek. Elini uzatanın elini havada bırakmayız, adım atana biz de adım atarız ama elin samimi şekilde uzandığını, olumlu bir adım atıldığını görmek ve buna inanmak istiyoruz. Akdeniz'e dökülen kan temizlenmedikçe, o kan lekesi İsrail'in üzerinden kalkmadıkça kimse bizden susmamızı, hukuktan, adaletten vazgeçmemizi beklemesin.''
''YABANCI DİPLOMATLARIN İFTİRALARIYLA, İTHAMLARIYLA, HEZEYANLARIYLA SİYASET YAPILMAZ"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Wikileaks belgeleriyle ilgili olarak, ''Bu belgelerin yayınlanış şekli, bu belgelerin seçilme kriterleri arkasında farklı niyetler olabileceğine dair kuşkularımız açıktır. Belli ki; birileri, belli ülkeleri töhmet altında bırakmanın, ülkeler arasındaki ilişkileri bozmanın tamamiyle dedikodu, magazin, iftira niteliğindeki ipe sapa gelmez yorumlarla kafaları karıştırmanın mücadelesi içinde'' dedi.
Başbakan Erdoğan, Sivas'ta Nuri Demirağ Havaalanı ve bazı tesislerin toplu açılış töreninde halka hitap etti.
Erdoğan, bir internet sitesi aracılığıyla Amerika Birleşik Devletleri hariciyesinin gizli yazışmalarının ortalığa saçıldığını, çeşitli büyükelçiliklerden, konsolosluklardan Washington'a gönderilen yorumların bu internet sitesi aracılığıyla parça parça açıklandığını anımsattı.
Wikileaks belgeleriyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Erdoğan, ''Bu belgelerin yayınlanış şekli, bu belgelerin seçilme kriterleri arkasında farklı niyetler olabileceğine dair kuşkularımız açıktır. Belli ki; birileri, belli ülkeleri töhmet altında bırakmanın, ülkeler arasındaki ilişkileri bozmanın tamamiyle dedikodu, magazin, iftira niteliğindeki ipe sapa gelmez yorumlarla kafaları karıştırmanın mücadelesi içinde'' diye konuştu.
Belgeler açıklanmaya başladığında ''Ne yapılmak istendiğini görelim, eteklerindeki taşları döksünler. Amaç, hedef, gaye nedir ortalığa dökülsün'' dediğini hatırlatan Başbakan Erdoğan, meseleye soğukkanlı bir şekilde baktıklarını söyledi.
Kendileri meseleye sağduyuyla yaklaşırken, birilerinin adeta define bulmuş gibi bu belgelerden medet ummaya başladığını belirten Başbakan Erdoğan, şöyle dedi:
''Yabancı bir diplomat senin ülkenin Başbakanına, senin ülkenin seçimle iş başına gelmiş hükümetine, partisine, milletvekillerine iftira atacak, sen de bu iftiradan medet umacak ve hani Sivaslıların çok güzel bir deyimi var ya: 'Akıl elden, fikir emanet'...Bunlar artık aklı yabancı diplomatlardan almaya başladı. Bunlar artık fikri yabancı diplomatların hezeyanlarından emanet almaya başladı. Kendileri üretemiyor, artık ithal ediyorlar. Bunlar 'kılavuzu karga olanın...' derler ya... Bunlar doğru kılavuzu bir türlü bulamadı. Neyi kılavuz edinseler, neyin peşine düşseler, yanlış yollara gidiyorlar.''
Günlerdir kendisinden olmayan bir belgenin istendiğini ifade eden Başbakan Erdoğan, bu belgeyi isteyenlere Sivas'tan Aşık Veysel'in dizeleri ile seslendiğini belirtti. Erdoğan, Aşık Veysel'in dizelerini şöyle okudu:
''Aldanma cahilin kuru lafına, kültürsüz insanın kulu yalandır. Hükmetse dünyanın her tarafına, arzusu, hedefi yolu yalandır. Kar suyundan süzen çeşme göl olmaz, gül dikende biter diken gül olmaz. Her sineğin balı olmaz, peteksiz arının balı yalandır.''
-''MİLLİ İRADENİN ÜZERİNDE BİR GÜÇ YOKTUR''-
Gazi Mustafa Kemal'in 1919 yılında Erzurum'un ardından Sivas'ta Sivas Kongresi'ni topladığını hatırlatan Başbakan Erdoğan, Sivas'ta alınan kararların Kurtuluş Savaşı'nın rotasını çizdiği kadar sonrası için de istikamet belirlediğini vurguladı.
Sivas'ta vatanın bölünmezliği, bütünlüğü, bağımsızlığı ifade edilirken, milli iradeye de bir kez daha vurgu yapıldığına işaret eden Erdoğan, şunları kaydetti.
''Ana muhalefet partisi, artık şunu anlamalı ve kabul etmeli; milli iradenin üzerinde bir güç yoktur. Siyaset milletle yapılır, siyaset millet için yapılır. Yabancı diplomatların iftiralarıyla, ithamlarıyla, hezeyanlarıyla siyaset yapılmaz. Düne kadar iktidar olmak için farklı anlayışların, arayışların peşine düşen, farklı yerlerden medet umanlar, bugün de ciddiyeti tartışılır belgelerden medet ummaya başladı. Biz de diyoruz ki: Millete gelin, millete. Gelin siyaseti milletle yapın. Millet için yapın. Başka yerlerde, başka odaklarla çare aramayın, kılavuz aramayın. Millet kılavuz olarak yeter. Gelin milletin arasına gelin.''
Açılışını yapılan eserlerin Sivas'a hayırlı olmasını dileyerek, emeği geçenlere teşekkür etti.
Erdoğan, daha sonra Devlet Bakanları Hayati Yazıcı, Faruk Nafız Özak, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ile Sivas'ta Nuri Demirağ Havaalanı ve hizmet binası, Yurtkur tarafından yapılan öğrenci yurdu ve diğer tesislerin ortak açılışını yaptı.
Başbakan Erdoğan'ın çocuklara oyuncak dağıttığı açılışta, vatandaşlar da ''Yiğido Başbakan'' sloganları attı.
YILDIRIM: KAPANAN BÜTÜN HAVA ALANLARINI TEKER TEKER AÇTIK. ŞU ANDA 7 TANE HAVA ALANIMIZIN DA İNŞAATI DEVAM EDİYOR. BİNGÖL'DE, IĞDIR'DA, ŞIRNAK'TA, HAKKARİ'DE HAVA ALANI YAPIYORUZ
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, kapanan bütün hava alanlarını teker teker açtıklarını belirterek, ''Şu anda 7 tane havalanımızın da inşaatı devam ediyor. Bingöl'de, Iğdır'da, Şırnak'ta, Hakkari'de hava alanı yapıyoruz'' dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte geldiği Sivas'ta Nuri Demirağ Havaalanı Yeni Terminal Binası'nın açılış törenine katılan Bakan Yıldırım, burada yaptığı konuşmada, Sivas Havaalanı'nın da 2000-2001 krizinden nasibini alan hava alanlarından birisi olduğunu belirterek, ulaşıma kapanan havaalanının aktif olmaktan çıktığını, ıssız bir meydana dönüştüğünü söyledi.
4 Eylül 2003 günü Sivas Kongresi'nin yıl dönümü münasebetiyle Sivas'ta gerçekleştirilen Bakanlar Kurulu toplantısında, Başbakan'ın 'Sivas Havaalanı tekrar ulaşıma açılacak' diye talimat verdiğini anımsatan Bakan Yıldırım, şöyle devam etti:
''Ve 20 Ekim tarihinde bu talimatınız yerine geldi. Sivas Havalanından tekrar uçuşlar başladı. Sivas'ın İstanbul ile Ankara ile dünyayla havadan bağlantısını tekrar kurduk. Pist yetersiz, cihazları yetersiz terminali yetersiz hava alanının tabii ki eksikliklerinin giderilmesi de boynumuzun borcuydu. Teker teker önce pisti ele aldık. Ve Türkiye'nin GAP Havaalanı ile birlikte en uzun pistini Sivas'a yaptık. Cumhuriyet'i kuran şehre, yiğidoların memleketine yaraşır bir pist yaptık. Tabi böyle bir piste sahip olan hava alanının terminali de Sivas'a yaraşır şekilde olmalıydı. Selçuklu geleneğinin medeniyetinin beşiği, Anadolu'nun merkezindeki Sivas'ta çağdaş, modern mimariyle Selçuklu mimarisinin birleştiği bir terminal de yapma talimatını sizden aldık. Bugün bu terminali de Sivas'ımıza kazandırıyoruz, hayırlı uğurlu olsun.''
Böylece 600 bin kişiye hizmet eden terminalin artık 3 milyon Sivaslıya, Sivas'a gelen 3 milyon yolcuya hizmet eder hale geldiğini vurgulayan Yıldırım, şöyle devam etti:
''Sayın Başbakanım 'havayolu halkın yolu olacak' dediniz, talimatı verdiniz. Ve Türkiye'de uçağa binmeyen vatandaşımız kalmasın diye hedef gösterdiniz. Onun için bütün hava alanlarını, kapanan bütün hava alanlarını teker teker açtık. Şu anda 7 tane hava alanımızın da inşaatı devam ediyor. Bingöl'de, Iğdır'da, Şırnak'ta, Hakkari'de hava alanı yapıyoruz. Sayın Başbakanım duble yollarda, hava alanlarında, demiryollarında ülkemizin, insanımızın beklediği, özlediği yeniden kalkınma hareketini 8 yılda liderliğinizde yurdun her köşesinde bölünmüş yollar yaparak, havaalanları yaparak, hızlı demiryolları yaparak sürdürmeye devam ediyoruz. Sivas'ımızın bu anlamda çalışmaları da tüm hızıyla devam ediyor. Son 8 yılda Sivas'ta yaptığımız sadece ulaştırma yatırımları 1 katrilyon 600 trilyondur. Sivas'ımıza helal olsun. Sivas'ımız daha fazlasına layık sayın Başbakanım.''
-NURİ DEMİRAĞ-
Başbakanın talimatıyla bu hava alanının adını Nuri Demirağ koyduklarını aktaran Bakan Yıldırım, Demirağ ile ilgili düşüncelerini şöyle anlattı:
''Az önce Divriği'nin evladı, Nuri Demirağ'ın torunu İstanbul Milletvekilimiz Nursuna Memecan, merhum Nuri Demirağ'ı anlattı. Ben sadece bir şey söyleyeceğim. Nuri Demirağ Cumhuriyet tarihinde ilk defa o demiryolu hamlesinin başlamasından itibaren bin kilometrenin üzerinde demiryolu yapmış, bununla da yetinmemiş, Karabük Demirçelik Fabrikası, Sivas Çimento Fabrikası, İzmir Selüloz Kağıt Fabrikası gibi birçok temel sanayi tesisleri de yapmıştır. 1936'da Nuri Demirağ bir iş yaptı. Ve o iş başına iş açtı. Dedi ki 'Türkiye kendi uçağını kendisi yapacak' Azmetti Yeşilköy'de Elmaspaşa arazisinde kurduğu meydanda yaptığı 8 tane uçağı da uçurmayı başardı. Memleketi Divriği'ye uçakla sefer yaptı. 1936'da bunu başardı. Ama onun bu başarısı bazılarının dikkatini çekti. Hep bildiğiniz bir şey var. Hiçbir hizmet cezasız kalmıyor. Nuri Demirağ'ın da yaptığı bu hizmet cezasız kalamazdı. Onun bu başarısını kıskananlar onun hayatını, ticari hayatını, müteşebbis hayatını da yok etmeye karar verdiler. Ve Türkiye'nin bundan 70 yıl önce uçağını yapan, demiryolu inşaatlarını yapan bu önemli müteşebbisine, bu Sivas evladına işte böyle bir ceza verildi. Onlar ceza verir biz ise, sayın Başbakanımız ise hizmet yapan, bu ülkede taş üstüne taş koyan her vatan evladını taltif etmeye, onurlandırmaya hep özen gösterir. İşte Sivas Nuri Demirağ Havaalanı da onun ismini yaşatacak bir taltiftir. Bu havaalanının Sivas'ımıza, ülkemize hayırlar getirmesini diliyorum.''
-VALİ KOLAT-
Törende konuşan Sivas Valisi Ali Kolat da Sivas'ın yüzölçümüyle ülkenin ikinci büyük şehri olduğunu, Hititlere, Romalılara, Selçuklulara, Osmanlılara uzanan geçmişiyle de tarihe tanıklık ettiğini belirterek, ''Sivas farklı kültürlerle yoğrulmuş özel bir kenttir. Cumhuriyet'in temellerinin atılmasına da vesile olan Sivas bünyesine barındırdığı her bir medeniyetin izini, geçirdiği bu tarihi süreçlerin yansımalarını kültürlerindeki çeşitlilik ve mimari eserlerindeki zenginlikle bugün bizlere sunmaktadır'' dedi.
Dünyada eşine az rastlanan eserlere, doğal güzelliklere sahip olan şehrin yeraltı kaynaklarıyla da ülkenin önemli kentlerinden biri olduğunu vurgulayan Kolat, ''Ne mutludur ki bu sultan şehir hükümetimizin de destekleriyle, uzun yıllardır devam eden suskunluğunu bozmuş, sahip olduğu değerleri açığa çıkarmıştır'' diye konuştu.
Sivas'ın eğitimden sağlığa, kültürden spora, altyapıdan ulaşıma her alanda yatırım atağına kalktığını, büyüme ve çağı yakalama yolunda önemli adımlar attığını kaydeden Kolat, ''Çevre illere bölünmüş yol ağlarıyla, hızlı tren yatırımlarıyla ve bugün açılışı yapılacak olan havaalanı terminal binasıyla ilimiz ulaşım alanında kat ettiği mesafeyi somut bir şekilde göstermektedir'' dedi.
Kolat, hava alanına Sivas ve ülke için önemli bir değer olan Nuri Demirağ adının verilmesinin de tüm Sivaslıları sevindirdiğini belirterek, bundan sonraki aşamada uluslararası uçuşların yapılacağı bir hudut kapısı olacağını kaydetti.
Eğitim çalışmalarını da anlatan Vali Kolat, açılışı yapılacak yerler hakkında da bilgi verdi.
-MESUDE NURSUNA MEMECAN-
Açılışa katılan AK Parti İstanbul Milletvekili Mesude Nursuna Memecan da dedesi Nuri Demirağ'ın ölümünden 53 yıl sonra Sivas Havaalanı'na adının verilmesinin kendisini ve ailesini son derece mutlu ettiğini belirtti.
Vatan millet için yaptıklarına karşılık, maruz kaldığı haksızlıkları, önüne çıkarılan engelleri senelerce sadece içinden isyan ederek, hafızasından silmeye çalıştıktan sonra bugün kendileri için büyük bir mutluluk olduğunu aktaran Memecan, ''Bugün dedemin ruhu şad oldu'' dedi.
Memecan, şöyle konuştu:
''Dedem insanlara hizmeti amaç edinmişti. Türkiye'nin başaramayacağı hiçbir şey olmadığına inanıyordu. Başta Sivaslıların, Divriğililerin ve bütün milletin her şeye layık olduğunu biliyordu. Hiçbir yenilikten, hizmetten eksik kalmalarını istemiyordu. Dedem Türkiye'deki en önemli girişimcilerdendi. Kimsenin hayal dahi edemediği bir zamanda, zamanın çok ötesinde işlere girmeyi bilmiş, cesaretle bu işlere girişmiş ve çalışkanlığıyla da üretmiş ve çok başarılı olmuştu. Cumhuriyet'in ilk yıllarında Türkiye'deki ilk yerli demiryollarını yapmış ve Atatürk'ün tavsiyeleriyle soyadını Demirağ olarak almıştır. Sadece iş hayatında başarılarıyla değil, topluma karşı duyarlılığıyla örnek alınacak bir kişilikti. Liderlik vasfını, girişimciliğini siyaset alanında da cesaretle göstermiş, çok partili döneme geçişte Türkiye'nin ilk muhalefet partisini Milli Kalkınma Partisi'ni kurarak, Türkiye'de demokrasinin gelişmesinin ilk hamlesini yapmıştır. Dedemin iş hayatında değerlere dayalı prensipleri vardır. Bugünün gençlerine de ışık tutabilecek prensiplerine bağlı kalarak çok başarılı işler yaptı. Siyasi hayatında da prensipleri, hedefi vardı. Manevi değerlere saygı duyulması prensibiydi. Eşitliğe inanıyordu. Ekonominin üreterek gelişmesini ve kalkınmadan herkesin yararlanmasını hedefliyordu. Türkiye'nin en geniş vizyonlu dönemini yaşadığı AK Parti iktidarında Türkiye'nin ilk vizyonerlerinden sayılabilecek dedem Nuri Demirağ'ın hatırlanması çok anlamlıdır.''
Dedesinin vizyonerliğini, cesaretini, çalışkanlığını, üretkenliğini ve fazlasını bugün partisinde bulmaktan çok mutlu ve gururlu olduğunu ifade eden Memecan, ''Dedemin de maruz kaldığı gibi engellere, değişime direnmeye rağmen Türkiye'nin demokratikleşmesi, hızla gelişmesi herkesin kalkınmadan yararlanması için cesaretle, kararlılıkla yoluna devam eden, dünyada özlediğimiz yeri ve itibarı bulmamızı sağlayan bir liderliğe sahip olduğumuz için çok şanslıyız. Bize miras bırakanları unutmayacağız sözüyle değerlerimize sahip çıkan ve gelecek nesillere örnek olan sayın Başbakanımıza bir kere daha kendim, ailem ve hemşehrilerim adına teşekkür ediyorum'' ifadelerini kullandı.