MHP lideri Bahçeli'nin Erdoğan'la ilgili ''Şerefsizlik yapmaya devam ediyor'' sözlerine cevap veren Hüseyin Çelik, "sahip olduğu şerefin zekatını size ömür boyu yeter" dedi. Çelik, Wikileaks belgeleri ile ilgili de bir imada bulundu.
''(WIKILEAKS BELGELERİ) BU İŞTEN HOŞNUT OLAN HANGİ ÜLKE BUNA BAKMAK LAZIM. İSRAİL SON DERECE HOŞNUT''
AK Parti Genel Başkanı Yardımcısı Hüseyin Çelik, Wikileaks belgelerinin yayımlanmasından hangi ülkenin hoşnut olduğuna bakmak gerektiğini belirterek, ''İsrail son derece hoşnut. İsrail günler öncesinden, belgeler yayımlanmadan açıklamalar yapıyor'' dedi.
Çelik, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Wikileaks belgelerinin gündem oluşturmaya devam edeceğini belirterek, ''Öyle anlaşılıyor ki bu hamur daha çok su götürecek'' dedi. Belgelerin adedinin 250 binden fazla olduğunu ifade eden Çelik, şimdiye kadar bunun 200 küsurunun yayımlandığını kaydetti.
-''ABD İLE TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİNİN İLİŞKİLERİ AÇISINDAN BİR SIKINTI OLMAYACAĞINI DÜŞÜNÜYORUZ. İLİŞKİLERİMİZ ESKİDEN OLDUĞU GİBİ DEVAM EDECEK''
AK Parti olarak işin içeriğinden çok usulü ve prensipler üzerinde duracaklarını kaydeden Çelik, belgelerin yayımlanmasının ardından ABD Dışişleri Bakanı Hilary Clinton'un belgelerde adı geçen ülke ve şahıslardan özür dilediğini, yayımlanan belgelerin ABD ile Türkiye ilişkilerinde herhangi bir değişiklik yapmayacağını söylediğini hatırlattı.
Çelik, bir büyükelçi, konsolos, konsolosa bağlı bir uzman ya da müşavirin herhangi bir konuda görüşünü amirine ifade edebileceğini, yazabileceğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Ama netice itibarıyla siyasi irade sahipleri politikaları oluştururlar. Bu anlamada ABD ile Türkiye Cumhuriyeti devletinin ilişkileri açısından bir sıkıntı olmayacağını düşünüyoruz. İlişkilerimiz eskiden olduğu gibi devam edecek. Belgelerde adı geçen diğer ülkelerle de ilişkilerimiz yine aynı esas üzerinde devam edecek. Diplomasi bohçacı dedikodularıyla yapılmaz. Sokak dedikoduları toparlayarak dış politika yapılmayacağını herkesin bilmesi gerekiyor. Bizim dış politikamız gerçekçi esaslar üzerine oturmuştur. Karşılıklı güven esasına dayanmaktadır. Büyük Atatürk'ün ifade ettiği 'Yurtta sulh, cihanda sulh' ilkesi esas alınmaktadır. Romantik heveslerle dış politika yapılmaz.''
-''TÜRKİYE BİRİLERİNİN NASIRINA BASMIŞ DURUMDA''-
Türkiye'nin AK Parti iktidarıyla çok aktif bir dış politika yürüttüğünü söyleyen Çelik, belgelerin niceliğine bakıldığı zaman Türkiye'nin dünyada en fazla gündem oluşturan ülke olduğunun görüleceğini kaydetti.
Çelik, ''Etkin dış politikamızın izlerini burada görüyoruz. Ülke olarak, birey olarak siz eğer kokmaz, bulaşmaz, suya sabuna dokunmaz bir konumdaysanız, pasif, rüzgarın önüne kapılmış yaprak olma konumunu kabul ettiyseniz sizden kimse söz etmez, kimse sizinle ilgili bu tür dedikodular da yazmaz. Görülen o ki Türkiye aktif ve etkin dış politikasıyla birilerinin nasırına basmış durumdadır. Bu da çok açıklıkla görülüyor'' dedi.
Olayın ortaya çıkmasının ardından Dışişleri Bakanlığında bir çalışma grubu oluşturulduğunu kaydeden Çelik, belgelerle ilgili gerekli incelemenin bu heyet tarafından yapıldığını anlattı.
Çelik, ''Bu işten hoşnut olan hangi ülke buna bakmak lazım. İsrail son derece hoşnut. İsrail günler öncesinden, belgeler yayınlanmadan açıklamalar yapıyor'' diye konuştu.
-''BOHÇACI DEDİKODUSUNDAN İBARET''-
Başbakan Erdoğan'ın, İsviçre bankalarında hesapları olduğuna dair iddialarla ilgili bugün yanıt verdiğini anımsatan Çelik, ''Yabancı diplomat, sokakta duyduğu bir dedikodu veya birisiyle konuşmasında böyle bir bilgi almış, bunu yazmış olabilir. Bu bir iftiradır'' dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, ''Belgeleri iç politika malzemesi yapmayacağız'' dedikten sonra ''Erdoğan'ın, kaçacağı yer var. Yedi sülalesine yetecek parası var'' şeklinde ifadelerde bulunduğunu hatırlatan Çelik, ''Bu atılan çamur ve iftirayı değerlendirdiğiniz zaman ikisi arasında bir fark var mı? Bir iddia ortaya atıyorsunuz, elinizde delil varsa ve bunu ortaya koymuyorsanız siz kesinlikle bir iftiracısınız. Afife bir hanımefendiye iffetsiz yakıştırması yaparsanız iffetsiz olmadığını nasıl ispat edecek?'' değerlendirmesinde bulundu.
Bu iddiaların ifade edilmesinden çok bunların ciddiye alınması ve iç politika malzemesi yapılmasının kendilerini üzdüğünü dile getiren Çelik, ''Sayın Bahçeli, siz ne zamandan beri Sayın Başbakan'ın muhasebeciliğini yapıyorsunuz? Bu kuru iftirayı ifade ederken siz İsrail'le, Edelman'la aynı kümeye düştüğünüzü düşünmüyor musunuz? Bu yaftaların bohçacı dedikodusundan ibaret olduğunu, ciddi alınacak tarafı bulunmadığını, iddia sahiplerinin iddialarını ispat etmekle mükellef olduklarını belirtmek isterim'' diye konuştu.
AK Parti'yi ABD'nin değil, halkın iktidara getirdiğini ve halkın ne söylediğinin kendileri için önemli olduğunu dile getiren Çelik, iftiralarla, çamur atmalarla, dedikodularla siyaset yapılamayacağını söyledi.
Bu belgeleri toplayan diplomatların, Türkiye'deki muhalefetin sesini esas aldığını belirten Çelik, ''Sonra bizimkiler kendi seslerinin yansımasına inanmaya başlıyorlar'' dedi.
Çelik, daha başka belgelerin de ortaya çıkabileceğini, bu belgelerin Türk dış politikasını şekillendiremeyeceğini, değiştiremeyeceğini ifade ederek, sürecin takip edileceğini, daha sonra ortaya çıkan yorumlara göre gereken girişimlerde bulunulacağını belirtti.
-ÜÇ GENERALİN GÖREVDEN ALINMASI-
Hüseyin Çelik, üç generalin görevden alınmasıyla ilgili CHP-MHP genel başkanlarının yaptıkları değerlendirmelere de yanıt verdi. Türk ordusunun herkesin ordusu olduğunu belirten Çelik, ''Ordumuz bu ülkeye aittir. Bizim ordumuzla itişmemiz, didişmemiz söz konusu değildir. Türk ordusu içinde yanlış yapanlar olabilir, bu yanlış yapanlarla ilgili işlem başlatmak Türk ordusuyla itişmek didişmek olarak algılanmamalıdır. Böyle algılayanların bir algı problemi vardır. Söylentilerden ordumuzu kurtarmak, çürük elmaları kurtarmak önemlidir'' diye konuştu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, bazı camilerle ilgili iddialarını da anımsatan Çelik, ''Camilerle ilgili en son konuşması gereken CHP'dir. Camileri yıkan, kapatan, depoya dönüştüren, kışla yapan, hapishane yapan parti CHP'dir'' dedi. İmar planı taslaklarında cami olarak geçen bir yere Diyanet İşleri Başkanlığının ''Burada camiye gerek yok'' demesi üzerine imar planında değişiklik yapılmasının anormal olmadığını söyleyen Çelik, bu tür şeylerin her zaman yapıldığını belirtti.
Çelik, Bahçeli'nin 28 Kasımda Antalya Manavgat'ta partisinin belediye başkanlarına yaptığı bir konuşmada, Başbakan Erdoğan'la ilgili ''Şerefsizlik yapmaya devam ediyor'' dediğini öne sürerek, ''Bu sözleri paketleyip size iade ediyoruz. Sayın Başbakan, sahip olduğu şerefin zekatını size ömür boyu yeter. AK Parti kimsenin şamar oğlanı değil'' diye konuştu.
-''AK PARTİ'NİN İÇİNE FİTNE SOKMA ÇABASI''-
''Wikileaks belgelerinin siyasi çevrelerden alındığını söylediniz. AK Parti içinden de bilgi veren olmuş mudur?'' sorusu üzerine Çelik, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in adlarının belgelerde geçtiğini anımsattı. İki bakanın da konuyla ilgili tekzip yayımladığını söyleyen Çelik, bu iddiaları ''AK Parti'nin içine fitne sokma çabası'' olarak değerlendirdi.
Çelik, ''Belgelere göre Türkiye'de nükleer silahların varlığından söz ediliyor. Türkiye'nin nükleer silahı var mı?'' sorusuna, ''Neye sahibiz, neye değiliz çok iyi biliyoruz. Sirke içmediğimiz için mide ekşimesinden de şikayet etmiyoruz'' yanıtını verdi.
Bir başka soru üzerine Çelik, belgelerle ilgili iç hukuk enstrümanlarıyla yapılacaklar ve uluslararası hukuk açısından yapılacaklar bulunduğunu, belgelerin tümü ortaya çıktıktan sonra Türkiye'yi küçük düşürecek durumlar varsa bunlarla ilgili gerekli takibatın yapılacağını ve davaların açılacağını bildirdi. Çelik, ''ABD ile ilişkilerimizi olumsuz etkilemeyecektir demek, olup bitenleri yok saymak anlamına gelmez. Burada cezalandırılacak olan veya suçlanan devletler değil, şahıslardır, şahıslarla ilgili bir sıkıntı varsa elbette onun üzerinde durulacak'' dedi.
''İsrailli bazı yetkililerin Türkiye'de askerlerin yönetime müdahale etmesini istedikleri de belgelerde yer alıyor. Olaya sızdırma değil de bir operasyon olarak mı bakıyorsunuz?'' sorusuna karşılık Çelik, ordunun darbe yapmasından medet uman içeride ve dışarıda bir çok unsur olduğunu savundu. Çelik, ''Bu belgelerden anlaşılıyor ki İsrailli bazı devlet adamları da Amerikalılara bu beklentilerini ve özlemlerini ifade etmişler. Burada bir ayıp varsa sahiplerine aittir. Bunun üzerinde çok fazla durmayız'' diye konuştu.