''Patriğimizi Seçmek İstiyoruz İnisiyatifi'' üyesi Harut Özer, Ermeni Patriği II. Mesrob Mutafyan'ın rahatsızlığı nedeniyle boş kalan makamına yeni patrik seçilmeyerek, görevin patrik vekilliğince sürdürülmesini eleştirdi.
Harut Özer, ''Bu durum, Ermeni toplumunu yüzyıllardır sahip olduğu ruhani önderini kendi iradesiyle seçme hakkından mahrum bırakmıştır'' dedi.
Harut Özer, inisiyatif tarafından düzenlenen toplantıda, amaçlarının Ermeni toplumunun seçilmiş bir ruhani öndere sahip olabilmesinin önündeki engellerin kaldırılmasını sağlamak olduğunu söyledi.
Özer, ruhani önder seçimi için sivillerin çaba göstermesinin ilk bakışta anlaşılamayacağını, dünyada ruhani önderini sivillerin oy çokluğuyla seçen tek kilisenin Ermeni kilisesi olduğunu bildirdi.
Hükümetin, Ermeni toplumu adına patrik seçimini gerçekleştirmek için yapılan başvuruyu II. Mesrob Mutafyan'ın hayatta olduğu gerekçesiyle reddettiğini ve bunun yerine bir patrik genel vekilinin patrikhane organları tarafından seçilebileceği yanıtını verdiğini aktaran Özer, ''Bu durum, Ermeni toplumunu yüzyıllardır sahip olduğu ruhani önderini kendi iradesiyle seçme hakkından mahrum bırakmıştır'' dedi.
Özer, Başepiskopos Aram Ateşyan'ın başkanı olduğu Ermeni Patrikhanesi Ruhani Kurulu'nun hükümetin cevabi yazısının ardından patriklik seçimine aday olan diğer adayları haberdar etmeden 48 saat içinde toplanarak Ateşyan'ı patrik genel vekili olarak seçtiğini anlatarak, ''Ateşyan, II. Mesrob Mutafyan ölene kadar seçim yapılmayacağını söylemekte ve mevcut durumun değişmesini talep eden topluma sırtını dönmektedir'' diye konuştu.
Bu duruma tepki olarak inisiyatifi oluşturduklarını dile getiren Özer, yaklaşık 5 bin 350 kişiye ulaştıklarını ve ortak bir metinle durumun kabul edilemez olduğunu ve seçim yapılana kadar tüm yasal haklarını kullanacaklarını beyan ettiklerini kaydetti.
-BAŞBAKAN ERDOĞAN'A DİLEKÇE-
Özer, Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış'ın Brüksel'deki bir toplantıda patrik seçimine ilişkin soruya verdiği cevabı da eleştirerek, İnisiyatif olarak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a bugün doğal patriklik seçim sürecinin başlatılması talebiyle bir dilekçe gönderdiklerini duyurdu.
Harut Özer, ''Patrikhanemizin karşılaştığı en büyük problem, bir tüzüğünün olmamasıdır. Tüzel kişiliği hali hazırda Türkiye Cumhuriyeti tarafından kabul edilmiyor. Bir patrikhanemiz var, ama patrik üzerinden tanınıyoruz biz'' şeklinde konuştu.
Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Harut Özer, bir soru üzerine patriğe ruhani işlerde yardımcılık yapan bir patrik vekilinin her zaman olduğunu, ancak bunun genel vekil olmadığını belirtti.
Özer, ''Ateşyan Ruhani Meclis başkanıydı. Ancak hükümet bir nevi patrik benzeri üretti ve cevabi yazıda talep edilmesi halinde patriklere verilen kisve giyme yetkisinin patrik genel vekiline de verilebileceğini söyledi. Bu ortaya bir patrik üretmektir'' dedi.
II. Mesrob Mutafyan'ın vefat etmesi durumunda ne olacağı sorulan Özer, şu an kisve ile ilgili bir müracaat yapılmadığına işaret ederek, ''Bu yapılırsa kanaatimizce patrik vekili kisve giymiş olursa buradan sonuç olarak onun göreve devam etmesi yönünde hükümet tarafından bir baskı gelebilir. Ancak bugünün şartlarında bir şey olursa seçime gitme zorunluluğu vardır'' diye konuştu.
Özer, bir gazetecinin sorunun sadece hükümet ile Ermeni cemaati arasında yaşanmadığını, cemaat arasında da bir sorun yaşandığı gibi bir algı oluştuğunu belirtmesi üzerine şunları kaydetti:
''Ortada bir yanlış algı var. İnisiyatif hiç kimseye karşı değil. Seçimin engellenmesine karşı oluşturulmuştur. Burada Ateşyan eğer seçimin yapılmasının önünde duruyorsa çekilmesi gerekir anlamında bir inisiyatiftir. Toplumun burada herhangi bir ayrışması, bir çatışması yok. Bizim inisiyatif olarak kimseye herhangi bir mesafede yakınlığımız ya da uzaklığımız yok. Ateşyan ile de hiçbir şekilde karşı karşıya gelme durumumuz yok. Bu kavga Ermeni Kilisesi ile toplum arasında değil.''
-''SEÇİM HAKKIMIZI GERİ İSTİYORUZ''-
İnisiyatif üyelerinden Tatyos Bebek de ''Hükümetle görüşmek için randevu talebiniz oldu mu? Gerekli adımlar atılmazsa bundan sonraki süreçte ne yapacaksınız?'' sorusuna şu yanıtı verdi:
''Kendi iç dinamiklerimizle biz bu işi halledemedik. Mesela biz Ateşyan ile görüşmek istediğimizde bunu reddetti, görüşmedi. Bu aşamada yapacağımız tek şey hükümete başvurmaktı, onlarla görüşmekti. Dolayısıyla biz bu imzalarla birlikte cumhurbaşkanı, meclis başkanı ve başbakandan talebimiz olacak ve onlarla görüşeceğiz. Bundan sonra demokratik haklar çerçevesinde, hukuk kuralları içerisinde davranmak istiyoruz. Biz hakkımız neyse onu istemeye çalışıyoruz. Ermeni Kilisesi'nde seçimle geliyor patrik. Bu seçim hakkı da o cemaatin hakkı. Biz bu seçim hakkımızı istiyoruz.''
Bebek, ''Neden eş patrik değil de yeni patrik seçilmesini istiyorsunuz?'' sorusuna da ''Amacımız eş ya da asıl patrik değil. Bizim geleneklerimize aykırı olarak elimizden alınan seçim hakkını istiyoruz biz. Bizim birinci derdimiz bu, eş patrik ya da patriklik değil. Biz bunun tartışmasını yapmıyoruz'' cevabını verdi.
İstanbul'daki Ermeni toplumunun avukatlarından Sebu Aslangil de konuyla ilgili İdare Mahkemesine taşınmış iki davanın olduğunu, bunlardan birinin müteşebbis heyetinin hükümetin yanıt vermemesi nedeniyle reddedildiği anlamına gelen talebine, diğerinin ise İstanbul Valiliğinin gönderdiği yazıya ilişkin olduğunu bildirdi.