AK Parti Grup Başkanvekili Suat Kılıç 3 komutanın İçişleri Bakanı Beşir Atalay tarafından açığa alınması ve BDP'li Sırrı Sakık'ın 'andımız'la ilgili eleştirilerine yanıt verdi.
AK Parti Grup Başkanvekili Suat Kılıç, ''Türkiye Cumhuriyeti demokratik bir hukuk devletidir, Türkiye'de yapılan her idari işlem, hukukun gereklerine uygun olmak zorundadır'' dedi.
Ziyaret ve incelemelerde bulunmak üzere Samsun'a gelen Kılıç, Kale Mahallesi Gazi Caddesi esnafıyla bir araya geldi.
Burada gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Kılıç, 3 generalin görevden alınmasıyla ilgili soru üzerine, Türkiye'nin bir hukuk devleti olduğunu hatırlattı.
Her şeyin hukukun gereklerine göre yapıldığını vurgulayan Kılıç, şunları söyledi:
''Türkiye Cumhuriyeti demokratik bir hukuk devletidir, Türkiye'de yapılan her idari işlem hukukun gereklerine uygun olmak zorundadır. Sayın bakanların imzalarıyla bu konuda yapılan tasarrufların tamamı hukukun gereklerine uygundur. Anayasa'nın egemenlik maddesi ortadadır. Hiçbir kişi veya organ kaynağı Anayasa'da açıkça belirtilmeyen bir devlet yetkisini kullanamaz. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'nin bu konuda attığı imzalar, aldığı kararlar tamamen anayasal ve yasal dayanaklar çerçevesinde ortaya konulmuş kararlardır. Anayasa ve yasalara uygun olan bir işlemin bu şekilde tartışmaya açılmasından hukuk devleti prensibi adına son derece büyük bir rahatsızlık duymaktayız.''
Yapılan işlemde hukuka aykırılık olmadığını ifade eden Kılıç, ''Demokratik hukuk devletine aykırılık yok. Dolayısıyla bu çerçevede, anlaşılmayan tek tavır, muhalefet partileri tarafından geliştirilen bakış ve yaklaşımlardır'' dedi. Muhalefetin konuya ilişkin tutum ve tavrını anlamakta büyük zorluk çektiklerini kaydeden Kılıç, şöyle devam etti:
''Çünkü Türkiye'de sivil siyasetçilerin, demokratik hukuk devletinin yanında durmayı artık öğrenmeleri lazım. Yakın zamana kadar askerin yapılandırılmasıyla ilgili farklı görüşler ortaya koyan CHP'nin bugün hükümet tarafından gerçekleştirilen idari işlemi, 'sivil darbe' olarak değerlendiriyor olması, CHP'de değişen hiç bir şeyin olmadığının açık ve net bir göstergesidir.''
''CHP'de kimin sözüne itibar edilecektir? Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun mu, 'sivil darbe' diyen Sayın Kemal Anadol'un mu?'' diyen Kılıç, sözlerini şöyle sürdürdü:
''CHP artık parti görüşünü ortaya koymak zorundadır. Bu görüşü oluştururken demokrasiden, hukuktan, hukuk devletinden, hukukun üstünlüğünden yana tavır almak mecburiyetindedir. MHP'den gelen yorumları da farklı bir çerçevede değerlendirebilmek, maalesef mümkün değildir. 27 Nisan bildirisini hükümetin oylarını artırmak için verilmiş bir bildiri olarak yorumlayan Sayın Kılıçdaroğlu ve siyaset arkadaşlarının, bugün sivil siyasetin yanında, demokrasinin ve hukukun gereklilik paralelinde tavır almamış olmaları, son derece düşündürücüdür, üzücüdür.''
''ANDIMIZDAN RAHATSIZLIK DUYMAK SON DERECE YANLIŞ BAKIŞ AÇISIDIR''
BDP Mardin Milletvekili Sırrı Sakık'ın, ''Varlığım neden Türk varlığına armağan olsun ki ben Türk değilim' sözleriyle ilgili bir başka soru üzerine ise Kılıç, ''(Ne mutlu Türküm diyene) ya da (varlığım Türk varlığına armağan olsun) derken, ortaya konulan değer, bir ırkın varlığını armağan etmek değildir. Anadolu'da yaşayan 72 milyon insanımızın ortak adı Türk'tür. Türk bir ırkın tanımı değildir. Dolasıyla andımızdan rahatsızlık duymak son derece yanlış bakış açısıdır'' dedi.
Türkiye'de yıllardır ''Andımız''ın ilköğretim okullarında okutulduğuna işaret eden Kılıç, şunları kaydetti:
''Bundan dolayı hiç kimse kendi etnik kimliğini kaybetmiş değildir. Bu nedenle hiçbir etnik kimlik üstün hale gelmiş değildir. Söz konusu şahsın bu konuşmayı gündemde tutma çabasını politik bir yaklaşım olarak değerlendiriyorum. Türkiye'de hiç kimsenin bu tür cereyanlardan fayda ummaması gerekir. Bu tür polemiklerin kimseye fayda sağlayacağı bir şey yoktur. Türk Cumhuriyeti vatandaşları olarak hepimizin tasada birlik inancı vardır. Kıvançta birlik inancı vardır. Bu ülkenin bütün yurttaşlarının etnik kökeni ne olursa olsun, Türkiye Cumhuriyeti'nin devleti ile milleti ile aydınlık bir geleceğe yürümesi için hep birlikte çalışmanın gayreti içinde olmalıyız. Bu polemikler bu memlekete hiç bir şey kazandırmaz.''
Kılıç, Samsun Emniyet Müdürlüğü hizmet binasıyla ilgili tartışmalara da değinerek, ''Samsun İl Emniyet Müdürlüğü yeni hizmet binası yer teminiyle ilgili Samsun'un gündemin bir tartışma konusu var. Bu konudaki polemik, Samsun'a yakışmadı diye düşünüyorum. Çünkü, Samsun, kamu kurumlarının hizmet binalarının yapımı konusunda arsaya ihtiyaç duyulduğunda, bunun gereklerini kısa sürede yerine getirebilen bir şehirdir'' diye konuştu.
İl Emniyet Müdürlüğü hizmet binasının ihtiyaca cevap vermekten uzak olduğunu vurgulayan Kılıç, ''Bunun kamuoyu gündemine taşınmasına hiç bir şekilde gerek yoktur. Gündemimize girmiştir. Yetiştirebilirsek, 2011 yılı yatırım programına, Samsun İl Emniyet Müdürlüğü hizmet binasını koyacağız. Yetişememesi halinde, 2012 yatırım programına Samsun'a yeni bir emniyet binası yapılmasını mutlak surette koyacağız'' dedi.