AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, üç generalin açığa alınmasıyla ilgili olarak, ''Sanki yasalar haricinde birşey yapılmış gibi ifade ediliyor. Türkiye'nin normalleştiğini herkesin kabul etmesi gerekir'' dedi.

Elitaş, TBMM'de gazetecilerin üç generalin açığa alınmasıyla ilgili sorularını yanıtladı.
Bir gazetecinin, ''(Askeri Yüksek İdare Mahkemesi'nin, üç generalin açığa alınmasıyla ilgili yürütmeyi durdurma istediği) haberleri var. Değerlendirmeniz nedir?'' sorusuna Elitaş, ''Askeri Yüksek İdare Mahkemesi de anayasal bir kuruluştur. Yargıya güvenmek lazım. İnşallah, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi, emir-komuta zincirinin etkisi altında kalmadan kararını vermiştir diye ümit ediyorum'' yanıtını verdi.

Subayların açığa alınmasının gündemi aşırı işgal etmesinin üzerinde durulması gerektiğini belirten Elitaş, şöyle devam etti:

''Aslında, Türkiye'nin normalleştiğini, demokratik hukuk devleti standartlarının, sistemin içine doğru gittiğini birilerinin hazmedebilmesi lazım. İyi algılayabilmesi lazım. Nasıl ki herhangi bir üst kademe devlet memuruyla ilgili yetki kullanma hakkı ilgili amirlerde ise İçişleri Bakanı'nın, Jandarma Genel Komutanlığındaki bir görevliyle ilgili, Milli Savunma Bakanı'nın da Genelkurmay Başkanlığı'ndaki üst rütbeli görevlilerle ilgili kanunların kendilerine verdiği yetkiyi kullanma hakları maalesef Türkiye'de aşırı derecede bir tartışma konusu haline geldi. Bunun Türkiye'nin normalleşmesi olduğunu hep beraber algılamamız ve bunu hazmedebilmemiz gerekir.''

''Hükümetle asker arasında bu konuda bir sorun olduğu kesin, bu görüş ayrılığı nereye gidecek?'' sorusu üzerine Elitaş, ''Hükümetle asker arasında herhangi bir sorun veya görüş ayrılığı olduğunu ifade etmek uygun değil diye düşünüyorum. Hükümet, yasaların kendisine verdiği yetkiyi kullandı. Bakanlar da o şekilde ifade ediyor'' dedi.

Bakanların yaptığı eylemin yasalara uygun olduğuna dikkati çeken Elitaş, ''Kamuoyundaki bir tartışma. Sanki yasalar haricinde birşey yapılmış gibi ifade ediliyor. Türkiye'nin normalleştiğini herkesin kabul etmesi gerekir'' diye konuştu.

''Terör örgütü elebaşısı Abdullah Öcalan'ın, avukatlarıyla yaptığı görüşmede, 'Mart ayından sonra silahlanın talimatı verdiği' yönünde haberler bulunduğunun anımsatılması üzerine Elitaş, şunları söyledi:

''Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti, hiçbir tehdide pabuç bırakmaz. Terör örgütüyle mücadelemiz sonuna kadar devam edecektir. Bizim hedefimiz, milli birlik ve kardeşliği tesis edebilmek Atatürk'ün söylediği gibi... Komşularımızla sulhu sağladık. İnşallah, yurtta da sulhu en hızlı bir şekilde başaracağız. Buna herkesin katkı sağlaması lazım. Türkiye içindeki sulhu gerçekleştirmemiz gerekir ve herkesin de buna katkı sağlaması gerekir.''

-BEKİR BOZDAĞ-

AK Parti Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ da gazetecilerin soruları üzerine, AB Venedik Komisyonu'nun ziyareti hakkında bilgi verdi.

Görüşmede, HSYK yasa tasarısı hakkında değerlendirmeler yapıldığını anlatan Bozdağ, ''(Çalışmayı demokratik hukuk devleti adına ileri adımlar olarak gördüklerini) söylediler. 'Adalet Bakanı halk tarafından seçilmiş bir kişi. O yüzden onun orada bulunmasına bizim bir itirazımız yok' ifadesinde bulundular. Biz de kendilerine bu çerçevede yapılan çalışmaları anlattık'' dedi.

Terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan ile ilgili bugünkü haberlerin anımsatılması üzerine Bozdağ, ''Terör örgütünün elebaşının yaptığı açıklamalara karşılık bir değerlendirme yapmayı doğru görmem. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti, terörle mücadele konusunda yapılması gerekenler neyse bugüne kadar yaptı bundan sonra da yapmaya devam edecektir'' diye konuştu.

-GENERALLERİN AÇIĞA ALINMASI-

Generallerin açığa alınmasıyla ilgili aynı sorunun yöneltilmesi üzerine Bozdağ, Askeri Yüksek İdare Mahkemesinin verdiği bir yürütmeyi durdurma kararının çok tartışmasız bir hukuk ihlali olacağını vurguladı.

''Bunu anlamak için Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Başkanı veya üyesi olmaya gerek yok'' diyen Bozdağ, şöyle devam etti:

''Herkesin anlayacağı açıklıktaki bir konuda, yargıya kapalı bir konuda, mahkemenin daha ön incelemede, 'bunun görüşmeye ehil olmadığını' ifade ederek dosyayı iade etmesi gerekirken, yürütmeyi durdurma kararı vermesi açık bir Anayasa ihlallidir. Mahkeme üyelerinin bunun altına imza atmış olması bu gerçeği değiştirmez. Bakanların üç generali görevden almasıyla ilgili konuda da tartışılacak birşey yok. 65. madde çok açık. Haklarında soruşturma bulunan kişilerin bakanlar tarafından açığa alma yetkileri çok açıkça ifade ediliyor. 'Haklarında soruşturma olan kişileri bakanlar açığa alabilirler' diyor. Bu generallerle ile ilgili açılmış bir dava var mı, iddianame var mı? Var. Mahkeme bu iddianameyi kabul etmiş mi? Etmiş. Dava devam ediyor mu? Ediyor. Bu durum kanuna uygun mu? Uygun. Bakan bu durumda isterse açığa alabilir mi? Kanun diyor ki 'evet alabilir'. Dolayısıyla, bakanların yaptığı tasarruf kanuna uygundur. Bakanların takdir hakkına da mahkemelerin karışma yetkisi yoktur. Bu konuyu, kanun bakanların takdirine bırakmıştır. Çok somut bir durum.

Bugün Türkiye'de suç isnatları nedeniyle pek çok sivil memur görevden alırken bazı asker kişilerin görevden alınmasının bazı kişiler tarafından sorun yapılması, onların demokrasiyi özümsemediklerinin somut örneğidir. Asker de bir memurdur. İmtiyazlı pozisyonlar hukuk devletinde yaratılamaz ancak CHP'nin genetik kodlarında demokrasi henüz yer etmediği için onlar bunu başka değerlendiriyor. Demokrasi konusunda atılan adımları, demokrasi özürlülerinin kabul etmesi beklenemez''

-''İDARE NEYİ NE ZAMAN YAPACAĞINA KENDİ KARAR VERİR''-

Bozdağ, bir gazetecinin, ''Açığa almanın zamanlaması tartışılıyor. Ayrıca yürütmeyi durdurma kararından sonra ne olacak?'' sorusuna, ''Yeni bir yürütmeyi durdurma kararı verdi mi? Belli ki senin öyle bir bilgin var. Öyle kesin konuşuyorsun ki sanki mahkeme böyle bir karar vermiş gibi. Ben kendi adıma, bir hukukçu olarak diyorum ki bakan yetkisini kullanmıştır. Mahkeme sadece hukuka uygunluk denetimi yapabilir. İdarenin zamanlamasının altında keramet veya hikmet aramanın anlamı yoktur. İdare neyi ne zaman yapacağına kendi karar verir'' yanıtını verdi.

Gazetecilerin, ''İddianamede 22 subay ismi geçiyordu. Sadece 3'ünün açığa alınması da tartışma konusu oldu'' sözleri üzerine Bozdağ, ''65. maddede bakanlara verilen yetki, otomatik yetki değildir, takdir yetkisidir. Sayın bakanlar üç askerle ilgili kulanmıştır. 'Bu yetkiyi niye öyle, niye böyle kullandınız' diye soramayız'' şeklinde konuştu.