Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, Pakistan'a denizaltı satışından rüşvet alındığı ve bu paranın 1995 yılındaki cumhurbaşkanlığı seçim kampanyası için harcandığı yolundaki iddiayı soran gazeteciye öyle bir cevap verdi ki..

Sarkozy, konu ile ilgili bir soru soran gazeteciye sert tepki göstererek, ''Sana karşı özel bir sorunum yok ama ben da senin sübyancı olduğunu söylesem. Ortada kanıt olmadan sadece 'bu benim hissim' desem sen ne düşünürsün?'' diyerek azarladı.
NATO zirvesindeki gazetecilerle yapılan sohbette yaşanan bu tartışma, Sarkozy'nin danışmanlarının, araya girerek, gazetecilerden ricada bulunması sonucu önce basında yer almadı.

Tartışma, iki günlük aradan sonra bugün bir Fransız magazin dergisinde yer alınca kamuoyu da tartışmanın ayrıntılarını öğrenmiş oldu.

KARAÇİ'DEKİ TERÖR SALDIRISI VE RÜŞVET

Başbakan Francois Fillon, rüşvet iddialarını soruşturan savcı Renaud van Ruymbeke'nin, dış istihbarat servisinin Paris'teki binasında arama yapmasına bugün izin vermemişti.

Fransız basını, iddiaları soruşturan savcının, yetkililerin telefon görüşmeleri de içinde olmak üzere bazı gizli belgeleri inceleme talebinin reddedildiğini duyurmuştu.

Rüşvet olayıyla bağlantısı olduğu düşünülen Karaçi'deki bombalı saldırıyı araştıran terörle mücadele savcısı Marc Trevidic, dün Savunma Bakanı Alain Juppe'den, denizaltı satışıyla ilgili olarak, daha önce ''devlet sırrı'' olduğu belirtilen ilgili komisyonların tutanaklarının kendisine verilmesini talep etmişti.

Pakistan'ın, Karaçi kentinde 2002 yılında meydana gelen saldırıda ölen 11 Fransızın aileleri, dönemin Maliye Bakanı Sarkozy'nin iddialarla ilgili olarak ifade vermesini istiyor.

Fransız Anayasası'na göre, dokunulmazlık zırhı nedeniyle cumhurbaşkanları ifade vermek üzere mahkemeye çağrılamıyor.

Fransa'da muhalefet, konu ile ilgili parlamentoda bir soruşturma komisyonu kurulmasını talep ediyor. Daha önce kurulan komisyonların çalışmalarından, somut bir sonuç çıkmamıştı.

AA