Erdoğan, Obama ile füze kalkanını görüştü   Konuyu açan: Dostane   İlk Mesaj: 11-12-2010 (14:36)   Son Mesaj: 11-12-2010 (14:36)    Cevap: 0    Gösterim: 543  

    11-12-2010

    Erdoğan, Obama ile füze kalkanını görüştü

    Erdoğan, Obama ile füze kalkanını görüştü


    Başbakan Erdoğan, ABD Başkanı Barack Obama ile yaptığı görüşmede Füze Savunma Sistemi ile ilgili konunun gündeme geldiğini belirtirken, şu anda bu konuyla ilgili Türkiye'nin verdiği nihai bir kararın olmadığını söyledi.

    Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ABD Başkanı Barack Obama ile yaptığı görüşmede Füze Savunma Sistemi ile ilgili konunun gündeme geldiğini belirtirken, şu anda bu konuyla ilgili Türkiye'nin verdiği nihai bir kararın söz konusu olmadığını söyledi.
    Başbakan Erdoğan, İnter Continental Otel'de G-20 zirvesine ilişkin gazetecilere değerlendirmelerde bulundu, soruları yanıtladı.

    Başbakan, ''ABD Başkanı Barack Obama ile görüşmeniz oldu, NATO Füze Kalkanı Sistemi gündeme geldi mi?'' sorusunu yanıtlarken şunları kaydetti:

    ''Bu görüşmemiz esnasında, balistik füze savunması ile alakalı konu aramızda ayrıca gündeme geldi ve hassasiyetimizi kendilerine aktardık. Gördüğüm kadarıyla hassasiyetlerimiz noktasında herhangi bir farklı düşünceleri yok. Tabi hepsinden önemlisi bir NATO üyesi ülke olmamız hasebiyle her şeyin NATO çerçevesi içerisinde olması ve bu çerçeve içerisinde eğer bir adım atılırsa, bu adımı atabileceğimiz ki, bunun başında bir defa öyle bir anlaşma içerisinde herhangi bir ülkenin isminin kaydedilemeyeceği, bunun yanında böyle bir balistik füze savunması nereye yerleştirilecek? Bu Türkiye'de böyle bir şey olduğu zaman Türkiye'nin genelini kapsaması lazım. Yani belli bir noktayı değil. Ve tabi bunu kimin komuta edeceği hususları, ondan sonra bunun tabi teknik olarak bazı izahları var ki bu teknik izahlar konusunda da yine taleplerimiz oldu. Bu taleplere de ben doğrusu olumlu baktıklarını gördüm. Lizbon görüşmelerine ki ben katılamayacağım, sayın Cumhurbaşkanımız, Dışişleri ve Savunma Bakanlarımız katılacaklar, onlar o görüşmeleri yapacaklar. Ama şu anda ilk etaptaki yaklaşımlarımız bu bu yaklaşımlar çerçevesinde nasıl adım atılacağını artık NATO yetkililerinden göreceğiz. Ona göre de nihai kararı verilecek. Yani şu anda verilmiş olan nihai bir karar söz konusu değildir.''

    ''ZİRVEDE, G-20 ÜYESİ ÜLKELER OLARAK TİCARET VE YATIRIMLARDA, KORUMACI YAKLAŞIMLARDAN KAÇINACAĞIMIZI FİNANSAL SEKTÖR REFORMLARINA DEVAM EDECEĞİMİZİ VE POTANSİYEL BÜYÜME İLE İSTİHDAM ARTIŞINI DESTEKLEYECEK YAPISAL REFORMLAR UYGULAYACAĞIMIZI TAAHHÜT ETTİK''

    Erdoğan, G-20 Zirvesi'nde, üye ülkeler olarak ticaret ve yatırımlarda korumacı yaklaşımlardan kaçınılacağı, finansal sektör reformlarına devam edileceği ve potansiyel büyüme ile istihdam artışını destekleyecek yapısal reformlar uygulanacağı taahhüdünde bulunduklarını belirtti.

    Başbakan Erdoğan, İnter Continental Otel'de G-20 zirvesine ilişkin gazetecilere değerlendirmelerde bulundu, soruları yanıtladı.

    G-20'nin küresel ekonomik işbirliğinin temel platformu olarak belirlendiğini ifade eden Başbakan Erdoğan, ''Bugüne kadar özellikle gelişmiş ülkeler ve gelişmekte olan ülkeler ve bu arada yoksul ülkeler arasındaki açıyı daraltmaya yönelik hedefleri olan bir çalışma. Şu ana kadar da özellikle gelişmekte olan ülkeler üzerinde yaklaşımlar ve gelişmiş ülkelerle de az gelişmiş ülkelerin nasıl gelişmekte olan ülkeler arasına katılabilir bunların da çalışması göz önüne alınmakta. Türkiye olarak sergilediğimiz işbirliği ruhunu aynı kararlılıkla sürdürmemiz hayati önem arz etmektedir. Gelişmekte olan bir ülke olarak Türkiye bu konumunun gereğini yerine getirmektedir'' dedi.

    Zirvede ilk olarak küresel ekonomi ve karşılıklı değerlendirme sürecini ele aldıklarını ifade eden Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:

    ''Bu görüşmede gerek devlet başkanları gerek hükümet başkanları düşüncelerini gündeme getiriyor. Daha güçlü, sürdürülebilir küresel büyüme için Seul Eylem Planı'nın kabul edilmesi teklif edildi ve oybirliğiyle de bu kabul edildi. Bu eylem planı döviz kuru, ticaret, kalkınma ve maliye politikaları ile finansal sektör ve diğer yapısal konularda önemli taahhütler içermektedir. Bildiğiniz gibi bütün dünyayı krize iten en önemli nedenler arasında küresel ekonomideki dengesizlikler yatmaktadır. Bu dengesizlikler tüm dünyada toparlanma eğilimlerinin güçlendiği sırada tıpkı kriz öncesi dönemdeki gibi artış eğilimine girmiştir. Dengesizliklerin azaltılması kapsamında özellikle kurların piyasalar tarafından belirlendiği daha esnek kur rejimlerine geçileceği ve rekabetçi müdahalelerden uzak durulacağı hususlarında uzlaşma sağlanmıştır. Diğer taraftan gelişmiş ülkeler döviz kurlarındaki aşırı dalgalanmalara karşı daha dikkatli olacaklarını da taahhüt etmişlerdir.''

    Zirvede ayrıca G-20 üyesi ülkeler olarak ticaret ve yatırımlarda, korumacı yaklaşımlardan kaçınılacağı, finansal sektör reformlarına devam edileceği ve potansiyel büyüme ile istihdam artışını destekleyecek yapısal reformlar uygulanacağı taahhüdünde bulunduklarını kaydeden Başbakan Erdoğan, G-20 olarak karşılıklı değerlendirme sürecine devam etmeye karar verdiklerini bildirdi.

    Erdoğan, ''G-20 olarak önümüzdeki süreçte dış dengesizliklerin temel nedenlerini değerlendirmek üzere bir çalışmayı da başlatacağız'' dedi.

    -''KALKINMA KONUSUNUN EN YOĞUN ELE ALINDIĞI ZİRVE OLDU''-

    Toplantıda IMF reformu çalışmalarını da değerlendirdiklerini belirten Başbakan Erdoğan, ''Bildiğiniz gibi IMF'de yakın zamanda kapsamlı bir kota ve yönetim reformu kararı alındı ve bu kararı da bütün katılımcılar, devlet başkanları başbakanlar memnuniyetle karşıladık. Bu kapsamda alınan kararın bir an önce hayata geçirilmesi gerektiğini ve reform çalışmalarına devam edilmesinin önemini dile getirdik'' şeklinde konuştu.

    Toplantıda üzerinde durulan diğer bir önemli hususun ise finansal sektör kuruluşları olduğunu dile getiren Başbakan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

    ''Finansal sektör kuruluşlarının içinde bulunduğu sıkıntılar dile getirildi. Sağlam bir finansal sistem, ülkelerin kaynaklarını verimli kullanmalarına ve artırmalarına yardımcı olurken, bozuk ve yeterince gözetleyemediğimiz bir finansal sistem, ülkeleri ve ekonomiyi ciddi krizlere sokabilmektedir. Bunu da bu kriz sürecinde gördük. Bu anlayış doğrultusunda finansal sistemi düzeltmeyi hedefleyen bir çerçevenin ana unsurlarını da belirleme fırsatı bulduk. Seul zirvesi G-20'nin şimdiye kadar kalkınma konusunun en yoğun ele alındığı zirve olmuştur.

    Zirvenin temel metinlerinden biri Seul Uzlaşısı olmuştur. Bu uzlaşı 9 adet çeşitli ilkeler ve eylem planı ortaya koyarak, başta düşük gelirli ülkeler olmak üzere ülkelerin sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmalarına yardım etmeyi gaye edinmiştir. Bunun yanında yoksulların finansal hizmetlere ulaşması konusunda, KOBİ'lere yönelik finansmanın artırılmasına yönelik, finansal tabana yayılma eylem planını kabul ettik. Bu kararımız uyarınca finansal tabana yayılma küresel ortaklığını oluşturduk. Toronto Zirvesi'yle başlayan KOBİ finansmanı yarışmasını kazanan modeller ile diğer iyi uygulamaların hayata geçirilmesi ve etkinliğinin artırılması için bir fon oluşturulması ve bu fona 528 milyon dolarlık kaynak oluşturulmasına yönelik olarak bazı ülkelerce taahhüt verilmiştir.

    G-20 üyesi ülkeler olarak ticaret ve yatırımlarda korumacılığa karşı güçlü duruşumuzu burada da yeniledik.''

    -İKİLİ TEMASLAR-

    Başbakan Erdoğan, zirve çerçevesinde dün yaptığı temasları anlatarak, bugün de toplantıdaki liderlerle görüşme fırsatı olduğunu anlattı.

    Erdoğan, ''Zapatero, Çin Devlet Başkanı Jintao, Medvedev, Berlusconi, ABD Başkanı Hüseyin Barack Obama, Endonezya Devlet Başkanı ile görüşmemiz oldu. Merkel'le, Cameron, Arjantin, Meksika, Hindistan Başbakanları ile görüşmeler yaptık'' dedi.

    Başbakan Erdoğan, BM Genel Sekreteri Mun ve Singapur Başbakanı ile ikili bir görüşmeyi gerçekleştirdiğini de söyledi.

    Güney Kore Cumhurbaşkanı ile yarın sabah çalışma kahvaltısında bir araya geleceğini bildiren Erdoğan, şöyle devam etti:

    ''Tabii bütün bu görüşmelerde Türkiye ile olan ikili ilişkileri, bölgesel konuları, uluslararası konuları görüşme, bunları değerlendirme imkanını yakaladık. Yarın Bangladeş'e hareket edeceğiz. Orada da yine aynı şekilde iki ülke ilişkileri, gerekse uluslararası konumlarımızı değerlendirmek suretiyle müşterek neler yapılabileceği gibi konular ele alınacak.''

    -SORULAR-

    Başbakan Erdoğan, İran'ın nükleer programıyla ilgili olarak 15 Kasımda Türkiye'de görüşmeler yapılacağına ilişkin haberlerin sorulması üzerine, bu konuda Güney Kore'ye hareketinden önce de gerekli açıklamayı yaptığını anımsattı.

    Erdoğan, şöyle konuştu:

    ''15 Kasım diye bir şey yok. Şu anda Türkiye'nin İran'dan aldığı son haber, 23 Kasım ile 5 Aralıkı bu ülkelere bildirdiklerini, Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu'na bildirdikleri... İran bize bu şekliyle bildirmiş durumda. 15 Kasımı nereden çıkardılar bilemiyorum. 15 Kasım diye bir şey yok.''

    G-20 zirvesinde gündeme gelen kur politikası konusundaki bir soruyu yanıtlayan Erdoğan, ''Genelde zaten bütün G-20'deki ülkeler aynı kanaati paylaşıyor. Aramızda farklı düşünce hemen hemen yok'' diye konuştu.

    Her ülkenin kendine göre şartları bulunduğunu ifade eden Başbakan Erdoğan, ''Dolayısıyla her ülke kendi şartlarında durumunu değerlendirmek istiyor. Aynı şekilde şu anda Türkiye'nin de kendine göre şartları var. Türkiye'de kendi şartlarına göre durumu değerlendiriyor. Onun için olaya böyle bakılması hemen hemen bütün ülkeler tarafından paylaşılan bir konu'' dedi.

    IMF reformunun Türkiye açısında önemli bir ayağının, ''İcra Direktörleri Komitesi'ne girecek 2 üye'' konusu olduğunu ifade eden bir gazetecinin, ''Türkiye en güçlü aday ve bu anlamda yeşil ışık olarak göreceğimiz güçlü bir ışık geldi mi?'' sorusuna Erdoğan, şöyle yanıtladı:

    ''Şu anda mesajlar var da henüz daha nihai bir karara varılmış değil. Çünkü burada belli bir süresi var bunun. 2 yıllık bir süre içende nihai karar verilecek. Nihai karar verildikten sonra da hangi grup içinde olacağımız, onlar meydana çıkmış olur...''

    Çin Devlet Başkanı ile görüşmesine ilişkin bir soruyu yanıtlarken de Erdoğan, ''Çin Başbakanının ziyaretinde Yuan konusunda mutabık kaldık. Lira ve Yuan noktasında aramızda böyle bir adımı atabileceğimiz kararını aramızda verdik. Bu konuda en yakın zamanda ikili ticaretimiz de buna geçebiliriz'' diye konuştu.




    Erdoğan, Obama ile füze kalkanını görüştü Yorumları