MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, ''MHP'nin görüşleri Başbakan için hezeyan ama İmralı'nın görüşleri bir heyecan ve umut vesilesi oluyorsa, sanıyorum AKP'ye oy vermiş vatandaşlarımız bu durumu değerlendirmelidir'' dedi.
Vural, düzenlediği basın toplantısında, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin ''Taksim'deki canlı bomba neyse açılım da aynıdır'' sözüne Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın cevap verdiğini anımsatarak, ''Eğer Sayın Başbakan hezeyan arıyorsa aynaya dönüp kendisine bakmalıdır. Asıl hezeyan MHP'ye vurup PKK karşısında susmaktır, terör örgütüyle müzakere başlatılmasıdır'' ifadesini kullandı.
''Taksim'de bombayı atan zihniyetin varmak istediği sonuçla, açılımla varılmak istenen sonucun aynı olduğunu'' öne süren Vural, ''Bütün bunlar bu millete bölücü senaryoyu hazmettirmek için kullanılmaktadır. Taksim'deki bombacının hedeflerine ulaşmak için silahlı saldırı yapması kadar aynı amaç ve hedeflere silahsız bir şekilde varmak isteyenler de aynı düşünceden kaynaklanmaktadır. Asıl hezeyan içerisinde olanlar; milli kimliğini parçalamak isteyen İmralı canisiyle pazarlık yapanlardır'' diye konuştu.
Vural, şunları kaydetti:
''Sayın Genel Başkanımıza, MHP'ye sürekli laf yetiştiriyorsun da bu ülkeyi bölmek isteyenlerle de müzakere ediyorsun. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu? Milletimiz bunu sorguluyor. MHP düşmanın mı senin? Bu ülkeyi bölmek mi istiyor? MHP'nin görüşleri Başbakan için hezeyan ama İmralı'nın görüşleri bir heyecan ve umut vesilesi oluyorsa, sanıyorum AKP'ye oy vermiş vatandaşlarımız bu durumu değerlendirmelidir.
Sayın Genel Başkanıma hitap ederken herkes dikkatli olmalıdır. Sayın Başbakan'ı artık bu konuda izan dışı, edep dışı yaklaşımlar ve ifadeleri kullanmaktan imtina etmeye, MHP Genel Başkanı'ndan, MHP'den ve ülkücü camiadan özür dilemeye davet ediyorum. Sen kim oluyorsun da 'bu zat' olarak hitap ediyorsun? İmralı'daki terörist başına 'Sayın' derken, Sayın Genel Başkanımıza 'zat' diye ifade eden bir zihniyeti, AKP'ye oy veren kardeşlerim de takdir edeceklerdir.
Sayın Başbakan kalkmış MHP'ye gönül vermiş kardeşlerimize sesleniyormuş. MHP'ye gönül vermiş kardeşlerimizin sesi, öncüsü ve lideri Sayın Genel Başkanımızdır ve onun söyledikleridir. Sayın Başbakan, Sayın Genel Başkanımıza yönelik 'bu hezeyanı iyi takip edin' ifadesiyle Başbakanlığı bırakmış baş fitneci olmuştur, fitne üretiyor. MHP'nin içine yönelik fitne ve fesat arayışlarından vazgeçsin ve Genel Başkanımızın sesine kulak versin.
Sayın Başbakan; PKK ile müzakere sürecini kimseden saklayamazsınız. MHP kadroları bu pis, kirli pazarlığı deşifre etmeye kararlıdır. Silahla da bu milleti bölme amaçlarına ulaşamayacaklar, silahı bırakma karşılığında açılımla da bu amaca ulaşamayacaklar.''
-EVREN'İN YARGILANMASI-
Bir gazetecinin ''Kenan Evren'in yargılanmasıyla ilgili Ankara Cumhuriyet Başsavcılığından zaman aşımı kararı çıktı. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?'' sorusu üzerine, Vural, zaman aşımının kaldırılmasını sağlayacak önerilerini Anayasa değişikli sırasında yaptıklarını ve bu önerilerin reddedildiğini belirtti. Vural, ''Savcıların bütün demeçlerini eleştirenler, bu konuyu eleştirmemişlerdir. MHP'nin önerileri kabul edilmiş olsaydı bugün bu konuda görevsizlik kararı verilmemiş olacaktı'' dedi.
-''KOD ADI 'BALIKÇI' DA BALIK KİM?''-
Vural, ''Bir gazetede yer alan haberde PKK ile müzakere sürecini 'Balıkçı' kod adlı birinin yürüttüğü ifade ediliyor. Bu sizdeki bilgilerle örtüşüyor mu?'' sorusu üzerine, şunları söyledi:
''Görüşmenin kimler tarafından yapıldığının tespiti için dava açtım. Kod adı 'Balıkçı' da balık kim? Bu milleti avlamaya çalışıyorlar. Bu milletin bölücülük oltasına takılmasını istiyorlar. PKK muhatap alınmıştır. PKK ile müzakere yapılmaktadır.
PKK terör örgütünü İmralı yönetiyorsa, bu örgüt can alıyorsa ve terör örgütünün başıyla devlet görüşüyorsa artık Türkiye'de konuşulacak bir şey kalmamıştır. Bu görüşmeleri deşifre ettiğimizde 'Bunu ispat etmeyen şerefsizdir' diyenler bugün bu görüşmeleri kabul etmektedirler. Kendi şeref ve haysiyetinin celladı durumuna düşmüşlerdir.''
''Milletvekillerinin elektronik postalarının izlendiğine'' ilişkin haberlerin olduğunun anımsatılması üzerine de Vural, ''Milletvekillerimiz huzur içerisinde değil, kendini güvende hissetmiyor. Dinlendiğini, izlendiğini, e-postalarının kontrol edildiğini düşünmektedir'' diye konuştu.
''Parlamentoda milletvekilleri bu durumdaysa Allah vatandaşları, medyayı korusun'' diyen Vural, ''Bazı mektupların dağıtılmadığına ilişkin Meclis kürsüsünde ifadeler oldu. Bilemiyorum, AKP Grubuna gidiyor mu, kontrol mü ediliyor? Başkulağa mı gidiyor?'' dedi.
Vural, TBMM'de milletvekillerinin iletişim kaynaklarının izlenmesi konusunda endişelerin giderilmesi için Meclis araştırması isteyeceklerini bildirdi.
