İçişleri Bakanı Beşir Atalay, bütün karanlık odakların üzerine hiç çekinmeden gittiklerini belirtirken, dünyanın hiçbir ülkesi Türkiye kadar farklı amaçlarla kurulmuş örgütlerle mücadele etmek zorunda bırakılmamıştır" dedi.
Atalay, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, İçişleri Bakanlığı ve bağlı kuruluşların 2011 yılı bütçelerine ilişkin sunum yaptı.
Bakanlığın devlet ve toplum yaşamında çok önemli görevler üstlenmiş temel bakanlıklardan biri olduğuna dikkati çeken Atalay, ülkenin her köşesinde geniş bir şekilde örgütlenerek, vatandaşlara hizmet sunduklarını anlattı.
Bugün itibarıyla Jandarma Genel Komutanlığında 244 bin 966, Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığında 71, Emniyet Genel Müdürlüğünde 230 bin 387 ve Sahil Güvenlik Komutanlığında ise 5 bin 283 personelin görev yaptığını ifade eden Atalay, suçu önlemeye yönelik mekanizmaların asayiş alanına uygulanmasıyla önemli başarılar elde edildiğini söyledi.
Atalay, son yıllarda gösterilen yoğun çaba sonucunda emniyet teşkilatında yüzde 21 olan yüksek okul ve üniversite mezunu polis oranının yüzde 85'e çıkarıldığını ifade etti.
Polis merkezlerini, insanların sadece güvenlik değil, tüm ihtiyaçları için başvurabilecekleri ''devlet kapısı'' haline getirmeye çalıştıklarını belirten Atalay, daha kaliteli hizmet sunumu amacıyla polis merkezlerinde görevli 40 bin personelin tamamının hizmet içi eğitimden geçirildiğini anlattı.
Bakan Atalay, suç işlenmesinin önlenmesi ve işlenen suçların faillerinin yakalanması konusunda büyük yararı görülen MOBESE sisteminin tüm ülkeye yaygınlaştırıldığını ifade etti.
Jandarma Entegre Muhabere ve Bilgi Sistemi Projesine de değinen Atalay, bu sistem sayesinde uygulamaya geçilen illerde aranan şahıs yakalama oranlarında önemli artışlar yaşandığını belirtti.
Atalay, suçla mücadele kapsamında yürütülen çalışmalar sonucunda, Türkiye'nin Avrupa'nın en az suç işlenen ve en güvenli ülkesi durumuna geldiğini vurguladı.
-''ÜLKE ÇETE GÖRÜNTÜLERİNDEN ARINDI''-
Hükümet olarak, her türlü organize suç örgütünün ortaya çıkarılması ve bunlarla yılmadan, çekinmeden kararlı bir şekilde mücadele edilmesi gerektiğine inandıklarını belirten Atalay, ''Göreve geldiğimiz günden bugüne bütün karanlık odakların üstüne hiç çekinmeden gittik. 'Temiz ülke, temiz toplum' hedefine ulaşmak için var gücümüzle çalıştık, çalışıyoruz. Bütün gayret ve çalışmalarımız, 'karanlık odakların ve alanların olmadığı, şeffaf, demokratik bir toplum ve devlet yapısı, aydınlık bir ülke' içindir. Ülke son yıllarda yapılan çalışmaların neticesinde mafya ve çete görüntülerinden arındı'' diye konuştu.
Uyuşturucu ile mücadelede de önemli aşamalar kaydedildiğini anlatan Atalay, ülkenin uyuşturucu transferinde transit ülke konumundan çıkarıldığını anlattı.
Atalay, özel güvenlik hizmetleri kapsamında 410 bin 659 kişiye özel güvenlik kimlik kartı verildiğini, bunlardan 218 bin 600'ünün özel güvenlik sektöründe fiilen istihdam edildiğini ifade etti.
''Güvenlik için özgürlükten, özgürlük için de güvenlikten taviz verilemez'' diyen Atalay, şöyle devam etti:
''Vatandaşlarla terörist ayrımının yapılması, vatandaşlarımızın gündelik yaşamlarının ve sivil toplumun önündeki engellerin kaldırılması, bölücü terör örgütünün siyasal ve toplumsal zeminlerini ortadan kaldıracak en önemli adımlardır. Güvenlik alanında temel yaklaşım öldürmek değil, insanımızı yaşatmaktır ama terör var olduğu sürece terörle mücadele büyük bir azim ve kararlılıkla sürdürülecektir. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın.''
Atalay, Eylül 2010 sonuna kadar terörden kaynaklanan zararların tespiti amacıyla kurulmuş komisyonlara toplam 359 bin 28 başvuru yapıldığını, bunlardan 251 bin 149'unun sonuçlandırıldığını söyledi. Bakan Atalay, zarar gören vatandaşlara 1 milyar 964 milyon 218 bin 707 lira ödeme yapıldığını ifade etti.
-''İŞKENCEYE SIFIR TOLERANS''-
Şehit aileleri ve gazilere yönelik çalışmalar hakkında da bilgi veren Atalay, şu ana kadar 10 bin 746 şehit ve malul yakını ile çalışabilir durumda olan malulün, kamu kuruluşlarında istihdam edildiğini ifade etti.
''Hükümet olarak hedefimiz, hiçbir işkence vakasının olmadığı bir Türkiye'dir'' diye konuşan Atalay, bu hedefe ulaşmak için 'işkenceye sıfır tolerans' politikasının kararlılıkla uygulandığını anlattı.
Atalay, yerel yönetimlere 2002 yılında 4,7 milyar lira aktarılırken rakamın geçen yıl 15,6 milyar lira olarak gerçekleştiğine dikkati çekti.
Bakanlığın, ''Türkiye Cumhuriyeti Kimlik Kartı Projesi''ni de yürüttüğünü hatırlatan Atalay, ''Pilot uygulama başarıyla sonlandırıldı. Bu projeyi ülke genelinde yaygınlaştırmaya başlayacağız'' dedi.
Atalay, sınırların, bakanlığa bağlı sivil ve profesyonel personele sahip bir kolluk teşkilatı tarafından korunmasına yönelik bir uygulamaya ilişkin çalışmanın da sürdüğünü ifade etti.
2011 Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısında, İçişleri Bakanlığına 2 milyar 252 milyon 16 bin lira ödenek ayrıldı.
Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı için 14 milyon 666 bin, Emniyet Genel Müdürlüğü için 10 milyar 578 milyon 334 bin 400, Jandarma Genel Komutanlığı için 4 milyar 566 milyon 661 bin 600, Sahil Güvenlik Komutanlığı için ise 316 milyon 246 bin 500 lira bütçe öngörülüyor.