Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker, her ülkenin kendi koşullarına göre yargı sistemlerinin farklılık gösterdiğini, Türkiye'nin de bu anlamda kendine özgü bir model oluşturduğunu söyledi, modeli tarif etti.
Hasan Gerçeker,, ''Bu modelde elbette ki yüksek mahkemeler olarak benimseyemediğimiz, temel ilkelere aykırı bulduğumuz birçok husus da bulunmaktadır. Bu modelin yararlı olup olmayacağı yapılacak uygulamalarla ileride belli olacaktır'' dedi.
Yargıtay Başkanlığı, Birleşmiş Milletler Teşkilatı, Kalkınma ve İş Birliği Ajansı (UNDP) Türkiye Temsilciliğince Çırağan Sarayı'nda düzenlenen Uluslararası Yüksek Mahkemeler Zirvesi, Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker'in yaptığı kapanış konuşması ile sona erdi.
Gerçeker konuşmasında, iki gündür devam eden yoğun bir çalışma programının çok yararlı geçtiğini söyledi.
Zirvede daha çok işin esasına ilişkin konuların dile getirildiğini, çok güzel ve çok gerçekçi düşüncelerin ortaya konduğunu ifade eden Gerçeker, şöyle dedi:
''Tabii işin esasının en iyi şekilde çözümlenebilmesi ve adaletin en doğru şekilde sağlanabilmesi için öncelikle sistemin çok iyi kurulması, sorunların en alt düzeye indirilmesi, gereken tüm olanakların sağlanması, nitelikli, yetenekli eleman, araç, gereç her türlü fiziksel gereksinimlerin sağlanması gerekmektedir. Ancak o zaman adaleti gerçekleştirecek olan yargı sistemini sağlıklı bir biçimde çalıştırabilirsiniz. Temel ilkeler aynı olmakla birlikte -ki bunlar kuvvetler ayrılığı, hukukun üstünlüğü, hukuk devleti, yargı bağımsızlığıdır- her ülkenin elbette kendi koşullarına göre yargı sistemleri farklılık göstermektedir. Türkiye de bu anlamda kendine özgü bir model oluşturmuş durumdadır. Bu modelde elbette ki yüksek mahkemeler olarak benimseyemediğimiz yukarıda saydığımız temel ilkelere aykırı bulduğumuz birçok husus da bulunmaktadır. Bu modelin yararlı olup olmayacağı yapılacak uygulamalarla ileride belli olacaktır.''
Aslında yargının yapılanması konusunda evrensel ilkelerin gözetilmesi ve büyük ölçüde toplumsal uzlaşmanın da sağlanması gerektiğini vurgulan Gerçeker, şöyle devam devam etti:
''Türk yargısı çok ağır iş yükü sorunu altında mevcut sistem içerisinde adalet dağıtma görevini en iyi şekilde yerine getirmeye çalışmaktadır. Yasası 2005'de çıkarılan ara mahkemeler denilen Bölge Adliye Mahkemeleri henüz çalışmaya başlamamıştır. Şu anda adli yargı iki dereceli olarak çalışmaktadır. Bu da Yargıtayın iş yükünü altından kalkılamaz hale getirmiştir. Bu yıl sonuna kadar faaliyete geçmesi beklenen İstinat Bölge Adliye Mahkemelerinin çalışmaya başlamasıyla belli bir süreç içerisinde bu ağır iş yükü ancak azaltılabilecektir.''
Hasan Gerçeker, ayrıca alternatif uyuşmazlık çözüm yollarının geliştirilmesinin mahkemelerin iş yükünün azaltılması konusunda büyük katkı sağlayacağını, bu yolla uyuşmazlıkların büyük bölümünün Kanada ve Avusturya örneğindeki gibi mahkemelere intikal etmesinin önlenmiş olacağını da belirtti.
Gerçeker, ''Hakim, savcı ve personel sayısının yeterli sayıya getirilmesi ve bunların gerekli eğitimi almaları da mutlaka sağlanmalıdır'' dedi.
Bugün uluslararası boyutlara erişmiş anlaşmazlıkların çözümlenmesi için hukuk alanında da birlik ve dayanışmanın, ortak ilkeler oluşturulmasının zorunlu olduğunu kaydeden Gerçeker, o nedenle uluslararası çok yüksek düzeyli toplantıların belli periyotlarla tekrarlanarak sürdürülmesinde büyük yarar gördüklerini söyledi.
BM Kalkınma Programı'nın organizasyonu ve desteği ile başlatılan programın değişik ülkelerde yapılacak toplantılarla devamının sağlanması konusunda gerekli katkıların esirgenmeyeceğine inandığını ifade eden Gerçeker, bu toplantılarla gerek ulusal gerekse uluslararası bağlamda yargı bağımsızlığı ilkesinin daha da gelişip güçlenmesi yolunda çok önemli adımlar atılacağını kaydetti. Gerçeker, yargı bağımsızlığı konusunda ortaya konulan ortak düşüncelerin BM nezdinde tüm ülkeler için olumlu bir baskı unsuru oluşturacağını da dikkati çekti.
Gerçeker, dünyadaki yüksek mahkemelerin başkanları ile en azından iki yıl arayla bir araya gelip görüş alışverişinde bulunmayı, deneyimleri paylaşmayı ve bunu devamlı hale getirmeyi önerdiğini, gerekirse bir sonraki toplantıya da Türkiye'nin ev sahipliği yapabileceğini kaydetti.
Bu zirvenin rapor ve sonuçlarının, zirve kapsamında hazırlanan ve hukuk dünyasına kazandırılan web sitesinde yayımlanarak Türk ve dünya kamuoyunun bilgisine sunulacağını belirten Gerçeker, konuşmasını ''Yakın bir gelecekte yargı bağımsızlığının bütün kurum ve kurallarıyla en üst düzeyde geliştiği ortamlarda tekrar birlikte olmak dileğiyle'' sözleriyle tamamladı.