Doğu Karadeniz Bölgesinde nadir olarak görülen dördüncü sürgün yaş çay hasadında bu yıl 100 bin ton civarında rekolte bekleniyor.
Rize Ticaret Borsası (RTB) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Erdoğan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, zaman zaman iklim şartlarına bağlı olarak görülebilen dördüncü sürgün yaş çay hasadı kapsamında bu yıl 100 bin ton civarında rekolte beklediklerini bildirerek, ''aynı şekilde 2008 yılında da dördüncü sürgünde bu yıl beklenen rekolteye yakın bir rekolte gerçekleşmişti. Ancak dördüncü sürgünde yapılan hasat, gelecek yıl ilk sürgünde düşük rekolteye neden olabilir. Çünkü bitkinin kendini toparlaması zaman alacaktır'' dedi.
Erdoğan, bu yıl yaş çayda randımanın önceki yıllara göre düşük gerçekleştiğine dikkati çekerek, ''Normalde dördüncü sürgün hasattaki yaş çayın randımanı diğer sürgünlerden daha düşük olur. Ancak yaptığımız çalışmalarda bu yıl özellikle üçüncü sürgünde randımanın düşük gerçekleştiğini belirledik. Dolayısıyla üçüncü sürgün ile dördüncü sürgün hasattaki yaş çayın randımanı arasında pek fark yok. Özel sektör firmaları biraz da randıman düşüklüğünden dolayı fiyatı düşük tutmak zorunda kalıyor'' diye konuştu.
-ÜRETİCİLER MEMNUN DEĞİL-
Çay Üreticileri Dayanışma Derneği (ÇAYÜDAD) Başkanı Mustafa Mavi ise, bu sezon başında yaş çaya verilen 88,5 kuruşluk fiyatın beklentilerinin uzağında olduğunu, dolayısıyla üreticinin mağdur edildiğini ileri sürdü.
Bu yıl iklim şartlarının uygun olmasından dolayı özellikle sahil kesimlerinde dördüncü sürgün çayın hasat olgunluğuna geldiğini belirten Mavi, ''Normalde çayda dördüncü sürgün pek olmaz. Ancak bu yıl şartların uygun olması nedeniyle çay hasat olgunluğuna geldi. Ancak üretici açısından pek iyi geçmeyen yaş çay sezonunda bazı firmalar, üreticiden ürününü çok düşük fiyatlara aldılar. Ürününü öncelikle ÇAYKUR'a satan üretici, ÇAYKUR'daki kotasının dolması nedeniyle özel sektörün düşük fiyatını kabul etmek zorunda kalıyor'' dedi.
Özellikle dördüncü sürgünde alımların taban fiyatın çok daha altında bir fiyat üzerinden yapıldığını ileri süren Mavi, şunları söyledi:
''Dolayısıyla zaten mağdur olan üretecinin mağduriyeti çok daha fazla artıyor. Diğer sürgünlerde de düşük fiyattan alım yapılıyordu. Ancak özellikle bu hasat döneminde firmalar yaş çayı oldukça düşük fiyattan satın alıyor. 88,5 kuruş olan taban fiyatını 60 kuruşlara kadar indiriyorlar. Bazı firmalar aldıkları yaş çayın karşılığını kömür veya gıda maddesi olarak veriyor. Tabi kömür veya gıda maddelerinin fiyatı piyasa şartlarına göre değerlendirilmiyor. Piyasanın çok daha fazla üzerinde bir fiyat baz alınıyor. Dolayısıyla üreticinin parası da yarı yarıya düşmüş oluyor. Bazı firmalar da satın aldığı yaş çayın karşılığını kuru çay olarak veriyor. Ancak bunda da satın alınan yaş çayın en az yüzde 10-12'si oranında kuru çay verilmesi gerekirken bu oran yüzde 7'lere kadar düşüyor. Dolayısıyla üretici oldukça mağdur ediliyor.''
Vatandaşların ürününü satarken dikkatli olmaları tavsiyesinde bulunan Mavi, ''Ürünlerini her firmaya vermesinler. Piyasada biraz araştırma yapılması lazım. Bazı firmaların yaptığı ahlaki değil. Üreticinin mecburiyetinden yararlanmaya çalışıyorlar. Fırsatçılık yapıyorlar'' diye konuştu.
Mustafa Mavi, dördüncü sürgün yaş çay hasadının aslında gelecek yıl ilk sürgüne zarar vereceğini kaydederek, ''Çünkü bu mevsimde yapılan hasat, gelecek yıl çay filizlerinin geç açmasına neden oluyor. Bu da ilk sürgündeki rekoltenin düşük olmasına neden olabilecek'' diye konuştu.