Kemal Kılıçdaroğlu, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı resepsiyonuna katılmaması ile ilgili gazetecilerin sorularını cevapladı. Kılıçdaroğlu Başbakana da yüklendi ben içi dışı bir insanın başbakanın anlaması mümkün değil dedi
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile siyaset anlayışının farklı olduğunu belirterek, ''Bütün anlayışımız taban tabana zıttır.
Ben siyaseti halkı kandırmak için yapmıyorum, ben içi dışı bir insanım. Beni, Başbakan'ın anlaması mümkün değil'' dedi.
Kılıçdaroğlu, Silivri'deki Klasiss Otel'de düzenlenen CHP İstanbul İl Başkanlığı Yerel Yönetimler Değerlendirme Toplantısı'na verilen arada basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Bir gazetecinin Avcılar Belediye Başkanı Mustafa Değirmenci'nin toplantıya neden katılmadığını sorması üzerine Kılıçdaroğlu, Belediye Başkanı'nın disiplin kuruluna sevk edildiğini, bu nedenle toplantıya katılmadığını söyledi.
Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın hazırladığı deprem projesiyle ilgili ne düşündüğünün ve kendilerinin kentin trafik ve depremle ilgili ne gibi projelerinin olduğunun sorulması üzerine de İstanbul'un en önemli iki sorununun deprem ve ulaşım olduğunu belirterek, şöyle konuştu:
''Ancak bu iki konu da İstanbul ana kent belediyesinin gündeminin dışında resmen. Gerekli dosyalar hazırlanmıyor, çalışmalar yapılmıyor her iki konuyla ilgili. İstanbullunun hayatının önemli bir kısmı yollarda geçiyor.
Çağdaş bir ülkede olmaması gereken bir tablo. Bu tablonun değişmesi lazım. Bunu da değiştirecek olan İstanbulludur. Sağlam, kararlı ve yeni projelerle geleceğiz, İstanbul'dan yetki isteyeceğiz.
İstanbulludan iktidar sözü isteyeceğiz. İstanbullu da bize oy verirse gereğini yapıp bu çileden kurtaracağız.''
Büyükşehir Belediyesinin, depremle ilgili ada pafta şeklindeki uygulamasına CHP olarak destek vereceklerini ifade eden Kılıçdaroğlu, ''Bu bizim projemizdi.
Şimdi yeni fark ediyorlar. Eğer insanları bir yerden alıp başka bir yere sürmezlerse, var olan rantı orada yaşayanlara verirlerse biz bu projeleri destekleriz'' dedi.
'HALKLA KUTLAYACAĞIMI BELİRTMİŞTİM'
Kılıçdaroğlu, ''Köşk'te düzenlenen resepsiyona katılmadınız, asker de düzenledi, oraya da katılmadınız, bunu nasıl yorumluyorsunuz'' şeklindeki soruyu da şöyle yanıtladı:
''Ben, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nı halkla birlikte kutlayacağımı zaten önceden belirtmiştim. Onun dışında başka kurumların alternatif resepsiyonlar düzenlemeleri bizim ilgi alanımızın dışındadır.
Biz muhalefet partisiyiz, iktidar partisi değil. Bu konuda tepki verecek olan iktidardır ve zaten tepkiyi de verdi. Benim düşüncelerim de soruldu. Ben dedim ki, 'Resepsiyona herkes katılabilir.'
Yani herhangi bir boykot ve buna benzer bir şeyin olmasını doğru bulmadığımı daha önce de belirtmiştim. Nitekim grubu da serbest bıraktık, 'Arzu eden milletvekillerimiz gidip katılabilir' dedik.
Dolayısıyla bunun bir ulusal sorun haline getirilmesinin çok doğru olduğu kanaatinde değilim.''
Genelkurmay Başkanı tarafından verilen resepsiyona davetli olup olmadığının sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, bir davet almadığını belirterek, Kadıköy Belediyesinin kutlama törenlerine katıldığını hatırlattı.
Kılıçdaroğlu, CHP'nin Parti Tüzüğü'nün değişeceği ve buna bağlı olarak Önder Sav'ın Genel Sekreterlik görevinin sona ereceği yönündeki değerlendirmelerle ilgili soru üzerine de çarşamba günü Parti Meclisinin toplanacağını ve perşembe günü herkesin alınan kararları öğreneceğini belirtti.
''BAŞBAKAN BASKIDAN, BEN ÖZGÜRLÜKTEN YANAYIM''
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan' ın kendisiyle ilgili ''Siyaseti öğrenecek'' şeklindeki açıklamasının hatırlatılması üzerine Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
''Sayın Başbakan'la benim siyaset anlayışım çok farklı. Sayın Başbakan baskıdan yana, ben özgürlükten yanayım.
Sayın Başbakan yandaşlarına ihale dağıtmaktan yanadır, ben yasaların uygulanması ve ihalelerin objektif yapılmasından yanayım. Sayın Başbakan medya üzerinde baskı yapmaktan yanadır, ben medyanın özgürleşmesinden yanayım.
Sayın Başbakan yolsuzlukların üzerine gitmez, ben yolsuzlukların üzerine kararlılıkla gidilmesinden yanayım. Sayın Başbakan yoksulluğun siyasi meta haline getirilmesinden yanadır, ben onların yoksulluğunun sömürülmemesine karşı bir insanım.
Yani bütün anlayışımız taban tabana zıttır. Başbakan'ın siyaset anlayışına ben katılmıyorum ama Sayın Başbakan bu siyaset anlayışını neye göre yapıyor çıkıp bunu halka anlatması lazım.
Ben siyaseti halkı kandırmak için yapmıyorum, ben içi dışı bir insanım. Beni Sayın Başbakan'ın anlaması mümkün değil. Ben asla Recep Tayyip Erdoğan gibi olmayacağım, halkın adayıyım.''
Başbakan'ın, Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla Çankaya Köşkü'nde verilen resepsiyona askerlerin katılmamasıyla ilgili yorumuna da değinen Kılıçdaroğlu, ''Genelkurmay Başkanlığı kendisine bağlı, şikayet etmeye hakkı var mı Sayın Başbakan'ın? Hayır yok'' dedi.
Yeni CHP ile eski CHP arasındaki fark sorulan Kılıçdaroğlu, yeni CHP ile eski CHP arasında bir fark olmadığını belirterek, ''Sanki CHP'nin bütün tüzüğünü ve tarihini geride bırakıp, sıfırdan başlıyormuşuz gibi anlaşılmasın.
Yeni CHP'den kastımız, halka daha çok giden ve halkı daha çok kucaklayan CHP'dir. Biz yeni bir yönetimiz ve bu yönetimin daha fazla halka gitmesini istiyoruz.
Yeni CHP'den kastettiğimiz bu, yoksa biz tarihimiz ve köklerimizle gurur duyuyoruz'' diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan'ın Cumhuriyet Bayramı Resepsiyonu'na katılımıyla ilgili olarak ayrıca, ''Sayın Başbakan resepsiyona kızı veya eşiyle katılacağını söylemişti, demek ki onları da ikna edememiş'' dedi.
