Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Genel Başkanı Selahattin Demirtaş DİSK'i ziyaret etti. Yeni anayasa çalışmaları, Kürt sorunu, başörtüsü konuşarın görüşüldüğü toplantı sonrası açıklamalarda bulundu.
Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, ''Toplumun kendi arasında uzlaşmadığı, yeniden kutuplaşmalara, kamplaşmalara yol açan siyasi gerilimler üzerinden yeni Anayasa yapmak mümkün değildir'' dedi.
Demirtaş, partinin Genel Başkan Yardımcıları Gülten Kışanak ve Tuncer Bakırhan, İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel ile birlikte DİSK'i ziyaret etti.
Demirtaş, ziyaretinin ardından yaptığı açıklamada, DİSK başkanı ve yönetim kurulu üyeleriyle birlikte Türkiye'de yeni bir Anayasa tartışmasını yürüttüklerini, kendileri açısından son derece verimli bir buluşmanın gerçekleştiğini söyledi.
Türkiye'nin büyük sorunları olan ancak çözme konusunda da fırsatları olan bir ülke olduğunu, bütün meselenin bu fırsatların doğru kullanılmasında ve değerlendirilmesinde yattığını belirten Demirtaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Türkiye'nin Kürt, Alevi çalışanları, kadınların, emekçilerin sorunları var. Toplumun bütün kesimlerinin yaşadığı sıkıntılar var ama bütün bunları çözüm gücü haline getirebilecek yeni bir Anayasa perspektifi de var toplumun. Dolayısıyla 'Nasıl bir Anayasa'da biz bu sorunlarımızı çözebiliriz' diye tartışmamız gerektiğini düşünüyoruz. Hükümetin bu konudaki yaklaşımı, bizce çözüm üretmekten çok uzak. Sayın Başbakan, 'Seçimden sonra herkes taslağını çıkarsın' şeklinde ertelemeci, oyalayan ve Türkiye toplumunun özlemi olan özgürlükçü Anayasa'ya ilişkin tek bir cümle ifade etmeden meseleyi erteleyen bir yaklaşım ortaya koyuyor. Biz bunu doğru bulmuyoruz. Hele Türkiye'nin iç barışa bu kadar ihtiyaç duyduğu bir süreçte. Kürt sorunundan kaynaklı çatışmaların son bulması için ve sorunun siyasal zeminde barışçıl çözümü için çabaların bu kadar yoğunlaştığı bir dönemde Anayasa'nın, usulün, yeni Anayasa'da nelerin olacağına ilişkin tartışmalar bizim için hayati derecede önemlidir.''
İktidar partisinin bu konuda kaçamak davranmasında hiçbir yarar görmediklerini, bu tavrın Türkiye toplumuna zarar verdiğini ve fırsatların heba edilmesine yol açtığını söyleyen Demirtaş, şöyle devam etti:
''Biz istiyoruz ki bütün Türkiye her yerde nasıl bir Anayasa istediğini özgürce tartışsın ve şimdiden bu bilinç, toplumsal meşru zemin yaratılsın ki, eğer seçim sonrasında bile yapılacaksa yeni Anayasa, parlamento bu tartışmaları dikkate alan bir yerden hareketle yeni Anayasa inşa sürecine başlasın. Aksi taktirde, toplumun kendi arasında uzlaşmadığı, yeniden kutuplaşmalara, kamplaşmalara yol açan siyasi gerilimler üzerinden yeni Anayasa yapmak mümkün değildir. Onun bir toplumsal sözleşme olması da mümkün değildir.''
Bunun için sivil toplum kuruluşlarının bu konudaki çabalarını önemsediklerini ve tartışmanın Türkiye'nin dört bir tarafına yayılmasını arzu ettiklerini ifade eden Demirtaş, ''Yeni Anayasa, ancak partilerüstü bir anlayışla ele alındığında toplumsal bir sözleşme olabilir. Toplumsal kesimleri dinlemek bizim açımızdan hayati derecede önemlidir'' dedi.
-DİSK GENEL BAŞKANI ÇELEBİ-
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi de demokratik, sosyal ve eşitlikçi bir Anayasa istediklerini kamuoyuna açıkladıklarını söyledi.
Toplumun yarısının, yapılan Anayasa değişikliğine onay vermediğini, daha kapsayıcı, diğer sorunları da çözen bir Anayasa'ya bugün daha çok ihtiyaç duyulduğunu belirten Çelebi, 12 Eylül Anayasası'nın baskıcı, yasakçı ve otoriter niteliklerinin korunduğunu savundu.
Anayasa'da, hak ve özgürlüklerin uyumlu bir biçimde yeniden düzenlenmesi gerektiğini belirten Çelebi, şunları kaydetti:
''İnsan hakları bir bütün olarak tanınmalı ve güvence altına alınmalıdır. Anadolu uygarlıklarının mirasçısı olarak, çağdaş uygarlık düzeyine ulaşma ereğinde birleşmiş Türkiye Cumhuriyeti yurttaşları kavramı önemlidir. 'Ya sev ya terk et' anlayışı yerine, 'Yurdunu, yurttaşınla seveceksin' anlayışı geliştirilmelidir. Bu nedenle yeni bir Anayasa'da, Anayasa'nın tüm bireylerce sahiplenilmesini sağlamak için 'Anayasal yurttaşlık' tanımı yapılmalıdır. Böylece, 'ortak kimlik belgesi' olarak algılanması, Anayasal yurtseverlik bilincinin gelişimini de besleyecektir. Kimliklere dayalı kırılmaları aşmak için Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlığı, kapsayıcı ve farklılıklara olanak tanıyıcı biçimde düzenlenmelidir. Böyle bir düzenleme Alevi, türban, Kürt sorunu gibi kimlik sorunlarının çözümü için önemli bir belge niteliği taşıyacaktır.''
Geleneksel baskıcı ve sorunu güvenliğe indirgeyen anlayışların terk edilmesi ve bu sorunların çözümü konusunda tabuların yıkılması gerektiğini ifade eden Çelebi, ''Bir yandan 'dağdan inin' derken, diğer yardan 'şehri terk edin' demek samimiyetsiz bir yaklaşımdır ve sorunun çözümü konusunda inandırıcılıktan uzaktır. Samimi bir adım atılmak isteniyorsa, önce parmaklar tetikten çekilmeli, çiçekler uzatılmalıdır. Meclis eğer bu konuda samimiyse, bir ilk adım olarak Aysel Tuğluk ve Ahmet Türk'ün milletvekillikleri bir gün bile geçirilmeden iade edilmelidir'' dedi.
AK Parti'nin Kürt sorununa yaklaşımının da diğer sorunlarda olduğu gibi faydacı bir yaklaşım olduğunu öne süren Çelebi, ''Türban sorunu, AKP'nin seçimlere endeksli ve faydacı yaklaşımından dolayı çözülememektedir'' şeklinde konuştu.
-SORULAR-
Açıklamanın ardından bir gazetecinin, ''Parlamentoda en çok AK Parti'nin sandalye sayısı var. AK Parti ile uzlaşma olmadan nasıl bir sonuç almayı düşünüyorsunuz?' yolundaki sorusuna Demirtaş, demokrasinin parmak hesabına göre yapılmadığını ifade etti.
''Parlamentoda AKP'nin çoğunluğu var ama Türkiye'de barış isteyenler çoğunlukta. AKP'ye oy verenler de barış istiyor, Kürt sorununa da çözüm istiyorlar'' diye konuşan Demirtaş, şunları söyledi:
''Bugün hem bir işveren temsilcisini, emekçi, işçi temsilcisini ziyaret etme fırsatımız oldu. İki kurum temsilcimiz de barıştan söz ediyor. Dolayısıyla hükümetin bu seslere kulak tıkaması imkansızdır. Parmak hesabına, AKP'nin vicdanına, bu konudaki yaklaşımına iş kalırsa, maalesef ki Türkiye'ye barış gelmiyor. Bu nedenle toplumsal duyarlılıkların daha fazla görünür olması lazım. Bu şekilde görüyoruz, ki aslında parlamento, şu anda sokağın sesini dinlemiyor. Sokak acil barış istiyor. Hükümet barış konusunda ne tür bir projeye sahip bunu açıklasın istiyor.''
DİSK'le birlikte mutabık kaldıkları ve yeni Anayasa'da da olmasını öngördükleri değişikliklerin neler olduğu da sorulan Demirtaş, yaptıkları ziyaretlerde ilkesel düzeyde bir tartışma yürüttüklerini, tek tek maddeler üzerinde bir tartışma için henüz erken olduğunu söyledi.