Türkiye'nin dış politikasına yeni bir 'stratejik derinlik' katan Davutoğlu'nun komşularla 'sıfır sorun' politikasını kimi zaman eleştiren ABD ve AB, aslında fikrin kendilerinden çıkma olduğunu biliyor. Peki şikayet niye?
ABD'nin tanınmış gazetelerinden New York Times'ın internet sayfasında, dış politika yazarlarından Roger Cohen'in Ankara'da Dışişleri Bakanı Davutoğlu ile yaptığı röportaja dayanan bir yorum yazısı çıktı.
Yazıda Obama yönetiminin, BM Güvenlik Konseyi'nin İran yaptırım kararına hayır oyu veren Türkiye'nin davranışından hayal kırıklığı duyduğunu söylediği, ABD Kongresi'nin memnun olmadığı, ABD'nin Ankara Büyükelçisinin atamasını geciktirdiği belirtildi.
Washington'da Türkiye-ABD ilişkilerinin soğuk savaş dönemindeki haline dönmesi yönünde bir 'nostalji' olduğu belirtilen yazıda, Davutoğlu'nun bu fikri paylaşmadığı ve 'Soğuk savaş dönemindeki gibi bir sınır ülkesi olmak istemiyoruz. Biz komşularımızla sorun istemiyoruz' dediği belirtildi.
Cohen yazısında, Mavi Marmara baskınıyla ilgili ''Türkiye'nin ABD'den dayanışma yerine, husumet gördüğünü'' belirterek, ABD Kongresi'nin bir üyesinin Başkan Obama'ya bir mektup yazarak kendisinden Türkiye'nin Mavi Marmara saldırısına yönelik tutumunu ''kınamasını'' istediğini, bunun Kongre'deki ''Türkiye İran'ın dostu, İsrail'in düşmanı'' duygusunun bir yansıması olduğu yorumunu yaptı.
Bunun Obama'nın başarısızlığa mahkum Ortadoğu politikasının içinde yeralan ucuz şovenist saçmalığa benzediğini yazan Cohen, Davutoğlu politikasının Amerikalılar tarafından daha çok anlaşılması ve destek görmesi gerektiğini yazdı.
'Komşularla sıfır politika'nın Davutoğlu'nun etkili kitabı 'Stratejik Derinlik'in temelini oluşturduğu belirtilen yazıda, bu politika temelinde, Türkiye'nin Rusya ile olan yıllık ticaretinin 40 milyar dolara çıktığı, Türkiye-Suriye ilişkilerinin hiç bu kadar iyi olmadığı, Türkiye'nin kuzey Irak'taki ticari etkisinin son derece kuvvetli olduğu, Ürdün ile serbest ticaret anlaşması imzalayan Türkiye'nin ayrıca İran ile ticaretini önümüzdeki 5 yıl içerisinde üçe katlamak istediği'' kaydedildi.
Bütün bu gelişmelerin Batı'yı tedirgin ettiği ifade edilen yazıda, Türkiye'nin bu politikasının geçen yıl yüzde 7 oranında ekonomik büyüme yarattığı vurgulandı.
"BATI'NIN ŞİKAYET HAKKI YOK"
Bölgesel barış ve istikrarın temeli olarak ekonomik bağımlılık fikrinin son derece tanıdık olduğunu yazan Cohen, ''Bu zaten Avrupa Birliği fikrinin dehası değil miydi?'' sorusunu gündeme getiren Cohen, bu fikrin sadece Batılar için geçerli olmadığını vurgulayarak, bu kapsamda ''Türkiye'yi öngörüsüz bir şekilde AB dışında tutan Batının pek fazla şikayet etme hakkı yok'' ifadesini kaydetti.
Yazıda, Türkiye'nin AB üyeliğinin baş savunucularından İngiltere Başbakanı David Cameron'un, ''Türkiye'nin kampı koruyabileceğini, fakat çadırda oturmasına izin verilmediğini söylemenin hatalı olduğunu'' belirttiği de hatırlatıldı. Bu tutumun ''gerçekten yanlış ve aptalca'' olduğu vurgulanan yazıda, Türkiye'nin en azından bir ayağının Batı çadırının dışında olduğu, ama giderek değişen dünyada elde ettiği başarılardan gurur duyduğu kaydedildi.
TÜRK DIŞ POLİTİKASI
Davutoğlu'nun ''Türk dış politikasının, stratejik resmin realistik ve rasyonel analizine dayandığını'' söylediği ve bunun doğru olduğunu yazan Roger Cohen, Türkiye'nin bu yüzden ABD'nin rehberliğinden rahatsız olduğunu belirtti.
Yazıda geçen hafta ABD Hazine Bakanlığı'nın terörizm ve mali istihbarattan sorumlu Müsteşarı Stuart Levey'in İran'a yaptırımlar konusunda Ankara'da yaptığı temaslarla ilgili olarak Davutoğlu'nun şu ifadelere yer verdiği belirtildi:
''Bizim nasihata ihtiyacımız yok. Biz BM sisteminin sorumlu bir ülkesiyiz ve BM Güvenlik Konseyi'nin de bir üyesiyiz. Biz hayır oyu kullandık, bu bizim kararımızdı. Kimse tarafından bize söylenmesine gerek yok, BM Güvenlik Konseyi'nin kararını uygulayacağız. Ancak Amerikalı ya da Avrupalı olsun tek taraflı kararlarla ilgili olarak kendi milli çıkarımıza bakacağız. Komşularla güçlü ekonomik ilişkiler kurmak yanlış mı?'' dediği belirtildi.
ntvmsnbc