Veli Küçük'ten elektronik kelepçeye tepki   Konuyu açan: Dostane   İlk Mesaj: 10-26-2010 (18:54)   Son Mesaj: 10-26-2010 (18:54)    Cevap: 0    Gösterim: 715  

    10-26-2010

    Veli Küçük'ten elektronik kelepçeye tepki

    Veli Küçük'ten elektronik kelepçeye tepki


    Birinci ''Ergenekon'' davasının tutuklu sanıklarından emekli Tuğgeneral Veli Küçük, ''Yargılanırken burada hiçbir gün 'hastayım' diye gitmedim, gitmeyeceğim de'' dedi.

    İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesinde oluşturulan salonda görülen duruşmada söz alan Küçük, yaklaşık 2 yıldır yargılandıklarını belirterek, yargılanma sürecinde çok aksaklık ve yanlışlıkla karşılaştıklarını savundu.
    Bu yanlışlıklardan geri dönülemeyeceğini ifade eden Küçük, mahkeme heyetine yönelik ''Ancak sizi de anlıyorum. Burada oturulması gereken en son yer, sizin şu anda bulunduğunuz yerdir'' dedi.

    Burada yargılananlar olarak 1000 günü geçirdiklerini ifade eden Küçük, ''Neyle suçlandığımı bilmeden, olmayan adaletin tecellisini bekliyorum. Burada yargılananların 1000 günde aile yapıları ve sağlıklarında benim de dahil olmak üzere değişiklikler oldu. Ancak yargılanırken burada hiçbir gün 'hastayım' diye gitmedim, gitmeyeceğim de'' dedi.

    Yargılanmanın 1000. gününde Türkiye'de çok şeyin değiştiğini belirten Küçük, bu süre içinde PKK'nın şehir yapılanması olan KCK'nın faaliyetlerine başladığını, Anayasa'nın değiştirilemez ilk 3 maddesinin değiştirilmeye çalışıldığını öne sürdü.

    ''Adalet Bakanı Sadullah Ergin'in 3 yılı dolan tutukluların elektronik kelepçe takılarak tahliye edilebileceğini ilişkin bir çalışma olduğunu ve yasanın Aralık ayında yürürlüğe girebileceği'' şeklinde açıklamalarının olduğunu ifade eden Küçük, şunları kaydetti:

    ''Türk ordusu içinde 35 yıl onuruyla hizmet etmiş emekli bir general olarak, böyle bir uygulamanın şahsıma ve Türk ordusuna yapılmış bir hakaret olarak kabul ediyorum. Ordunun emekli bir generalinin ayağına pranga takma zevkini emperyalistlere tatma zevkini vermeyeceğim. Veli Küçük olarak ölene kadar cezaevinde kalsam dahi pranga takmalarına izin vermeyeceğim. Emekli olmuş olsam bile hangi eylemleri yapmış olsam bile mahkemeden talebim Aralık ayında uygulanacak kanundan yararlanmamam. Ben bunu talep ediyorum.''

    -PERİNÇEK'İN SÖZLERİ-

    Tutuklu sanık İşçi Partisi (İP) Genel Başkanı Doğu Perinçek de iddianamede terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan ile yaptığı görüşmelere yer verildiğini anımsatarak, daha önce Öcalan ile sık sık görüştüğüne ilişkin bir gazetede yayımlanmış haberi mahkeme heyetine gösterdi.

    Öcalan ile sık görüştüğünü inkar etmediğini, hatta bu görüşmeleri hem haber, hem de kitaplaştırdığını belirten Perinçek, ''Bu görüşmelerin amacı ne? 1988 Martında 'Pentagon'un PKK senaryosu' diye bir yazı yayımlamıştık. Orgeneral Necdet Üruğ'un evinde Orgeneral Necdet Öztorun'un da bulunduğu sırada yaptıkları ve teybe kaydedilen bir açıklamayı yazdık'' şeklinde konuştu.

    Perinçek, Öcalan ile yaptığı görüşmenin içeriği ve yazdığı kitabı da mahkeme heyetine göstererek ''İşte görüşme böyle yapılır. Görüşmeleri fotoğraflarıyla yayımladım. PKK o zaman Sevrci değildi. Suriye denetiminde hep Sevr'e karşıydı ama son zamanlarda ortaya çıkan görüşmelerden sonra Sevr'ci oldular'' dedi.

    Perinçek, Öcalan ile ''Büyük Kürdistan Projesi''ne karşı ABD, AB ve İsrail'e alet olmamasının mücadelesini verdiğini ifade etti.

    Avrupa Parlamentosu'nda 10 Temmuz 1991 tarihinde bir konuşma yaptığını hatırlatan Perinçek, konuşmasında ''(Bize karışmayın. Biz kendi meselemizi çözeriz) dedi. Türkiye'de ne dediysem, Öcalan'la yaptığım görüşmede ne dediysem, orada da onu söyledim. AB'nin, ABD'nin karışmaması gerektiğini söyledim'' dedi.

    ''Orhan Pamuk olmayı o zaman kabul etmediğini'' belirten Perinçek, kabul etmesi durumunda ''Altın Tüy'' ödülünü alacağını ve bu ödülün ''Nobel Barış Ödülü''nden çok daha önemli bir ödül olduğunu söyledi.

    Son günlerde ana dilde eğitim ve ana dilde savunma konularının gündeme geldiğini anlatan Perinçek, Öcalan'ın görüşmeleri sırasında ''Rüyamı bile Türkçe görüyorum. Ne Kürtçesi? Kürtçe, eğitim dili olmasın'' dediğini aktardı.

    Mahkemenin haklarında vereceği kararın bir öneminin olmayacağını, bunun tarihte yer almayacağını dile getiren Perinçek, ''Sizin mahkemeniz bu süreçte ne yapacak? Tarih şunu yazacak; 'O kukla devletinin kurulmasında böyle bir mahkeme vardı.' Ancak ben sizden umudumu hala kesmedim. Bu kararı hala verebilirsiniz'' dedi.

    -MUZAFFER TEKİN-

    Emekli Yüzbaşı Muzaffer Tekin de Cumhuriyet gazetesine atılan el bombalarının Ataşehir'de kendisi ve Veli Küçük'ün de katıldığı bir toplantı sırasında tutuklu sanıklar Alparslan Arslan ile Osman Yıldırım'a verdiği şeklindeki iddialar üzerine geçen günlerde Osman Yıldırım'a olay yerinde keşif yaptırıldığını hatırlattı.

    Keşfin hiçbir hukuki dayanağı bulunmadığını ileri süren Tekin, bu keşfin amacının sadece tertibe basın desteğinin sağlanması olduğunu öne sürdü.

    ''O evde Savcı Nihat Taşkın mı vardı? Bombaları Osman Yıldırım'a Nihat Taşkın mı verdi de kendini kurtarmak için olayı benim üzerime yıkmaya çalışıyor. İnsanların özgürlüklerini ellerinden alan kişilerden her şeyi beklerim'' ifadesini kullanan Tekin, iddianamede ''Ergenekon'' örgütüyle tek bağlantısının ''Ergenekon Lobi Belgesi'' olarak gösterildiğini kaydederek, ''Lobi belgesinin tarafıma verilmesini, bu belgeyi benim internetten indirip indirmediğimin araştırılmasını istiyorum'' dedi.

    Tekin, Danıştay davası sanığı Alparslan Arslan ile avukatlık yaptığı dönemde tanıştığını belirterek, evinde kızı ile birlikte kullandığı ancak bozuk olduğu için masa üzerinde duran bilgisayar hard diskinden çıkarılan Alparslan Arslan'a ait telefon numarasının da bu tanıştıkları tarihe ilişkin bir numara olduğunu savundu.

    Bu davada başta eşi olmak üzere lehine tanık olanların bu tanıklıklarından vazgeçilmesi ve dava dosyasından çıkarılmasını isteyen Tekin, bunu zaman uzatmak için oluşturulan tertibin işine gelmemesi için istediğini anlattı.

    Duruşmaya, diğer sanıkların taleplerinin alınmasıyla devam ediliyor.




    Veli Küçük'ten elektronik kelepçeye tepki Yorumları