CNR Fuarcılık'ın kiracı olarak bulunduğu sergi salonlarından tahliye edilmesi için Yargıtay’da rüşvet verdiği iddia edilen Dünya Ticaret Merkezi yöneticileri ile rüşvete aracılık eden avukatların konuşmaları teknik takibe takıldı.
NEDİM ŞENER'in haberi
İlk iki tahliye davası hem yerel mahkemede hem de Yargıtay"da CNR lehine çıkarken, üçüncü dava hem yerel mahkemede hem de Yargıtay"da CNR aleyhine çıkmıştı. Yargıtay 6. Hukuk Dairesi"nin daha önce CNR lehine verdiği kararın tam tersi yönünde karar vermesinin arasında 2 milyon TL"yi bulan rüşvet alışverişinin olduğu belirlendi.
İDTM yetkilileri ve avukatlarının, rüşvet ile çıkartılan tahliye kararının onanmasından sonra tahliye işlemlerini yapacak İcra Müdürü ile yardımcısına da 20 bin TL rüşvet verdiği anlaşıldı.
Yargıtay aşamasında olduğu gibi İcra Dairesi aşamasında da rüşvet verildiği, Adalet Başmüfettişi Halit Kıvrıl"ın yaptığı soruşturma sonucunda ortaya çıktı.
Halit Kıvrıl"ın talebiyle mahkemenin verdiği karar üzerine Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Dairesi (KOM) tarafından yapılan telefon dinleme ve görüntülü teknik takibi içeren soruşturma sonucunda rüşvet çetesinin İstanbul ayağı ile ilgili ilk dava da bu yılın ocak ayında açıldı.
Rüşveti muhasebeleştirme
Rüşvet alışverişine ilişkin telefon kayıtları, CNR Fuarcılık"ın salonlardan çıkarılmasıyla ilgili işlemleri yapan Bakırköy 2.İcra Müdürü Güleyüp Öztürk ile yardımcısı Cemal Paköz hakkında Bakırköy Asliye Ceza Mahkemesi"nde açılan dava dosyasında yer alıyor.
Rüşvet organizasyonunu, İstanbul ve Ankara ayağını ayrı ayrı raporlaştırarak suç duyurusunda bulunan Adalet Başmüfettişi Kıvrıl"ın incelemeleri sonucunda elde edilen telefon kayıtlarında, verilen 20 milyar TL tutarındaki rüşvetin İDTM tarafından nasıl muhasebeleştirileceği de konuşuluyor.
Telefon konuşmalarının tamamı Bakırköy Cumhuriyet Savcısı Hüseyin Parlakkılıç tarafından hazırlanan 2 Ocak 2010 tarihli (Esas no 2010/55) iddianamenin ekleri arasında yer alıyor.
İddianame eklerinde, İDTM avukatları Süleyman Balcı ile Abdullah Pehlivan"ın 2009 Ocak ayında emekliye ayrılan Yargıtay 6. Hukuk Dairesi Başkanı Hasan Erdoğan"ın durumuyla ilgili konuşmalarına da yer verildi. İki avukat Erdoğan"ın emekliye ayrılmasından sonra aynı daireye Başkan olarak seçilen Nazım Kaynak hakkında konuşuyorlar.
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi Başkanı Hasan Erdoğan"ın emekli olması sonrası CNR Fuarcılık "tahliye kararına" itiraz etmiş, Erdoğan"ın emekliye ayrılmasından sonra Yargıtay 6. Hukuk Dairesi Başkanlığı"na Nazım Kaynak seçilmiş ve tahliye kararı bu kez CNR lehine bozulmuştu.
"Para cebine sığmamış taşmış"
Dosyada yer alan ilk konuşma, tahliye kararının uygulandığı 25 Aralık 2008"den bir gün sonra gerçekleşiyor. CNR Fuarcılık şirketinin avukatı İbrahim Özer ile yöneticisi A.S. arasında geçen konuşmada, gözaltında olan İDTM"nin Finans Müdürü Resul Dalkıran"ın İcra Müdür yardımcısı Cemal Peköz"e 20 bin TL verdiği söyleniyor. İkili arasında konuşma şöyle:
İbrahim Özer: Alo Başkanım.
A.S.: Efendim.
Özer: Bizim ana fuayenin yeri, 1"in girişi var ya orada kamera var mı?
A.S.: He bilmiyorum bir baktırayım.
Özer: Avukat çocuğu aradım, Engin"i. Engin diyor ki, abi diyor, ben ve Fatih gördük, Resul diyor adamın cebine bir deste para koydu diyor. Direkt cebine koydu diyor.
A.S.: E, yeter onların görmesi.
Özer: Görmesi yeter de... Kamera kaydı varsa.
Süzer: Bizi görmedi diyor, farkına varmadı diyor. Bir deste parayı cebine attı diyor, hatta deste cebine tam girmedi ucu dışarıda kaldı diyor. Fatih de ben de şok olduk diyor. Bu kader aleni yapacağını tahmin etmezdim, etseydim telefonun kamerasıyla çekerdim diyor. Şunun kamera kaydı olsa Süleyman, Resul ve memur direkt içeri girerler. Şey belki bizim orada kamera kaydı olabilir ana giriş çünkü.
Süzer: Kolay bir ihtimal değil ki inşallah yani inşallah vardır.
Avukat: Parayı üç kişiye verdik
Verilen 20 bin TL tutarındaki rüşvetin nereye harcandığı sorusunun peşine düşen İDTM Genel Müdürü Haluk Kanca ile gözaltına alınan İDTM avukatı Süleyman Balcı arasında 13 Şubat 2009 günü gerçekleşen görüşmede, paranın İcra Müdürlüğünde üç kişiye verildiği belirtiliyor.
İkili arasında geçen görüşme şöyle:
Haluk Kanca: Ha Süleyman
Süleyman Balcı: Ha üstad selaymün aleyküm
Kanca: Aleyküm selam ya eee bir şey soracağım sana?
Balcı: Buyurun.
Kanca: Eeee bana da bunu sordular da, sormam lazım benim, biz bu icra yaparken bu 20 milyar hani şey yaptık ya.
Balcı: He he.
Kanca: Biliyorsun bunu eee ne ödeme yaptık hi diyor. Telefonda da sorulmaz ama yani, bu ödemeyi?
Balcı: Bu süreçte onu infaz eden kişilere biliyorsun harcandı.
Kanca: He o üç ikişi değil mi?
Balcı: He he, he he
Kanca: Tamam tamam anladım oldu üstat sağ olasın.
Balcı: He he tamam rica ederim.
Kanca: Hayırlı akşamlar.
Rüşveti veren, rüşveti alan
Yargıtay"ın tahliye kararını onamasından sonra 25 Aralık 2008 günü kararı uygulamak için Bakırköy 2. İcra Müdür Yardımcısı Cemal Peköz, (masanın ortasında yazı yazan) İDTM"ye gelmişti. O gün tahliyeye gelenler arasında (Masanın başında sağda para sayan) halen rüşvet vermekten gözaltındaki Resul Dalkıran ile (sol başta gözlüklü) avukat Süleyman Balcı da bulunuyordu.
MİLLİYET