Güney Kore'de bugün sona eren toplantıda, G-20 ülkeleri para birimlerinin değerlerinin düşürülmesinden kaçınma ve küresel dengesizlikleri azaltma toplantısında dünya devleri birbirini suçladı.
Güney Kore'nin Gyeongju kentinde bugün sona eren toplantıda, G-20 ülkeleri para birimlerinin değerlerinin düşürülmesinden kaçınma ve ekonomideki toparlanmayı tehdit eden küresel dengesizlikleri azaltma politikalarını izleme konusunda anlaştılar. Küresel ekonominin yüzde 85'ini oluşturan G-20 ülkeleri ayrıca, gelişmekte olan ülkelere Uluslararası Para Fonunda (IMF) daha fazla söz hakkı verilmesini kabul ettiler.
ABD Hazine Bakanı Timothy Geithner, toplantıdan çıkan sonuçtan memnun olduğunu söyleyerek, ''Toplantıdan çıkan sonuçlar, küresel ekonominin işleyişinde gerekli değişiklikleri yansıtıyor'' dedi.
Geithner, ''Küresel ekonomi, gelecekte sürdürülebilir bir hızda, güçlü bir büyüme sağlayacaksa, daha istikrarlı finansal sistem kurmada başarılı olacaksak ve açık ticari sistemi korumak ve ticaret için fırsatları artırmayı sürdüreceksek, o zaman, krizden sonra toparlandığımız için küresel büyümede daha fazla dengeyi sağlamak amacıyla çalışmaya ihtiyacımız var'' dedi.
ABD Hazine Bakanı Geithner'ın, G-20 üyelerine gönderdiği mektupta, ''gelecek birkaç yılda cari açık veya fazlanın gayri safi yurtiçi hasılaya oranının belirli bir seviyenin altına indirilmesi'' teklifi, Japonya gibi ihracata bağımlı ülkelerin tepkisini çekti.
ABD'li yetkililer, G-20 üyelerinin, ''kendi para birimlerinin değerinin düşürülmesinden kaçınma ve aşırı dış dengesizlikleri azaltacak politikalar izleme'' taahhüdünden memnun olduklarını dile getirdiler.
Bu arada Almanya Ekonomi Bakanı Rainer Bruederle, ''ABD'nin parasal gevşetme politikasının yanlış'' olduğunu söyledi.
Bruederle, G-20 toplantısından sonra yaptığı açıklamada, ''ABD'nin parasal gevşetme ya da daha fazla likidite yaratma politikası konusunda eleştiri söz konusu. Gidilen yolun yanlış olduğunu gördüğümü tartışmada açıkça belirtmeye çalıştım. Bana göre, parada aşırı, daimi bir yükseliş, (döviz kuru) oranının dolaylı manipülasyonudur. Döviz kuru oranları piyasalar tarafından belirlenmelidir'' dedi.
-IMF'DE REFORM-
Öte yandan gelişmekte olan ülkelere IMF'de daha fazla söz hakkı verilmesinin kabul edilmesini IMf Başkanı Dominique Strauss-Kahn, ''tarihi anlaşma'' olarak değerlendirdi. Strauss-Kahn, ''Bu şimdiye kadar IMF'nin yönetimindeki en büyük reform'' diye konuştu.
AB Komisyonu'nun ekonomi ve parasal işlerden sorumlu üyesi Olli Rehn de, ''Bu küresel yönetimin reformunda bir dönüm noktası. Bugün küresel büyümede ve küresel yönetimde politik etkiyi yeniden dengeliyoruz'' dedi. Fransa Maliye Bakanı Christine Lagarde, ''Bu, gerçekten güç dengesini değiştiren ve gelişmekte olan ekonomiler dahil bütün ekonomilere yer açan uzun süredir beklenen bir reformdu'' diye konuştu.
Hindistan Maliye Bakanı Pranab Mukherjee de, ''Bizim şikayetimiz oy hakkının, mevcut ekonomik güçlenmeyi ve gerçeği yansıtması gerektiğiydi. Aksi takdirde, bu kurumun güvenilirliğini aşındıracaktı. Şimdi bu düzeltildi'' diye konuştu.
G-20 toplantısından sonra yayımlanan sonuç bildirgesine göre, IMF'de oy hakkının yüzde 6'dan fazlası gelişmekte olan ülkelere geçecek, Avrupa, 24 sandalyeli olmaya devam edecek IMF İcra Direktörleri Kurulu'nda sahip olduğu sandalyelerden ikisinden vazgeçecek.
Avrupa'nın temsiliyetindeki azalış, ABD'nin istediğinden daha az oldu. Ancak, IMF'de yüzde 17,67 oy hakkına sahip Washington yönetimi, Fon'un çok önemli kararlarında veto yetkisini koruyacak.
Bu yeni anlaşmayla Çin, IMF'deki yüzde 3,65 olan oy hakkını yüzde 6,19'a çıkararak Almanya, Fransa ve İngiltere'yi geçecek. Rusya Maliye Bakanlığına göre, Hindistan 8'inci, Rusya 9'uncu ve Brezila 10'uncu sırada yer alacak. BRIC ülkeleri olarak bilinen Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin, toplam yüzde 14,18 oy hakkına sahip olacak.
Gelişmekte olan ülkelerin oy hakkı toplamda yüzde 42,29'a ulaşacak.
Avrupa'nın küçük ülkelerinin bir ya da bir yıldan fazla sürede IMF İcra Direktörleri Kurulu'ndaki sandalyelerinden vazgeçmesi beklenirken, G-20 bu konunun çözümü için Ekim 2012'ye kadar süre tanıdı. Sandalyesini kaybedecek muhtemel ülkeler arasında Belçika, Danimarka, Hollanda ve İsviçre bulunuyor.
Fonun beş büyük üyesi ABD, Japonya, Almanya, Fransa ve İngiltere'nin IMF İcra Direktörleri Kurulu'nda kendi sandalyeleri bulunuyor ve bu ülkelere kendi direktörlerini atama izni veriliyordu. Bugün varılan anlaşmayla, bu direktörlerin şimdi IMF İcra Direktörleri Kurulunca seçilmesi gerekecek.
Toplam 24 sandalyenin bulunduğu IMF'de Çin, Rusya ve Suudi Arabistan'ın da kendi sandalyeleri bulunuyor. G-20 liderler zirvesi 11-12 Kasım'da Güney Kore'nin başkenti Seul'de düzenlenecek.