Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf, ''Yine tek başına güçlü bir siyasi iktidar Türkiye'nin yakalamış olduğu kalkınma hamlesini ve trendini sürdürebilir'' dedi.
Anıl Bağrık'ın haberi
Kavaf, ziyaretlerde bulunmak için geldiği Osmaniye'de, 80. Yıl Engelliler Mesleki Rehabilitasyon Merkezi ile Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumuna (SHÇEK) bağlı Özden Huzurevi'nde incelemelerde bulundu.
Bakan Kavaf, daha sonra ziyaret ettiği AK Parti İl Teşkilatı'nda yaptığı konuşmada, bakan olarak Osmaniye'ye ilk kez geldiğini belirtti.
Teşkilatın bir siyasi partinin omurgası olduğunu anlatan Kavaf, şöyle devam etti:
''Teşkilat varsa parti vardır. Teşkilat vücudun kılcal damarları gibidir. Vücudun en ucra noktasına kadar kılcal damarlar, kan dolaşımı vasıtası ile oksijen taşıyorsa biz de en ucra mahallelere kadar uzanan teşkilatlarla ülkenin nabzını tutuyoruz.
Siyasette temel şiarımız, gönül almadan oy alınmaz. Çok hizmet edebilirsiniz ama insanların gönlünü almadan bunu oya dönüştüremezsiniz. Biz teşkilatlarımız ile vatandaşımızın gönlünü alma noktasında ilişkilerimizi sıcak ve samimi tutuyoruz. Türkiye'de böylesine kurumsal örgüt ağına sahip tek parti biziz. Böylesine canlı, dinamik ve yaygın başka bir parti yok. 8 yıldır iktidardayız ve girmiş olduğumuz her seçimden birinci parti olarak çıktık. Bunda teşkilatın çok büyük payı var.''
İktidarın ateşten gömlek olduğunu ve ne kadar iyi şeyler yapılırsa yapılsın hükümetlerin bir miktar yıprandığını ifade eden Kavaf, AK Parti'nin Türkiye'de bunu da değiştirdiğini belirtti.
Kavaf, 8 yıldır iktidarda olduklarını anımsatarak, girdikleri her seçimde vatandaşın güvenini bir kez daha kazandıklarını söyledi.
Bu başarı dolayısıyla asla teşkilatların ayağını yerden kesmemesi gerektiğini ifade eden Kavaf, şöyle konuştu:
''Önümüzde 2011 seçimleri var. Hiç kesintiye uğramadan aynı tempoda çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Türkiye'nin siyasi istikrara ihtiyacı var. Bunu biliyoruz.
Yine tek başına güçlü bir siyasi iktidar, Türkiye'nin yakalamış olduğu kalkınma hamlesini ve trendini sürdürebilir. Bunu geçmişe bakarak da görebiliriz. Türkiye'nin kalkınma hamlesini yaşadığı dönemler tek başına güçlü siyasi parti iktidarları dönemi olmuştur.
Koalisyon dönemlerinde ise Türkiye'nin bu tek başına güçlü iktidar dönemlerinde elde ettiği kazanımların çarçur edildiğini, har vurup harman savrulduğunu görüyoruz. O dönemlerde ülke dibe vurmuştur. Ekonomik krizlerle oradan oraya savrulmuştur. Türkiye'nin, yakalamış olduğu kalkınma hamlesini kesintiye uğramadan sürdürebilmesi için yine böyle güçlü bir iktidarın devamına ihtiyaç vardır.
Türkiye 5 yıl önceki Türkiye değil, 10 yıl önceki hiç değil. Bunu kendi hayatımızda yaşayarak görüyoruz. Edirne'den Kars'a kadar duble yollar yaptık. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde, 83 yılda 6 bin kilometre duble yol yapılmış, bizim iktidarımızda, 8 yılda 12 bin küsur duble yol yapıldı. Sözümüz var, bunu 15 bine tamamlayacağız.''
BAKANLIK ÇALIŞMALARI
Kavaf, eskiden özürlülerin evlerin bodrum katlarında, arka odalarında kilitlenmiş, gayri insani muameleye tabi tutulan kişiler olduğunu belirterek, bugün ise bir yatalağa evde bakan aileye asgari ücret verildiğini kaydetti.
Rehabilitasyon merkezinden bu hizmeti alanlara ise iki asgari ücret ödendiğini hatırlatan Kavaf, şunları söyledi:
''Milli Eğitim'den almış oldukları eğitim ders saati ücretini 8 saate çıkardık. Bunları ücretsiz servislerle taşıyoruz. Ayrıca istihdam edilebilmeleri noktasında geçen yıl yasa çıkardık, 38 bin sırada bekleyen özürlümüzün istihdam edilmesi için. Maliye Bakanlığının tahsis ettiği kadroların dışında tuttuk bu istihdamı.
İktidara geldiğimizde üniversite öğrencilerinin bursları 45 liraydı şu an 200 lira. Sabah ve akşam yemeği de ücretsiz. Biz 'insanı yaşat ki devlet yaşasın' felsefesinden hareketle hayat kalitesini iyileştirmek ve yükseltmek için siyasete talibiz. Bunun için siyaseti araç olarak görüyoruz. Asla siyaseti kendimizi ayrıcalıklı ve imtiyazlı hissetmek için yapmıyoruz.''
Kavaf, basına kapalı devam eden toplantının ardından Vali Celalettin Cerrah'ın Polisevi'nde verdiği yemeğe katıldı.